Haklarında tutuklama istenen beş öğrenciden ikisi 2911 sayılı kanundan adli kontrol şartıyla, diğer üç öğrenci ise ‘mala zarar’ suçlamasından sulh ceza hâkimliğince serbest bırakıldı.
"Palalı Saldırganları Koruyanlarla Hrant Dink'in Katilini Sıvazlayanlar Aynıdır"
Ankara Adliyesi önünden Kızılay’a yürüyen öğrenciler, yaşadıkları sürece ilişkin yaptıkları açıklamada, olayın tesadüf olmadığını ve devletin tavrının geçmişteki olaylarla benzerlik gösterdiğini savundu:
"Dün Madımak katliamı yapılırken göz yumanlarla, Hrant Dink'in katilinin sırtını sıvazlayanlarla, bugün Hacettepe'de ellerini kollarını sallayarak öğrencilere palalarla saldıran... faşist çeteleri koruyanlar aynıdır."
Öğrenciler, "Hacettepe Ülkücü Teşkilatı"nın törenini protesto etmek için toplandıklarını, ancak yüzlerce polis ve özel güvenliğe rağmen eli kanlı çete üyelerinin okula palalarla girmesine göz yumulduğunu iddia etti.
Kampüste Güvenlik İddiaları ve Gözaltı Şoku
Öğle saatlerinde faşist çete üyelerinin kendilerini teşhir eden öğrencilere soda şişesi, cam parçaları ve sandalye fırlattığını anlatan öğrenciler, yüzleri maskeli ve ellerinde palalı saldırganlar varken barikat kuranların olayı sadece izlediğini söyledi.
"Bir arkadaşımızın kafasını palayla yaran faşist özel güvenlik tarafından adeta sırtı sıvazlanarak gözaltına alınırken arkadaşlarımız polisler tarafınca işkenceyle gözaltına alındı."
Öğrenciler, sermaye devletinin bu saldırılarla kendilerini yıldırmaya çalıştığını belirterek, "Bu karanlığa teslim olmamak için mücadeleyi büyüteceğiz" çağrısıyla tüm sıra arkadaşlarını faşizme karşı omuz omuza olmaya davet etti.