Yolhaber’de yer alan habere göre, olaya dair açıklamada bulunan DİSK’e bağlı Limter İş Sendikası, Demirdağ’a ölümünün ardından tersanedeki iş güvenliği ekipleri tarafından emniyet kemeri giydirilmeye çalışıldığını açıklamıştı. Sefine Tersanesi ise yaptığı açıklamada Yasin Demirdağ’ı suçlamış, “Yasin Demirdağ’ın emniyet kemeri üzerinde olmasına rağmen bunu kullanmadığını” öne sürmüştü.

Sefine Tersanesi dahil Yalova’daki birçok tersanede çalışan bir işçi, Sol’a konuştu. İşçi, “Güverte ile ambar arasında ‘yaşam halatı’ olması lazım. O halat yokmuş. Düşmede bunun etkisi var” dedi, Yalova tersanelerini işçiler için bir “cehennem” olarak tanımladı.

“35 İŞÇİ İŞTEN ATILDI”

Yaşamını yitiren Yasin’in güverte dolgu işçisi olduğunu, yüksekte çalıştığını, ambarla güverte arasının yaklaşık 20-22 metre olduğunu dile getiren tersane emekçisi, “Güverte ile ambar arasında ‘yaşam halatı’ olması lazım. O halat yokmuş. Düşmede bunun etkisi var” dedi.

Olay sonrası sosyal medyaya yansıyan arbede görüntülerine ilişkin de aktarımda bulunan işçi, “Aşağıdaki arbede sonrası yaklaşık 35 işçi işten atıldı. İşçilerin iddiasına göre kemer takma değil çıkarma sırasında arbede yaşandı” dedi.

PATRONLAR SİYASAL İKTİDARDAN BÜYÜK BİR GÜÇ ALIYOR”

Birgün’den Fevzi Efe Sekitmez’e konuşan DİSK/Limter-İş Sendikası Genel Başkanı Kanber Saygılı ise, “Yaşanan olay aslında sık sık karşı karşıya geldiğimiz bir olay. İşçi eğer kaza geçirmişse bir çarpma yaşanmışsa en yenisinden demir ayakkabılar ve baretler giydirilemeye çalışılması daha önce de gerçekleşti. Biz sendika olarak buna karşı mücadelemizi sürdürüyoruz. Yalova Altınova Tersane bölgesinde yaşanan bu olaylar 2000’li yıllarda Tuzla Tersanesi’nde yaşanan olaylarla çok benzerlik gösteriyor. Patronlar çok pervasız ve siyasal iktidardan çok büyük bir güç alıyorlar. Hayatını kaybeden işçimiz sendikalı değildi bu durum sendikalaşama ve örgütlenmenin önemini acı bir şekilde de olsa gösterebiliyor” dedi.

“ÇIKARILAN İŞÇİLERE ULAŞILAMIYOR”

Tersane çalışanı Hakkı Demiral da, “Olay gününde işçi arkadaşlarla görüştüm; kimisi ‘Uygunsuz kemer verilmiş, halata takılı kancası yoktu’ kimisi ise ‘Emniyet kemeri yokmuş’ diyor. Durumu gören ve müdahale etmek isteyen işçilerle iş güvenliği uzmanları arasında çıkan arbedede kim varsa işten çıkartmışlar. İşten çıkartılan işçilere ulaşılamıyor şuanda. Patronun tehdidine maruz kalmış olabilirler diye düşünüyorum. Emniyet kemeri ister takılı olsun ister takılmasın sorun aslında daha büyük. Orada bir kaza yaşanmışken işçiye müdahale etmek yerine işveren kafasıyla şirketi kurtarmaya yönelik bir davranış gerçekleşiyor. İlkyardım yapılsa veya bir sağlık ekibi çağrılsa belki de Yasin arkadaşımız kurtulabilirdi” ifadelerini kullandı.

Demiral şunları söyledi: “İşe girerken birçok belgenin altına imza atılıyor. Bu belgeler iş güvenliğiyle ilgili eğitim ve güvenlik donanımları konularını içeriyor fakat sadece prosedür icabı yapılıyor. Ne eğitim durumu ne donanım durumu takip ediliyor. Can alıcı sermaye güçleri sadece paralarının devamlılığını umursuyorlar.”