İYİ Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Salim Ensarioğlu, kayyım yönetimindeki Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin yapılacak yeni yola “Şeyh Said Bulvarı” adını vereceğini duyurmasının ardından başlayan tartışmalara katılmış ve kayyımın kararını desteklemişti.

İYİ Parti'de 'Şeyh Said' krizi! Disipline sevk edilen Salim Ensarioğlu'ndan 'bölücü değilim' açıklaması İYİ Parti'de 'Şeyh Said' krizi! Disipline sevk edilen Salim Ensarioğlu'ndan 'bölücü değilim' açıklaması

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu da, “Ensarioğlu’nun, İYİ Parti’nin kuruluşundaki temel değerlerini ve bugüne kadar sürdürdüğü siyasi mücadele ve tutumunu yok sayan bu açıklamasını asla kabul etmiyoruz” diyerek Salim Ensarioğlu’nun disipline sevk edildiğini duyurmuştu.

Salim Ensarioğlu, bugün (15 Aralık) İYİ Parti'den istifa etti.

İstifasını X hesabından duyuran Ensarioğlu'nun açıklaması da şöyle:

"BÖLÜCÜLÜĞÜN VE ŞİDDETTİN HER DAİM KARŞISINDA DURDUM"

Ülkede ciddi bir merkez sağ boşluğu olduğu gerçeğinden hareketle İYİ Parti ailesine katıldım. DYP iktidarlarında üç dönem bakanlık yaptığım süre zarfında; ülke tarihimizin kara lekelerinden biri olan 28 Şubat sürecinde ‘Baş örtüsü Allah’ın emridir’ ifadem dönemin gazetelerinde manşetlere taşınmış ve Çevik Bir’lerin hazırladığı meşhur Andıç belgesinde birinci sıraya konarak hedef haline getirilmiştim. Ancak askerin siyaseti dizayn ettiği ve birçok siyasinin ve bürokratın onlara el pençe durduğu süreçte asla geri adım atmadım. Bölgenin saygın ailelerinden birinin lideri ve bölgenin bir evladı olarak bölgeye dair sorunlarda ve yönelimlerde sorumluluk almaktan asla kaçınmadım. Bölücülüğün ve şiddettin her daim karşısında durdum.

"İSRAİL’E KARŞI NET BİR TAVIR GÖSTERİLEMEDİ"

Merkez sağ amacı doğrultusunda geçen 6 yıllık süre zarfında merkez sağ iddiamız için partide mücadele verdiğimiz süre içerisinde demokratik olmayan birçok aşırı söylemler, başta kendim olmak üzere, beni sevenler tarafından sineye çekildi. Ancak seçim sonrasında partinin 3. Olağan Kongresindeki omurga değişimi ve dönüşümü ile bir kan tazeleme değil merkez sağ iddiasından ve demokratik kimliğinden vazgeçtiğinin açık bir göstergesiydi. Oluşan yeni yönetim ile ufukta görünen görüş ayrılıklarımız çok geçmeden, Siyonist İsrail’in Gazze’de işlediği savaş suçuna karşı net bir tavır göstermemekle ortaya çıktı. İyi bilinmelidir ki Filistin, biz müslümanlar için bir onur meseledir.

"SOSYAL MEDYADA LİNCE UĞRADIM"

Ancak görüş ayrılıklarımız bununla kalmamış olup, bölgenin önemli şahsiyetlerinden Şeyh Said’e dönük hadsiz çevrelerin hakaretlerine karşı verdiğim cevapta, İskilipli Atıf Hoca da olduğu gibi Naaşlarının ailelerine teslim edilmesini belirttiğim makul ve insani taleplerden sonra kendi partidaşlarım başta olmak faşizan odaklar tarafından sosyal medyada lince uğradım. Bu çevrelerin linç kampanyasına karşı partinin yetkilileri; şahsıma bırakın destek vermeyi, linç odaklarından daha fevri bir şekilde beni disiplin kuruluna sevk etmişlerdir. Bu konuda da iyi bilinmelidir ki Şeyh Said, Bediüzzaman Said Nursi ve Seyid Rıza bölgemin önemli değerlerindendir. Benim açıklamalarımı disipline sevk kararı İYİ Parti'nin merkez sağ iddiasını artık taşımadığının da vesikasıdır. Bu tutum partinin kuruluş felsefesi olan milliyetçi, kalkınmacı ve demokratik kimliğinden saptığı ve farklı görüşlere ve demokratik kimliğine tahammülü kalmadığını göstermektedir. Bu nedenle İYİ Parti ile beni bir araya getiren siyasal gerekçeler ortadan kalkmıştır. Ben inandığım doğruları savunmaktan bedeli ne olursa olsun asla geri durmayacağım. Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin de ifade ettiği üzere: ‘Haksızlığa karşı sükut etmek, hakka karşı bir hürmetsizliktir.’ Hakka olan hürmetimden dolayı bugün itibarıyla İYİ Parti'den istifa ettiğimi kamuoyunun bilgisine sunarım."

SALİM ENSARİOĞLU KİMDİR?

Salim Ensarioğlu, 1955 yılında Diyarbakır'ın Dicle ilçesinde dünyaya geldi. Siyasetçi olan Ensarioğlu lise mezunudur.

Serbest İnşaat Müteahhitliği, Madencilik, Çiftçilik, Dicle İI Genel Meclis Üyeliği, 19., 20. ve 21. Dönem Diyarbakır Milletvekilliği ile 51-52 ve 54. Hükûmetlerde Devlet Bakanlığı yapmıştır.

Bakanlık döneminde bölge nüfusunun artmasına dair endişeyi belirten ve nüfus planlamasına yönelik "İleride vahim sonuçlar doğmaması için üç çocuktan fazla yapanlara cezai müeyyide getirilmeli. Çocuk sayısı az olanlar ise teşvik edilmeli." gibi tavsiyeler içeren raporu imzalamayı reddetmiş ve Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir MGK raporunun Bakanlar Kurulu tarafından iade edilmesinde rol oynamıştır.

Haziran 2010'da uzun yıllar görev aldığı Demokrat Parti'den parti yönetiminin 12 Eylül referandumunda aldığı tutumu onaylamadığını açıklayarak yaklaşık 12 bin üyeyle birlikte istifa etmiştir.

12 Haziran 2011 genel seçimlerinde Diyarbakır'dan bağımsız milletvekili adayı olmuş ve seçilememiştir.

2018 yılında yapılan seçimlerde İYİ Parti’den Diyarbakır milletvekili adayı olmuş ancak seçilememiştir.

2023 seçimlerinde İstanbul II. Bölge İYİ Parti milletvekili adayı olmuş ve seçilmiştir.