Haber: Sabri Kırdar

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Antalya Şubesi Eş Başkanı Şükran İçöz 12 – 18 Mayıs Hemşireler Haftası dolayısıyla şube binasında açıklamalarda bulundu.

Şükran İçöz Sağlık ekibinin en önemli parçası olan hemşireler sadece bu tarihler arasında hatırlanmak istemiyor, sorunlarının çözülmesini talep ediyor dedi. Hemşirelik Kanunu mesleğin özüne yakışır, görev tanımına uygun şekilde düzenlenmelidir diyen Şükran İçöz, Sağlık Bakanlığı ve Üniversiteler dışında diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan arkadaşlarımızın hem o kurumun temel işini yapıyor olarak kabul edilmemesi hem de sağlık iş kolundaki düzenlemelerin dışında tutulması uygulamasına son verilmelidir dedi.

Şükran İçöz Bu 12 Mayıs Hemşireler günü ve haftasında da mesleğimize sahip çıkıyor, taleplerimiz yerine getirilinceye ve haklarımızı alıncaya kadar mücadeleden vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha ifade ediyor, tüm hemşire arkadaşlarımızı yanımızda olmaya, haklarımızı almak için birlikte mücadeleye davet ediyoruz ifadelerini kullandı. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Antalya Şubesi’nin basın açıklamasında ayrıca şu ifadelere yer verildi.

 

2023 yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programına baktığımız zaman hemşire sayısının 232442 olduğunu gözlemlemekteyiz. Ebe sayısı da 57908 olarak ifade edilmiştir.  Sağlık Bakanlığının Aralık 2022 verilerine göre de toplam sağlık bakanlığı, üniversite hastaneleri ve özel olmak üzere Ülkemizde 302.704 ebe ve hemşire görev yapmaktadır.

2021 yılında 100 bin kişiye düşen ebe hemşire sayısı ülkemizde 343 iken, 2020 yılı için bu sayılar AB’de  873, OECD ülkelerinde de 926’dır.

Ebe hemşirelerin nüfus payına düşen sayıları AB ve OECD ülkelerine göre yetersizdir. İş yükleri de  AB ve OECD ülkelerine göre daha fazladır. Birde dönüşüm adı altında uygulanan sağlıkta kışkırtılan talepte göz önüne alınınca iş yükleri sürekli artmaktadır. Artan iş yüküne rağmen ücretleri ise bu ülkelerin çok çok gerisindedir. Özellikle emekliliğe yansıyan temel ücrette “dönüşüm” politikaları ile yıllar içinde gerileme yaşanmıştır. Hemşireler de diğer sağlık emekçileri gibi kısmen de olsa gelirlerini arttırmak için daha fazla mesai ve nöbet tutmaya başlamıştır. Yine döner sermaye, teşvik vb uygulamalar ile yapılan ücretlendirme yöntemi nedeni ile en temel hak olan dinleme hakkı dahi kullanılamamakta yıllık izinlere dahi ayrılmamaktadırlar. Bu durum bile yaşanan yoksulluğu göstermektedir. Temel ücretler çok az olduğu için emekliliği gelen hemşireler yoğun çalışma koşullarına rağmen emekli olmaktan imtina etmektedirler. Özcesi günümüz çalışma koşulları, yoğun emek sömürüsünün olduğu vahşi kapitalizmin ilk dönemlerini anımsatmaktadır.

Tüm emekçiler için ücrete dair talebimiz hemşire arkadaşlarımız içinde aynen geçerlidir. Performans, döner sermaye, ek ödeme ve şimdi de teşvik diye adlandırılan gelir güvencesi olmayan ve emekliliğe yansımayan ücretlendirme yerine yoksulluk sınırı üzerinde ve emekliliğe yansıyacak temel ücret verilsin. Temel ücret üzerine eğitim durumu, yapılan işin niteliği ve riski, kıdem yılı gibi kriterler ile giydirilmiş ücret belirlensin. Bu gerçekleşinceye kadar; bağımsız bir meslek grubu olan hemşirelerin yaptığı her işlem (enjeksiyon, serum, tansiyon ölçme, hasta bakımı vb) kendi adlarına işlem puanı olarak işlenip karşılığı olan teşvik ödemesi verilsin,

