Toplu Konut İdaresi’nin (TOKİ) başlattığı yeni sosyal konut projesi kapsamında Elazığ’da bin 650 ev yapılacağı açıklandı. TÜED Elazığ Şubesi Başkanı Vedat Gür, dar gelirliler için yapılması planlanan sosyal konutların geri ödemesinde emeklilerin göz ardı edildiğini söyledi. Gür, yüzde 40’ı açlık sınırının altında yaşamaya çalışan emeklilerin bu haktan mahrum kalacağını belirtti. Gür, şunları söyledi:

“EVİN METREKARESİ BELLİ DEĞİL, YERİ BELLİ DEĞİL, AMA FİYATLARI BELLİ”

 “Toplu Konut İdaresi’nin yapmakta olduğu bir toplu konut olayları var. Sayın Cumhurbaşkanımızın Türkiye genelinde 81 ilde başlattığı sosyal konut projesi altında Elazığ’da da bin 650 konut söz verildi. Ve bu konutların temelinin 25 Ekim’de atılacağı açıklandı. Biz, Elazığ adına konuşuyoruz. 25 Ekim’de temellerin atılacağı söylendi ama temellerin nerede atılacağı bilgisi hâlâ daha elimize gelmedi. Basında ve yerel basında duymuş değiliz. Şimdi bize gelen haberlerde, evlerin metrekareleri de belli değil. En çok düşündürücü olay bu. Evin metrekaresi belli değil, yeri belli değil, ama fiyatları belli. Metrekaresi, yeri belli olmayan 2 artı 1 evin maliyeti 608 bin lira olarak açıklandı. 608 bin liranın yüzde 10’u peşin ödenecek. 60 bin liraya tekabül ediyor. En düşük taksit; ‘2 bin 280 liradan başlayan taksitlerle’ diyor. Bu ne demektir? Daha cephesi güzel ara katlar olduğu zaman bu, 2 bin 600-2 bin 700 liraya kadar çıkacak. 3 artı 1’ler, onun da metrekaresi belli değil, maliyeti 850 bin lira. Peşinatı 85 bin lira. En düşük taksiti; ‘3 bin 187 liradan başlayan taksitlerle’ deniyor.

“GELİRİ OLMAYAN İNSANA DEĞİL, TAMAMEN ZENGİN ADINA YAPILACAK KONUTLARDIR”

Ben, devletimizden veya Toplu Konut İdaresi yetkililerinden şunu rica ediyorum. Bugün Türkiye’de 13,5 milyon emeklinin yüzde 40’ı açlık sınırının altında yaşıyor. Şu anda Türkiye’de açlık sınırı 6 bin 600-6 bin 700 olarak belirlenmiş. Ama maalesef bu 13,5 milyon insanın yüzde 40’ı açlık sınırının altında sefaletle, yoksullukla boğuşmakta. Hatta ve hatta ben inanıyorum ki bu emeklinin yüzde 30’u, 3 bin 500-4 bin ve 4 binin altında maaş alıyor. Ben, TOKİ yetkililerine sesleniyorum. 3 bin 500 lira alan adam, 5 nüfuslu bir aile, 3 bin 187 lira taksiti nasıl ödeyecek? Veya ara kat çekerse 3 bin 800, 3 bin 900, 4 bin liraya varan taksitler var. Bu 3 bin lira, 3 bin 500 lira alan bir insanımız, bir hanımefendi ya da bir beyefendimiz, amcamız, bu taksitleri nasıl ödeyecek? Ben, devletin bu konuya bir açıklık getirmesini istiyorum. Adı sosyal konut. Ama parasal olarak bakıyorsun, hiç de mağdur insana değil, geliri olmayan insana değil, tamamen zengin adına yapılacak konutlardır.”

“ARTAN BU ENFLASYON CANAVARINA GÖRE BU ÖDEMEYİ BU ŞARTLARDA HİÇBİR DAR GELİRLİ YAPAMAZ”

Gür, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Devletimizden Allah razı olsun, Elazığ büyük bir depremden geçti. Deprem sonrası büyük bir çalışma ile aşağı yukarı kimseyi mağdur etmeden ev yapmaya çalışıyorlar. Ama bugünkü açıklanan rakamlara göre, bu pahalığa, artan bu enflasyon canavarına göre bu ödemeyi bu şartlarda hiçbir dar gelirli yapamaz. Belki de şu anda ilk müracaatlar başladığında bankaların önünde uzun kuyruklar oluştu. Ama milletin bu ödemelerden habersizce bu kuyruklar oluşturduğuna da inanıyorum. Gerçekten, gelip şu ödeme tablosunu gören insanlar, ‘Benim maaşım 3 bin 800 lira, ben 3 bin 200’ü nasıl ödeyeceğim’ diyor. Veya ‘Benim maaşım 3 bin lira. Ben bu maaşı bu takside ödersem ne yiyip ne içeceğim? Yarın ben bu eve geçtiğim zaman ne yapacağım’ diyor.

