Türkiye'de yeni çözüm süreci ve PKK'nın silahsızlanma tartışmaları sürerken, sürecin kilit ismi Abdullah Öcalan'ın tutuklu bulunduğu İmralı Cezaevi'nden dikkat çeken haberler geldi.
Uluslararası haber ajansı Reuters'ın servis ettiği habere göre; 2019 yılından bu yana ilk kez müvekkiliyle görüşme izni alan avukatlarından İbrahim Bilmez, 26 yıldır cezaevinde bulunan Öcalan'ın tecrit koşullarında gözle görülür bir yumuşama olduğunu açıkladı.
Sohbet Hakkı ve TV İzni Geldi
Avukat Bilmez, cezaevi yönetiminin ve görevlilerin tutumunun eskiye oranla "daha saygılı" hale geldiğini belirtti. Bilmez, İmralı'daki yeni düzeni şu maddelerle özetledi:
-
Sohbet Hakkı: Öcalan artık tecrit altında tutulmuyor; cezaevinde bulunan diğer PKK bağlantılı mahkumlarla etkileşime geçebiliyor ve görüşebiliyor.
-
Televizyon İzni: Kitap okuma hakkının yanı sıra, bazı televizyon kanallarını izlemesine izin veriliyor.
-
İnternet Yasağı: Koşullardaki iyileştirmelere rağmen internet erişimine izin verilmiyor.
"Azmi ve İradesi Değişmemiş"
Görüşme sonrası izlenimlerini aktaran Bilmez, Öcalan'ın sağlık ve moral durumunun yerinde olduğunu vurguladı. Bilmez, "Azmi ve iradesi değişmeden duruyor. Hiçbir şey eksilmemiş. Kürt sorununun demokratik çözümü için çabalamaya devam ediyor" ifadelerini kullandı.
Reuters'tan Çarpıcı İddia: "Ben Kurdum, Ben Bitiriyorum"
Haberde, sürecin arka planına dair önemli bir detay da yer aldı. Reuters, ulaştığı görüşme dökümlerine dayandırdığı iddiasında, Öcalan'ın örgüt üzerindeki otoritesini kullanarak silahsızlanma sürecini bizzat yönettiğini belirtti. İddiaya göre Öcalan, PKK'nın mayıs ayında aldığı "silah bırakma ve fesih" kararıyla ilgili olarak "Ben kurdum, ben bitiriyorum" ifadesini kullandı.