Haber: Hülya Kılınç 


İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat, il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, Muradiye Organize Sanayi Bölgesi'nde son yıllarda yaşanan çevre katliamlarına dikkat çekti.  İYİ Parti Manisa İl Başkanı Zafer İksir, Yunusemre İlçe Başkanı Tufan Akan'ın eşlik ettiği toplantıda, bazı geri dönüşüm firmalarının zehirli atıkları sulama kanallarına bırakarak, suyu, toprağı kirlettiği gibi çıkan yangınlarla havayı zehirlediğini kaydetti. 


“BAZI TESİSLER SİYANÜRLÜ ATIĞI SULAMA KANALLARINA BIRAKTI”


Geçtiğimiz yıl yine Muradiye Sanayi Bölgesi'ndeki bazı geri dönüşüm firmalarının  sıvı atıklarını Karaali köyü civarında bulunan tarımsal sulama kanalına verdiği ve bu verilen sıvının içinde siyanür tespit edildiğini hatırlatan Sunat “Siyanür ve sülfür atıkları Gediz’e ulaştığı için, Manisa havzası ve Menemen Havzası’nda meyve ve sebze üretimini zehirledi.  Bu sudan içen hayvanlar öldü. Yunusemre ilçe başkanımız Sayın Tufan Akan bu duruma dikkat çekerek, çevre katliamına kayıtsız kalan yetkilileri uyardı. Konu ulusal basına yansıdı. Ben kendisine huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Sulama kanalına akıtılan zehirden yani Siyanürden etkilenen, zehirlenen sekiz işçi hastaneye kaldırıldı. Hatırlayın! AFAD incelemesinde değerler yüksek çıktığı için bölge boşaltıldı. Malum tesiste, daha önce de 1.5 yıl içinde üç kez yangın çıktığı basına intikal etmişti.”dedi. 


YENİ İDDİALAR ÇOK DAHA VAHİM


Menemen yolu Akgedik kavşağında bulunan malum geri dönüşüm tesisinin, ormanlık alanlar içine gizli boru döşediği ve sıvı atıklarını Gediz sulama kanallarına akıtmak için çalışma yaptıkları yönünde birçok duyum aldıklarını ifade eden Sunat, Manisa Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü'ne çevre katliamlarıyla ilgili şu soruları yöneltti “Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü bir denetim yapıyor mu?  İddia edildiği şekilde bir boru döşeme söz konusu ise, çevre il müdürlüğünün konudan haberi var mı? Firmaya herhangi bir yasal izin verilmiş midir?  Fabrika ve geri dönüşüm tesislerinin zehirli atıklarının sulama kanallarına -özellikle yağmurun bol olduğu zaman- dökülmesinin önlenmesi için hangi tedbirler alınmaktadır?  


“KİMLER BU RANTTAN NEMALANMAKTADIR TAKİPTEYİZ!”


Yetkili kurum ve kişiler tarafından yapılan aksak ve göstermelik denetimlerin sebep olduğu çevre katliamının bedelini Manisa halkı ve Türk Milleti ödemek zorunda mıdır?  Neden kanunlar uygulanmıyor? Bu vurdumduymazlık, denetimsizlik, kanunsuzluk apaçık ortada iken, konuyu görmezden gelenler, bu katliamın gizli ortakları mıdır?  Bu usulsüzlük esasen bir ranta mı dönmüştür, kimler bu ranttan nemalanmaktadır?  Kimler kimlerle iş tutuyor? Takipteyiz! Bu konuda kurumlar neden sessiz kalmaktadır?.”


ÇEVRE KATİLİ TESİSTE SON 10 YILDA 3 YANGIN ÇIKTI


Muradise Organize Sanayi Bölgesi'nde bir geri dönüşüm firmasında yangını ve eçtiğimiz yıl yaşanan yangını hatırlatan Sunat, aynı tesiste son 10 yılda  3 yangın çıkmasının bir tesadüf olmadığını vurguladı. 


Yangın çıkan tesis ve depolara yeniden araştırmadan ruhsat verlmesini sorgulayan İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat “Yangın sonucunda kalan katı atık nerede bertaraf ediliyor? Arta kalan malzemelere ne oluyor? Çevre il müdürlüğü sorguluyor mu bu durumu? Kapasiteleri dışında, atıkların kontrolsüz ve denetimsiz biriktirilmesi sonucu en kolay yol, yakarak haksız kazanç sağlamak için midir? Bazı Geri dönüşüm firmaları il Çevre müdürlüğünden aldıkları geçici izinlerle yeni şirketler kurarak bir yıl gibi kısa sürede olağanüstü paralar kazanarak herhangi bir bertaraf ücreti ödemeden bilinçli yangın çıkartarak ya da zehirli artıklarını sulama kanallarına bırakarak faaliyetlerini ne zamana kadar sürdüreceklerdir?  Çevre felaketine yol açan işletmeler için sabıka kaydı tutuluyor mu? Aynı aileden herhangi bir kişi yangından sonra kapanan fabrikasını veya işletmesini aynı işkolunda neden sürdürüyor? Bu duruma neden izin veriliyor? Geri dönüşüm atık şirketi kurmak sıradan ve bu konuda sabıkası olan insanların yapacağı bir iş mi olmalı? Bir daha soruyorum? Atığını bir üst fabrikaya yarı işlenmiş halde para ödemek suretiyle bertaraf ettirmek yerine, atığı yakarak ya da kimyasal zehirli madde içeren atığını tarımsal sulama alanlarına sıvı olarak akıtarak bertaraf eden fabrikalar için, çevre il müdürlüğü ve diğer kurumlar ne gibi tedbirler alıyor? Üç beş milyon para cezası ile olmaz! O parayı katbekat zaten çıkarıyorlar. Onun hesabı yapılıyor zaten.  


“VATANINI SEVEN HERKES BİRLEŞELİM ÇEVRE KATLİAMINA DUR DİYELİM”


Organize Sanayi Bölgesi’nde olmayan orta ölçekli sanayide bir geri dönüşüm tesisinde kapasitesinin çok üstünde dağ gibi malzeme biriktirildiği duyumunu aldık! Organize sanayi bölgesinin görüşü de alınmadığı için, Çevre Bakanlığı ve çevre il müdürlüğü izniyle bu tesisler açılıyor ve denetlenmiyor. Her an yeni bir facia ile karşı karşıya kalabiliriz! Uyarıyoruz! Ben buradan tüm Manisa milletvekillerine sesleniyorum! TBMM Ekim ayında açılacak! Bu çıkan yangınların özellikle geri dönüşüm tesislerinde çıkan yangınların ve sıvı zehirli atıklarının sulama kanallarına verilmesi konusunda bir araştırma önergesini hep birlikte verelim ve bu birliktelik ülkemiz içinde bir örnek teşkil etsin! Araştırıp çözüm önerilerini ortaya koyalım. Bu bir çevre katliamıdır.  Ve katledilen çevrenin bedelini yalnız Manisa değil tüm Türkiye ödemektedir.  Üç beş fabrikatör daha da zengin olsun diye katliama göz yumamayız.  Vatanını, Milletini seven herkes birleşelim. Bu çevre katliamına dur diyelim! “diye konuştu.