İZSU Genel Müdürlüğü’nün, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin onayına sunmak üzere hazırladığı 2023 yılı bütçesi, bugün yapılan İZSU Genel Kurulu’nda oyçokluğuyla kabul edildi. 14 milyar liralık İZSU bütçesinin yaklaşık 8 milyar liralık kısmı kentsel yatırımlara ayrıldı.

Bütçe kapsamında, Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nin revizyon çalışmaları ile Aliağa Yenişakran Atıksu Arıtma Tesisi gibi önemli projeler hayata geçirilecek. Torbalı Atıksu Arıtma Tesisi ile Ayrancılar Yazıbaşı Atıksu Arıtma Tesisi’nin 2. etap inşaatları tamamlanacak. Yıl içinde 53 paket atık su arıtma tesisi kurulacak. İZSU Genel Müdürlüğü, 2023 yılında 270 kilometre de yağmur suyu ayrıştırma hattı yapacak.

AYDIN: BUNUN ADI PARTİZANLIKTIR

2023 yılı bütçesi hakkında açıklamalarda bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Murat Aydın, bütçedeki giderlerin başında enerji maliyetlerinin geldiğini söyledi ve bunun büyük bir yük oluşturduğunu belirtti. İZSU'nun 2023 yılında yapacağı projelerden bahseden Aydın, belediyeler arasında adaletsizlik yapıldığını söyledi. Aydın, “İller Bankası bütün belediyelere nasıl davranmış buna baktım. 2021 yılında İller Bankası, belediyelerin bin 156 projesine destek kararı vermiş, krediyle. Yüzde 94,2'si Cumhur İttifakı belediyelerine ait. Sadece yüzde 4,3'ü CHP'li belediyeler. Oysa CHP'li belediyeler, Türkiye nüfusunun yüzde 52'sini yönetiyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 432 milyon lira nakdi yardım yapmış belediyelere. Tamamını Cumhur İttifakı belediyelerine yapmış. Bunun adı partizanlıktır” dedi.

İzmir'de suyun yüzde 55'inin yer altı kaynaklarından temin edildiğini, sadece yüzde 45'inin barajlardan karşılandığını söyleyen Aydın, “Suyumuzun yüzde 98-99'unu barajdan değil kuyudan çıkardığımız için ödediğimiz enerji maliyeti 1,3 milyar lira. Bu, İzmir halkının 3 aylık su faturası bedeli. Eğer İzmir halkı, suyu barajdan alabilseydi 3 ay suyu bedava kullanabilecekti. Sadece enerji maliyeti farkıyla. Elektriğe yüzde 425 zam. Yetmeyip barajlarımızı da yapmayıp bize 3 ay 1,4 milyar liralık ilave maliyet çıkaran siyasi anlayışla karşı karşıyayız. Mazeret belediyeciliği yapmıyorum, Devlet Su İşleri'nin büyük şehirlere içme suyu temin etme yükümlülüğü var. Suyu temin görevi DSİ’nin, dağıtım görevi su ve kanalizasyon idarelerinindir” diye konuştu.

“Körfezin kirliliğini hep birlikte önlemek zorundayız” diyen Aydın, “İzmir'in içme suyu ve sulama suyu ihtiyacı karşılanması için gerekli barajlar yapılırsa, biz de Ankara, İstanbul gibi suyumuzun büyük bölümünü yer altından değil de barajlardan temin edersek İzmir halkının su için ödediği bedel azalacak. 3 aylık su faturası İzmir halkında kalacak. Kırsal alanda hayvan ve bahçe sulama işinde içme suyu kullanılmayacak. Bu, yurttaşlarımızı su ihtiyaçlarını kaçak kuyulardan temin etmek, havzaların su kaynaklarının erimesi ile ilgili sıkıntıları yaşamalarından da kurtulacağız. Bu şehir hepimizin şehridir, bu şehirde yaşayan her yurttaş en kaliteli ve en iyi hizmeti alma hakkına sahiptir. Buraya yapacağınız her hizmet, halka yapacağını hizmettir. İzmir halkı hangi partiye oy vermiş olursa olsun aynı suyu kullanıp, aynı faturayı ödeyip, aynı sorunları taşıdığına göre, sorunları çözmek de hangi siyasi partiye mensup olursak olalım hepimizin boynunu borcudur.”

ÖZUSLU: EN ÖNEMLİ YAŞAMSAL KAYNAĞI YÖNETİYOR

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Mustafa Özuslu, “İzmir, önemli bir kent. İZSU, İzmir için önemli bir kurum. İzmir'in en önemli yaşamsal kaynağı suyu yönetiyor. Halkımızın sağlıklı içme suyuna kavuşması için faaliyet gösteren; suların arıtılması, temizlenmesi, yeniden kazanılması süreçlerine destek veren, bu anlamda günlük hayatımızın içinde olan bir kuruluşumuz” dedi.