HABER: FATOŞ ERDOĞAN

“Umut Direnişimizde, Mücadelemizde, Bizde” pankartının açıldığı basın açıklamasını Halkevleri GYK Üyesi Hasan Pulat okudu. Yılın bu son gününde Halkevleri olarak yine meydanlarda olduklarını söyleyen Pulat, “Her gün yeni bir zam haberine uyandık, her gün cebimizdeki para değersizleşti. Bizler her yeni gün daha fazla yoksullaşırken patronlar, şirketler daha da zenginleşti. AKP bizden çaldı patronlara verdi” dedi. 

Sermayenin son 6 yılda milli gelirden aldığı payın hızla attığını söyleyen Pulat, sermayenin payı yüzde 55’i bulurken, emeğin payı ise hızla azalarak yüzde 40’tan yüzde 26’ya düştüğünü vurguladı.

“İKTİDAR VE DİYANET EL ELE KADIN DÜŞMANLIĞINI BÜYÜTÜYOR”

Sarayın sadece bir günlük harcamasının 10 milyon TL olduğunu dile getiren Pulat, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bölgemizi savaş cehennemine çeviren emperyalist politikalara yedeklenmenin maliyeti sadece devasa askeri harcamalar değildir. Aynı zamanda sokaklarımızda, meydanlarımızda patlayan bombalarla, evlere ateş düşüren asker cenazeleri ile de bedelini halklar ödüyor. Artık açıkça ortadadır ki savaş politikalarının asıl amacı milli güvenlik değil, tek adam rejiminin güvenliğidir.

Diyanete ayrılan bütçe ise kadınların güçlenmesi için ayrılan bütçenin 128 katına ulaştı. Her gün bir kadının hayatını kaybetmesi ile güne uyanırken, cezasızlık her geçen gün artarken kadınları koruyan yasaları arttırmak yerine gerici tarikatların talebi ile İstanbul Sözleşmesi kaldırılıyor, 6284 uygulanmıyor. Bunlar da yetmez gibi Anayasa Değişikliği teklifi aileyi güçlendirme yalanı ile kadınların ve LGBTİ+’ların yaşamı tehdit altına alınırken, laikliğe karşı din devleti uygulamaları da anayasaya da sorulmaya çalışılıyor. Diyanet kadınların 90 km’den fazla tek başına gitmesini sakıncalı bulurken çocuk yaşta evliliği savunmaya da devam ediyor. Diyanete harcanan bütçe ile her bir ilçeye sığınma evi ve çocuklara ücretsiz kreş açılabilirken, bunlar yerine iktidar ve diyanet el ele kadın düşmanlığını büyütmeye devam ediyor.”

photo_5873040922135083455_y

“HAKSIZLIKLARA KARŞI DİRENENLER MÜCADELEYE DEVAM EDİYOR”

Tüm baskılara, yasaklamalara rağmen direnenler de olduğuna dikkat çeken Pulat, şu ifadeleri kullandı:

“Direnerek faşizmin, gericiliğin birçok planını bozanlar da var. Mücadele ederek adaletsizlikleri, haksızlıkları, yağmayı engelleyenler de var. Halkın hakları için, doğanın, suların, ormanların, meydanların korunması için, işçi cinayetlerinin, kadın cinayetlerinin durdurulması için direnenler polis copu ile hapis cezaları ile bastırılmaya çalışılsa da; ülkenin dört bir yanında hak ve yaşam savunucuları su başlarında, zeytinliklerde, tarlalarda, kent meydanlarında direniyor ve yağma projelerini durduruyor. Faşizmin karşısında her zaman direnenler vardı ve var olmaya da devam ediyor.

Buradan Mücella Yapıcı, Selçuk Kozağaçlı, Şebnem Korur Fincancı, Adnan Selçuk Mızraklı şahsında hapse atılan tüm hak ve yaşam savunucularını selamlıyoruz. Yeni yıl da laiklik, eşitlik, halkların kardeşliğini, insanca yaşam isteyenlerin direndiği ve başardığı bir yıl olacak. Biz de Halkevleri olarak çağrı yapıyoruz, umut biziz, yeni bir ülke birlikte mücadelemizle mümkün. Gelin hep birlikte faşizme, yoksullaştırma ve savaş politikalarına karşı mücadele edelim. 2023’e ve sonraki yıllara dair umutluyuz. Biliyoruz, inanıyoruz, direniyoruz, kazanıyoruz. Halkın mutluluk ve gönenç içinde yaşadığı, kadınların eşit ve özgür olduğu, doğanın korunduğu, barışın sağlandığı, laik, demokratik, insanların sömürülmediği bir ülke kuracağız.”