Haber: İdris Yılmaz
Van ve çevre ilçelerde 14 Mayıs seçimlerinde birinci turda AKP’nin beklenilen oy çoğunluğunu almaması üzerine kayyımların muhtarları toplayarak hizmetle tehdit ettiği öne sürüldü. Öte yandan muhalif parti temsilcileri devletin bütün imkanlarının AKP’nin seçimleri kazanması için harcandığını belirterek, seçmenlerin baskı altında olduğunu söylüyor.
28 Mayıs tarihinde Cumhurbaşkanlığı seçimleri için yurttaşlar yeniden sandık başına gidecek. Seçimlere sayılı saatler kala siyasi partilerin seçmenleri ikna etme yarışı hızla devam ederken Van’ın Erciş ilçesinde kayyım atanan belediye yetkilileri AKP’ye oy verilmemesi durumunda seçimlerde hizmeti aksatacaklarına yönelik muhtarları ve seçmeni tehdit ettiği öne sürüldü. Konu ile ilgili görüştüğümüz Kayyım Nuri Mehmetbeyoğlu iddiaları reddederken siyasi parti temsilcileri ve seçilmişler konuya ilişkin çok fazla şikayet aldıklarını ifade etti. Seçimi 200 oy ile kaybeden CHP Van Milletvekili Adayı Seracettin Bedirhanoğlu, “Devletin tüm imkanları AKP için seferber edilmiş” ifadeleriyle duruma dikkat çekerken YSP 6’nci sıra Milletvekili Mahmut Dindar, “seçmen üzerinde ciddi bir baskı var” dedi.
‘Kaymakamlar AKP’nin ilçe başkanları gibi çalıştı’
CHP Van birinci sıra Milletvekili Adayı Seracettin Bedirhanoğlu, devletin siyasi partilerin üzerinde olduğuna dikkat çekti. Ancak bu seçimlerde devlet ile iktidarın birbirine karıştığını şu ifadelerle dile getirdi. “Devletin ciddi bir baskısı oluştu, devlet derken bürokrasinin baskısı oluştu. Devletin memuru olur devletin bürokratı olur, devlet siyasi partilerin üzerindedir. Kimseyi farklılaştırmadan ötekileştirmeden bu hizmeti sağlaması lazım. Yani bizim siyasi ahlakımız bile valiliklere devletin kurumlarına uğramamızı öngörüyor. Siyaseti devlet kurumlarına camilere koyduğumuz zaman bu toplum bozulur. Ama ne yazık ki, AKP devlet memurlarına bu oradan ciddi baskı uyguluyor. Ve seçmen hizmetsiz bırakılmakla tehdit ediliyor.”
‘Teşekkür borcunuz var!’
Konu ile ilgili görüştüğümüz YSP Van 6’ncı sıra Milletvekili Mahmut Dindar köylülerin kendilerini arayarak yaşanan durumla ilgili şikayette bulunduğunu söyledi. Dindar şu ifadelere yer verdi. “Bizlerde bu gün durumdan haberdar olduk. Kayyım aynı zamanda Erciş Kaymakamı köylüleri arayarak, daha önce ‘köyünüze yapılmayan hizmetleri yaptık. Bize bir teşekkür borcunuz var. Bu teşekkürü sandıkta yapmanız lazım. AK Partiyi desteklemeniz lazım’ şeklinde ifadeler kullanmış. Yaptıkları hizmet lütuf değil devletin ödenen vergiler karşılığında yapması gereken zorunlu hizmetlerdir. Ne yazık ki gelinen durumda ülke bir AKP ülkesine dönüşmüştür. Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de devletin kaymakamları valileri birer AKP çalışanına dönüşmüştür. Seçmenin hür iradesinin sandığa yansıtmaması için her türlü baskı kullanılıyor. Devlet görevlilerinin asıl görevi seçim güvenliğini sağlamaktır. Ancak ne yazık ki bulunduğumuz bölgede bu durumun tersi yaşanıyor. Sandık güvenliği devletin değil AKP’nin kıskacında.