Hemşirelik Kanunu mesleğin özüne yakışır, görev tanımına uygun şekilde düzenlensin, bağımsız hale getirilsin,

Covid-19 pandemisi ve Deprem ile birlikte daha da görünür hale gelen hemşire sayılarındaki açık giderilsin, OECD ortalamasına kadrolu güvenceli istihdamla yükseltilsin,

Fiili hizmet süresi zammı yeniden düzenlensin,

Kadın hemşireler için analık ve süt izni süreleri yeniden düzenlensin, bu süreçlerde yeteri kadar ücretli izin verilsin,

Her işyerinde 7/24 hizmet veren, ücretsiz kreş sağlansın,

Hemşireler için güvenli çalışma ortamları oluşturulsun, şiddete karşı tüm tedbirler alınsın,

Atamalarda liyakat esas alınsın, yöneticiler liyakata uygun olanlar arasında hemşireler ve diğer işyerindeki emekçiler tarafından seçilerek belirlensin,

Hemşire iş gücü planlaması yapılsın, çok sayıda değil nitelikli eğitim veren hemşirelik okulları açılsın,

Sağlık Bakanlığı ve Üniversiteler dışında diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan arkadaşlarımızın hem o kurumun temel işini yapıyor olarak kabul edilmemesi hem de sağlık iş kolundaki düzenlemelerin dışında tutulması uygulamasına son verilsin,

İş yerlerinde hemşirelere yönelik, yöneticilerden, ekip arkadaşlarından ve hasta ve yakınlarından gelen şiddete son verilmesi için yasal ve idari düzenlemeler yapılsın.

Özel sektörde çalışan ebe ve hemşirelerin ücretlerinde taban ücret belirlenmeli, çalışma saatlerinde tavan çalışma saatleri belirlenmeli uygulanmalıdır,

İcap ödemesi sorunu mahkeme kararlarına bırakılmadan yasal düzenleme ile çözülsün,

Aile Sağlığı Merkezlerinde ücretlendirmeden, statüye, çalışma alanlarına dair sorunları çözülmelidir,

Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışıp kadroya geçirilmeyen, şirketler ya da aile hekimleri ile yaptıkları sözleşme ile çalıştırılan ebe ve hemşireler kadroya geçirilsin,

Başta sosyal hizmet olmak üzere, adli tıp kurumu, Sağlık Bakanlığı merkez teşkilat, Milli Eğitim Bakanlığında görev yapan hemşirelerin de diğer unvanlarda olduğu gibi maaşlarında artış yapılmalı, maaş denkliği oluşturulsun,

Staj dönemleri işe başlama kabul edilmeli ve EYT kapsamına alınmalıdır,

5510 kapsamında olan hemşirelerin emeklilik maaşlarına 3600 ek gösterge karşılığı artışlar yapılmalıdır,

Ebe ve Hemşirelerin taşrada görev esnasında konaklama sorunları lojmanla giderilmeli,  görev yaptığı şehrin gerçekliğine uygun kira desteği verilmelidir.

Son olarak şunu söylemek isteriz ki;

Hak verilmez alınır!

Ancak örgütlenirsek birlik olursak haklarımızı alırız. Bunun içinde sistem tarafından örgütlendirilen ve yetkili hale getirilen sendikalar da değil; emekçilerin öz örgütü olan fiili ve meşru temelde mücadele yürüten SES çatısı altında bir araya gelip mücadeleyi yükselttikçe haklarımızı alırız. İşte o zaman gerçek anlamda günlerimizi kutlayabiliriz.

Bu 12 Mayıs Hemşireler günü ve haftasında da mesleğimize sahip çıkıyor, taleplerimiz yerine getirilinceye ve haklarımızı alıncaya kadar mücadeleden vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha ifade ediyor, tüm hemşire arkadaşlarımızı yanımızda olmaya, haklarımızı almak için birlikte mücadeleye davet ediyoruz. 12.05.2023