Haber: Fatoş Erdoğan

Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015 tarihinde Kobanê’deki çocuklara oyuncak götürmek amacıyla Amara Kültür Merkezi’nde bir araya gelenlere yönelik IŞİD’in canlı bomba saldırısında 33 gencin yaşamını yitirdiği katliama ilişkin görülen davanın 20’inci duruşması, Urfa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görüldü.  Mahkeme reddi hakim dahil bütün talepleri red etti duruşma 22 Ekim tarihine ertelendi.

"AVUKATLAR 18 AY BOYUNCA DOSYAYA ULAŞAMADI"

Suruç Aileleri, davanın kapatılmak istendiğini belirterek davaya sahip çıkılması talebiyle sosyal medyadan çağrı yaptı. Dün görülen duruşmada yaşananları Suruç yaralısı Dr. Çağla Seven'le konuştuk. Çağla Seven Suruç katliamı dava dosyasının 18 aylık bir gizlilik kararı sonrası taraflarına sunulduğunu, avukatlarının 18 ay boyunca dosyaya ulaşamadığını kamuoyundan ve toplumdan davayı kaçırmak istediklerini belirterek "18 aylık soruşturma sürecinden sonra dağ fare doğurdu" dedi.

"YETERLİ ARALTIRMA YAPILMADI; KATLİAMA NEDEN OLUNDU"

"2'si firari 2'si ölü 10 Ekim katliamından dolayı tutuklu sanık haricinde herhangi bir bilgi herhangi bir bulguya ulaşılamayan bu dosyanın ne kadar ciddiyetsiz olarak incelendiğini şuradan da görebiliriz" diyerek sözlerine devam eden Seven, Suruç katliamını gerçekleştiren canlı bomba Abdurrahman Alagöz’ün abisinin  araştırılmadığını ve 3 ay sonra herkesin bildiği 10 Ekim katliamını başkentte gerçekleştirip 103 kişinin ölmesine neden olduğunu belirtti.

Dr. Çağla Seven"SURUÇ KATLİAMINDA ÖLEN İNSANLAR SUÇLANIYOR"

Bugüne kadar geçen duruşmalarda bu tartışmaları mahkemeye sunduklarını fakat geçen duruşmalarda hiçbir taleplerin kabul edilmediğini söyledi. Suruç katliamı davasının toplumdan izole edilmek için bir cezaevi kampüsene alındığını belirten Seven, iddianamede Suruç katliamında yaralanan, ölen insanların suçlandığını, davanın kapatılmak istendiğini kaydetti.

AVUKATLARIN EK SÜRE TALEBİ DE REDDEDİLDİ

Dün gerçekleşen celsede İçişleri Bakanlığı’nın patlayıcılarla ilgili yeni bilgiler sunmasına rağmen hızlıca bir mütalaa sunulduğunu, avukatların ek süre talepleri bile kabul edilmediğini belirten Seven, "Bütün taleplerimiz reddedilerek mütalaa sunuldu ve duruşma ertelendi bu davanın bitirilmek istendiğini gösteriyor" dedi.

"20 DURUŞMA BOYUNCA MAHKEME HEYETİ BİZLERE HİÇBİR ŞEY SUNMADI"

"Görülen 20 duruşma boyunca mahkeme heyeti bizlere hiçbir şey sunmadı maddi gerçeğin ortaya çıkması için bir katkıda bulunmadı. Bazen bizi umutlandıran kararlar alındı fakat heyetler devamlı değiştirildi. Koskoca bir katliam davasına yeni gelen heyetler nasıl hakim olabilir bunu hep birlikte tartışmak gerekir" diyerek sözlerini sürdüren Çağla Seven şu açıklamalarda bulundu:

"GERÇEĞE ULAŞMAK VE KATİLLERİN YARGILANMASINI İSTİYORUZ"

"Son celsede bizim taleplerimiz alınmadan avukatlarımızın sözleri kesilerek hızlı bir yargılama yapma telaşı içine girdiler. Avukatlarımız dosyaya yeni giren bilgiler için ek süre talep ettiğinde davayı uzatmakla suçlandı. Biz bu davayı uzatmak istemiyoruz gerçeğe ulaşmak ve katillerin yargılanmasını istiyoruz. Mahkemeden gerçeğin ortaya çıkması için adım atmasını bekliyoruz."

"20 DURUŞMADIR BİR ARPA BOYU YOL ALAMADIK"

20 duruşmadır bir arpa boyu yol alamadık bir katliam dosyasından bahsediyoruz 33 kişinin öldüğü 100 kişinin yaralandığı bir dosya buna rağmen sanık sandalyeleri bomboş. 10 Ekim katliamından dolayı tutuklu sanık SEGBİS'le bağlanıyor ne dediği anlaşılmıyor, bulunduğu yerden biz ailelere laf atıyor, avukatlarımız kendisine direk soru soramıyor. Dosyada adı geçen bir çok isim mahkemeye getirilmiyor, 2 firari sanık için herhangi bir çalışma yapılmıyor her duruşmada yakalama kararın devamını talep edilerek duruşmalar ilerliyor. Tamamen ciddiyetsiz, gerçeği araştırmaktan,  katilleri bulmaktan uzak gönülsüz bir yargılama 6 yıldır sürüyor."

"ÇOCUKLARINI KAYBETMİŞ AİLELER DAĞIN BAŞINDAKİ CEZAEVİ KAMPÜSÜNDE GÖRÜLEN DAVAYA KATILMAK İÇİN GELİYORLAR"

"Çocuklarını kaybetmiş aileler bir umutla adalet talebiyle Türkiye’nin her yerinden dağın başındaki cezaevi kampüsende görülen davaya  katılmak için geliyor. Cezaevi kampüsende elimizden telefonlarımız alınıyor, çantalarımıza el konuluyor, jandarma, polis tarafından çevrilen alanda oturacak yer dahi bulamıyor aileler. Dün yemeklerini yerde yemek zorunda kaldılar bu muameleye rağmen insanlar bir umut adalet gelir umuduyla her duruşmaya katılıyor."

"BU İKTİDAR DÖNEMİNDE BU DOSYANIN AYDINLATILMASINA İNANCIMIZI KAYBETTİK"

"Dün gerçekleşen duruşmada ailelerin umudunu kıran gelişmeler yaşandı  avukatlarımız bu heyetin geri çekilmesini talep etti. Bu iktidar döneminde bu dosyanın aydınlatılmasına inancımızı kaybettik dosya hızlıca örtbas edilmeye çalışılıyor.  Dün mahkemede red dışında bir kelime duymadık. Duruşma 1 ay sonraya ertelendi."

"AYDINLATILMAYAN HER KATLİAM BAŞKA BİR KATLİAMIN DEVAMI OLDU"

"Bu karanlık dönemin aydınlatılması Türkiye için çok önemli" diyen Seven, "Aydınlatılmayan her katliam başka bir katliamın devamı oldu kendi acımızdan, kendi haklılığımızdan ziyade toplumun geleceği açısından da önemli olan bu davaya Suruç Aileleri olarak güçlü bir katılım talep ediyoruz" diyerek konuşmasını sonlandırdı.