Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyeleri, Okmeydanı Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi önünde düzenlenen basın açıklamasıyla diş hekimlerine yönelik şiddeti kınadı.
SES adına açıklamayı okuyan Diş Hekimi Hatice Işıl Hatipoğlu, 16 Ekim Perşembe günü mesai dışı görev esnasında ve çıkışında hasta yakını tarafından Dt. Arif Özkan, Dt. Bilal Ataş ve Dt. Aras Berat Tüz'e yönelik saldırı düzenlendiğini belirtti. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"ORGANİZE LİNÇ GİRİŞİMİ"
16 Ekim Perşembe günü mesai dışı görevi esnasında ve çıkışında, bir kez daha sağlık emekçileri şiddetin hedefi olmuştur.
Hasta yakını tarafından Dt. Arif Özkan, Dt. Bilal Ataş ve Dt. Aras Berat Tüz’e hem klinik odasında hem de hastane önünde saldırı girişiminde bulunulmuş,Hasta yakını tek seferle yetinmeyip, hastaneden çıkartılmasına rağmen bu sefer yanına başka kişileri de katarak *adeta organize bir linç girişiminde bulunmuştur*
Bu saldırı münferit değildir.
Bu yaşananlar, yıllardır sürdürülen yanlış sağlık politikalarının, sağlık sistemini ticarileştiren anlayışın ve şiddeti meşrulaştıran dilin doğrudan bir sonucudur.
Sağlıkta şiddetin sorumlusu, her gün bizleri “hizmet eden değil, hesap veren” konumuna iten bu sistemin sahipleridir.
Yetersiz personel, eksik kadro, düşük malzeme kalitesi ve artan performans baskısıyla şekillenen, emeği değersizleştiren bu sistemdir.
Eksik personelle onlarca hastaya hizmet vermek zorunda kalan sağlık emekçileri, hem tükenmekte hem de şiddetin hedefi olmaktadır.
Kalitesiz malzemeler, uzayan mesailer, art arda nöbetler ve yönetimlerin duyarsızlığı, çalışma koşullarını her geçen gün daha da ağırlaştırmaktadır.
“Ne kadar çok hasta, o kadar performans” anlayışı, sağlık hizmetini tüketime dönüştürmüş, meslek onurumuzu zedelemiştir.
Bu sistem hem sağlık çalışanını hem de hastayı mağdur etmektedir.
MHRS sistemindeki yoğunluk, kısa muayene süreleri ve uzun bekleme kuyrukları da gerginliği artırmakta, öfke sağlık emekçilerine yönelmektedir.
Bizler defalarca söyledik:
Sağlıkta şiddet kader değil, bu politikaların ürünüdür!
Artık yeter!
SES olarak bu saldırıları ne bugün ne de yarın kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz!
Hiçbir sağlık emekçisi, can güvenliği endişesiyle çalışmak zorunda değildir.
Bir kez daha yineliyoruz:
Sağlıkta Şiddet Yasası, caydırıcı ve etkin biçimde derhal uygulanmalıdır.
Şiddeti körükleyen, kâr odaklı “ne kadar çok hasta, o kadar çok müşteri” anlayışına son verilmelidir.
MHRS randevu sayıları düşürülmeli, sağlık hizmeti nitelikli, insana yakışır ve güvenli biçimde sunulmalıdır.
Herkes için ücretsiz, ulaşılabilir, anadilinde ve nitelikli sağlık hizmeti sağlanmalıdır.
Sağlık emekçilerinin emeği değersizleştirilemez, güvenliği görmezden gelinemez.
Biz sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olarak bir kez daha haykırıyoruz:
Şiddetsiz, güvenceli, insanca bir sağlık sistemi mümkündür!
Bu ülkenin sağlık emekçileri susturulmayacak, geri adım atmayacaktır.
Sağlıkta şiddeti durdurun!
Emekçilerin sesine kulak verin!