Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Türkiye ile Avrupa Konseyi arasında krize neden olan Osman Kavala dosyasıyla ilgili önemli bir karar aldı. Mahkeme, Kavala'nın başvurusunu, yargılamanın seyri ve AİHM kararlarının bağlayıcılığı konusundaki tartışmalar nedeniyle Büyük Daire'ye sevk etti.

Türkiye "Uygulamam" Dedi, Dosya Üst Kurula Gitti

AİHM, daha önce aldığı kararlarda Osman Kavala'nın tutukluluğunun siyasi saiklerle yapıldığını ve hak ihlali olduğunu belirterek tahliye edilmesi gerektiğine hükmetmişti. Ancak Türkiye, yerel mahkemelerin kararlarını gerekçe göstererek AİHM'in bu kararını uygulamadı.

Hükümetin "karar bağlayıcı değil" tezini savunması ve tahliye adımının atılmaması üzerine AİHM, süreci bir ileri aşamaya taşıdı. Dosyanın Büyük Daire'ye devredilmesi, konunun AİHM içtihadı ve Türkiye'nin uluslararası yükümlülükleri açısından nihai olarak karara bağlanacağı anlamına geliyor.

Karar Bağlayıcı Olacak

Büyük Daire’nin vereceği karar, sadece Osman Kavala’nın hukuki durumu için değil, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) kapsamındaki yükümlülükleri açısından da belirleyici olacak. Büyük Daire kararları kesin nitelik taşıyor ve itiraz yolu bulunmuyor.

Ne Olmuştu?

İş insanı Osman Kavala, Gezi Parkı davası kapsamında yargılandığı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Nisan 2022'de "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.

Bu karar, Eylül 2023'te Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından onanarak kesinleşmişti. Kavala, uzun tutukluluk süresi ve hakkındaki iddialar nedeniyle yıllardır Silivri Cezaevi'nde bulunuyor.