Türkiye Komünist Partisi Adana'da 4. semt evi açılışını gerçekleştirdi.

Açılış konuşmasını yapan TKP Adana İl Örgütü Üyesi Didem Doğan “Bu bereketli topraklarda semt evlerimize bir yenisini Yavuzlar Semt Evi’ni ekliyoruz. Mücadelenin dayanışmanın yerini çoğaltıyoruz” dedi.

TKP Adana Milletvekili adayı Seçil Özkara, “Birçoğunuz gibi ben de bir işçiyim. Ekmeğimi alın teri dökerek, her gün delicesine emek harcayarak kazanıyorum. Ben de sizler gibi evimi geçindirmekte, evimin giderlerini karşılamakta zorluk çekiyorum. Ben de sizler gibi depremde zarar gördüm. Göz göre göre ölüme terk edilen insanlarımız için gözyaşı döktüm. Ben de sizler gibi öfke doluyum, memleketi bu hale düşürenlerden, bizi sefalete sürükleyenlerden bıkmış durumdayım. Bunlar gitsin istiyoruz. Eşit, özgür, örgütlü, dayanışma içinde olduğumuz bir ülkeyi hep birlikte kuracağız. Bir oy Erdoğan gitsin diye, bir oy TKP milletvekillerine diyoruz" dedi.

TKP Adana Milletvekili adayı Umut Serçe ise şunları söyledi:

“Emeği ile geçinen, işçi sınıfından biriyim. 30 yaşındayım. AKP iktidarı boyunca yaşanan tahribatı kendi gözlerimizle gördük. Gericilik, cemaat ve tarikatların desteklenmesi ile Laikliğe darbe vurulması, özelleştirmeler ile halkın ürettiği zenginliklerin Patronlara peşkeş çekilmesi ve Cumhuriyetin ürettiği değerlerin birer birer yok edilmesi, Cumhuriyetin tasfiyesi. Yaşadığımız problemlerin sadece Erdoğan'ın gitmesi ile çözülmeyeceğinin farkındayız. Erdoğan gitsin ama işsizlik devam mı etsin, Erdoğan gitsin ama yoksulluk, açlık sınırında yaşamaya devam mı edelim? Erdoğan gitsin ama her ay faturaları nasıl ödeyeceğiz, kirayı nasıl denkleştireceğiz derdiyle yaşamaya devam mı edelim? Erdoğan gitsin diye 1 oy Kılıçdaroğlu'na verelim ama daha da önemlisi insanca yaşayabileceğimiz bir ülke kurmak için, halkın ürettiği zenginlikleri yine halkın çıkarları doğrultusunda kullanabilmek için, işsiz kalmamak, iş kazalarında ölmemek, bir daha enkaz altında kalmamak için 1 oy da Türkiye Komünist Partisine istiyoruz. TKP gelir, her şey değişir.”

TKP Merkez Komite Üyesi Savaş Sarı da “Biz bir vaatte bulunmuyoruz. Biz çok açık bir şey söylüyoruz. Türkiye'nin yeraltı ve yerüstü kaynakları, emek gücü, insanlarının niteliği başlı başına inanılmaz bir zenginlik. Bu zenginlik üç beş patronun değil halkın zenginliği olacak” dedi.