“VATANDAŞLARIN YÜZDE 80'İ, BU ÖDEMELERDEN DOLAYI EVLERİ ÇIKSA DAHİ GERİ DURACAKLARDIR”

Bir de en kötü tarafı ne? Kuralar çekildikten sonra bir ay peşinatını yatıracak, arkasından içine taşınmış gibi geri ödemeye başlayacaklar. Ben, buradan sizin aracılığınızla devletimize sesleniyorum. Bu tarafta bin 500-2 bin lira kira veren bir insan, evine taşınmadan orada da en düşük kira 2 artı 1'lerde 2 bin 280 lira olduğuna göre, 3 bin 500-4 bin lira cebinden para çıkacak. Bu vatandaş ne yiyip ne içecek? Bugün TOKİ'de zaten millet aidatlardan şikâyetçi. Nasıl bir aidat sistemi varsa 350-400 lira site aidatları toplanıyor. Bunlara yetkililerden bir ‘dur’ deme şansına sahip olan yok mu? Oradaki vatandaşlar her gün bizi arıyor. Bu aidatların önüne kim geçecek? Arkadaşım kim geçecek; siz imza toplayacaksınız, TOKİ Başkanlığı'na yollayacaksınız. Yani bu şartlarda bu ödemelerin adı sosyal konut ama bence müracaat eden vatandaşların yüzde 80'i, bu ödemelerden dolayı evleri çıksa dahi geri duracaklardır. Bu evlerin yürütülmesi için 2 artı 1 alan insanların maaşı en az 6-7 bin lira, 3 artı 1 alanlarında en az 8-10 bin olacak ki bu insanlar refah içerisinde, zorlanmadan ev sahibi olsun. Aksi takdirde bu evlere girenler büyük bir hayal kırıklığına yaşayacaklardır.”

“HANGİ VİCDANA, HANGİ MERHAMET DUYGULARINA DAYANARAK BU İNSANLARI EVDEN KOVAR GİBİ KONTEYNERLARDAN ÇIKARTMA CESARETİNİ GÖSTERİYORSUNUZ”

Bir önceki sosyal konut projesi kapsamında Elazığ’da yapılacak olan bin 150 konutun hâlâ tamamlanmadığını da hatırlatan Vedat Gür, teslim tarihinin gecikmesi ile insanların mağdur olduğunu belirtti. Hâlâ konteyner evlerde yaşamak zorunda kalan insanlar olduğunu ifade eden Gür, evler teslim edilmediği halde konteynerde yaşayan insanlara konteynerleri boşaltmalarını söyleyen yetkililere seslenerek şunları söyledi:

“Bir de biliyorsunuz depremden sonra çekilen kuralarda bin 150 konutumuz vardı. Kuraları çekildi. ‘Teslim tarihi yıl başı öncesi’ deniyor. Ama vatandaşlar bizden TOKİ'nin telefonunu alıyorlar, oraya telefonu açtıklarında insanlar bunu duyuyorlar. Bu insanlardan hâlâ konteynerde yaşayanlar var. Nitekim konteynerde yaşayanlara da geçen gün bir yetkilimiz gitmiş, konteynerde kalan insanlara demiş ki ‘Size 15 gün müddet, bu konteynerları boşaltın, artık kiraya mı taşınıyorsunuz, ne yapıyorsanız yapın’. Ben, o yetkililere sesleniyorum. Bu insanlar 3 yıldır yazın sıcağını çektiler. O demir parçasının içinde kışın da soğuğunu çektiler. Şimdi bu insanlara bu evleri bir an önce verilmesi gerekirken siz bu vatandaşlara ‘Bu konteynerları terk edin’ diyorsunuz. Bunu hangi vicdana, hangi merhamet duygularına dayanarak bu insanları evden kovar gibi konteynerlardan çıkartma cesaretini gösteriyorsunuz. Bu insanlara yazık değil mi? Madem öyleyse devletimizden şunu istiyoruz veya yetkililerden, bir an önce şu bitmek üzere olan konutlara hız verilsin. Bir an önce bu hak sahiplerine verilsin. Onlar da yağmura çamura kalmadan evlerine taşınsın, sağlıkla otursunlar.”