Hürriyet'ten Musa Kesler'in haberine göre; inşaatına 1927’de başlandığında Hatay henüz Türkiye sınırlarında değildi. Bir yılda tamamlandı. Mimari projesi Halep ve Beyrutlu mühendisler tarafından çizilmişti. İnşaatı ise yerli ustalar yaptı. Parayı da İskenderun Sancağı karşıladı. Akdeniz mimarisinin en belirgin izlerini taşıyordu.

Hatay devleti 2 Eylül 1938’de kurulduktan birkaç gün sonra da bu bina cumhurbaşkanlığına tahsis edildi. Yani Hatay’ın ilk ve tek Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen’in makamı burasıydı. Başbakanlık da bu binadaydı. Hatay’ın idari kalbi, mülki merkezi, başkumandanlık karargâhı kısacası Hatay’ın kendisiydi. Türkiye ile bütün resmi irtibat buradan sağlanıyordu.

TARİHİ KARAR

Tarih 29 Haziran 1939’u gösterdiğinde bina en kritik günündeydi. Bağımsız bir devlet olan Hatay, o gün Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlanma kararı almıştı. İşte o karar da burada alınmış, burada onaylanmıştı. Bu hem genç Türkiye Cumhuriyeti’nin hem de yakın siyasi tarihin en unutulmaz olaylarından biriydi.

SAAT DURDU ZAMAN DONDU

Hatay’ın tarihi binalarından biri olarak değerini hep korudu. 2009 yılında başlayan restorasyondan sonra 2011’de Hatay Valiliği binası olarak kullanılmaya başlandı. Hatay’ı vuran o dehşet gecesinde o da sallandı, kolonları çatırdadı, kirişleri çatladı ama yıkılmadı. Hasar gördü ama çökmedi. Mazisinin yükünü ve aziz hatıralarını enkaza kurban etmedi. Deprem anında dış yüzdeki saati ise adeta bu direnişin sessiz bir şahidi olarak durdu, dehşetin zamanını dondurdu. 

Bina boşaltıldı, yeniden restore edileceği zamanı bekliyor.