CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer, beraberindeki parti heyetiyle birlikte Kocaeli'nin Dilovası ilçesinde 6 kişinin hayatını kaybettiği iş yeri yangınıyla ilgili açıklama yaptı. Taşcıer, şunları söyledi:

"6 emekçi kadına mezar olan işte bu arkamızda gördüğünüz binanın hemen önündeyiz. Yan tarafında İŞKUR binası var. Karşısında ise bugüne kadar defalarca şikayet edilmiş başka bir işletme bulunuyor. Maalesef, yaşadığımız bu kaçıncı acı; liyakatsızlığın, beceriksizliğin, denetimsizliğin ve görmezden gelmenin bedelini hep emekçiler ödüyor.

Yarın Çalışma Bakanı Meclis'te olacak ve konuşmasına önce Dilovası'nda hayatını kaybeden 6 emekçiye başsağlığı dileyerek başlayacak. Ardından iş güvenliği ile ilgili hangi önlemleri aldıklarını, emekçileri nasıl koruduklarını ve emekçileri nasıl huzur içinde yaşattıkları yalanlarını anlatmaya devam edecek.

"Görevi boyunca 16 Soma faciasına sebep olan bakanın hiç mi suçu yok?"

Oysa gerçek burada. Çalışma Bakanı'nın görev süresi boyunca tam 4 bin 236 iş cinayeti işlendi; bu, 16 Soma faciası demek. Bugün burada sadece il müdürlerinin alınması yetmez. Bu ölümlerin sebebi yalnızca denetim yapmayanlar mı? Görevi boyunca 16 Soma faciasına sebep olan bakanın hiç mi suçu yok? 18 yaşın altında çalışmak zorunda bırakılan gençlerin, ekonomik krize sebep olan bu iktidarın hiç mi suçu yok? 65 yaşından sonra çalışmak zorunda kalan ve verdikleri üç kuruş emekli maaşıyla geçinemeyen emekliyi bu hâle sokan iktidarın hiç mi suçu yok? Ve en önemlisi, 'Fırat'ta bir koyun kaybolsa sorumlusu benim' diyen, 'ben ekonomistim' diyen AK Parti Genel Başkanı'nın hiç mi suçu yok? Bu nedenle bugün burada sadece bürokratların soruşturulması yetmez. Bakanın derhal istifa etmesi gerekir. Bizler de daha fazla bu acıların yaşanmaması için farkındalık yaratılmasını istiyoruz.

Bakın, Kartalkaya faciası yaşandığında dediler ki: 'Yeterli müfettişimiz yok. Eğer ihbar edilmiş olsaydı denetlemeyi yapar ve gerekli önlemleri alırdık.' Bu işletmeyle ilgili birçok kez CİMER’e şikayet yapılmasına rağmen neden gerekli denetimler yapılmadı? Kimleri korudunuz? Kimlerin kardeşleri ve yakınları koruma kalkanı altına alındı? Bunların her birinin cevabı verilmediği sürece ne 6 yaşamını yitiren emekçinin kanı yerde soğur ne de bundan sonra yaşanacak başka cinayetlerin önüne geçilebilir.

Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu sürecin takipçisi olacağız. Başka acılar yaşanmaması için bir kez daha çağrıda bulunuyoruz: Hemen karşısında bulunan işletmeyle ilgili örgütümüz, muhtarlar ve çevre halkı defalarca şikayette bulunmasına rağmen hâlâ o işletme faaliyette. Neyi bekliyorsunuz? Daha kaç canın ölmesi gerekiyor ki önlem alıp sorumluluk hissedeceksiniz?"