‘Seçmenin özgür iradesi tehdit altındadır’
Seçmen, milletvekili ve siyasi parti temsilcilerinin iddialarını doğrular nitelikte. Zeynel Abidin Gündüz isimli yurttaş ise maruz kaldıkları baskıya ilişkin şu ifadelere dikkat çekti. “ Kayyım köy köy geziyor mahalle mahalle geziyor insanları AKP’ye oy vermesi için ikna etmeye çalışıyor. Mesela bir caminin etrafında parke taşı döşenmiş burada demiş ki: ‘Bu köyde oy çıkmazsa ben bu parkeleri sökeceğim’ demiş. Aynı zamanda birinci turda AKP’ye oy çıkmadığı için muhtarlarımızda tehdit ediliyor. Yaşanan bu durum karşısında düşünceliyiz. Bu kişi kayyum mudur, kaymakam mıdır, siyasi parti temsilcisi midir? Anlamadık gitti. Devletin verdiği kaymakamlık ünvanı bir siyasi parti için harcanması doğru değildir. Bir mülki amir tarafsız olmalıdır. Ancak ne yazık ki özgür irademiz tehdit altında. Biz belediyeye gidemiyoruz, AKP’ye oy vermediğimiz için belediye de talepte bulunamıyoruz.”
‘Lütfen adımı vermeyin başım belaya girecek’
Konu ile ilgili aradığımız ve iddiaya söz konu olan bir köy muhtarı, tehdit edildiklerine yönelik iddiaları doğruladı. İsminin haberde yer almasını istemeyen muhtar şu ifadelere yer verdi. “Kardeşim bizim neler yaşadığımızı bilemezsiniz. Birinci tur öncesinde bizimle toplantı aldı. Ben seçmenin iradesine müdahale edemeyeceğimi söyledim. Bizi nankörlükle suçladı. Bugüne kadar hiç kimsenin yapamadığı hizmeti yaptığını söyleyen kaymakam ikinci turda istedikleri sonucu almamaları durumunda köye döşedikleri parkeleri sökeceklerini söylüyor. Onlar olurda parkeleri sökerse eğer sizde cesur gazeteciyseniz sizi çağıracağım. Gelin çekiminizi alın. Ancak ben şimdi konuşursam hem köylünün hem de kedimin başını belaya sokarım”.
‘300 oy sözü verilen köyde 50 oy çıkınca’
Görüştüğümüz bir diğer muhtar ise,(ilişkileri bozulmasın diye ismini vermek istemedi) 14 Mayıs tarihinde gerçekleşen seçimde 300 oy vaad ettiklerini ancak köylünün AKP’ye oy vermediğini söylüyor ve sözlerine şu ifadeleri ekliyor: “ Kaymakam bey iyi insandır, köyümüzde 735 seçmen var. Ben akrabalarıma güvenerek Ak Parti’ye 300 oy sözü verdim. Ancak akrabalarımda beni sattı. Hepsi vermedi ancak 57 oy çıkarabildik. Bu benim suçum değil ki. Bu yüzden hak etmediğim azara maruz kaldım. İkinci turda 300 oy çıkaramazsam köyüme hizmeti keseceğini söyledi. Şimdi uğraşıyorum inşallah yine mahcup kalmam ve istenilen oy sayısını çıkarırız. Yoksa vay halimize…”
Kaymakam iddiaları reddetti
Konu ile ilgili telefonla görüştüğümüz Erciş Kaymakamı Nuri Mehmetbeyoğlu iddiaları reddetti. Mehmetbeyoğlu, “ Şu anda gündemin seçim güvenliği ve tamamen güvenli bir seçimin sağlanması için üzerime verilen sorumluluğu sorunsuzca yerine getirmektir. Ben bu ilçeye çok önemli hizmetlerde bulundum, doğrudur. Ancak bugüne kadar hiç kimseyi herhangi bir siyasi partiye oy vermesi konusunda tehdit etmedim. İddiaların tamamını reddediyorum. Malum seçim sürecindeyiz, elbette bir takım siyasi partiler istedikleri sonucu elde etmedikleri için iftiralara başvuracaktır. Lütfen beni bu gündeme almayın ve bu tür gündemlerde yer almak istemiyorum” dedi.
Seçim 2023 Yerel Medya Koordinasyonu
