Yaşadığı sağlık sorunu nedeniyle dünkü ve bugünkü programlarını iptal eden Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Mersin'deki Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde bugün düzenlenen ‘İlk Nükleer Yakıt Getirme Töreni’ne canlı bağlantı ile katıldı. Canlı bağlantı sırasında Erdoğan’a, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve DSP Genel Başkanı Önder Aksakal eşlik etti. Erdoğan, törende şunları söyledi:

“ARTIK AKKUYU, BİR NÜKLEER TESİS HÜVİYETİNİ KAZANMIŞTIR: Bugün, Türkiye’yi nükleer güç sahibi ülkeler arasına sokacak büyük bir hamlenin sevincini paylaşmak üzere bir aradayız. Bu törenle aynı zamanda milletimize olan bir sözümüzü daha gerçekleştirmiş oluyoruz. Hava ve deniz yoluyla gelen nükleer yakıtların teslimi ile birlikte artık Akkuyu, bir nükleer tesis hüviyetini kazanmıştır. Böylece ülkemiz, 60 senelik bir gecikmenin ardından da olsa dünyada nükleer güç sahibi ülkeler ligine yükselmiştir.

AVRUPA KOMİSYONU, NÜKLEER ENERJİYİ YEŞİL ENERJİ KABUL ETTİ: Dünyada 422 nükleer reaktör faal halde olup, 57’sinin de yapımı devam ediyor. AB, elektriğinin yüzde 55’ini nükleerden elde ediyor. Geçtiğimiz yıl Avrupa Komisyonu, nükleer enerjiyi yeşil enerji kabul ederek bu konudaki tereddütleri gidermiştir. Biz de Akkuyu ile ülkemizi bu gelişmelerin bir parçası haline getirdik.

AKKUYU, MİLLİ BÜTÇEMİZE YÜK GETİRMEYEN BİR FİNANSMAN MODELİ İLE HAYATA GEÇİRİLMİŞTİR: Akkuyu’da, her biri 1200 mw güce sahip dört reaktörlü bir nükleer güç santrali inşa ediyoruz. Türkiye’nin pek çok önemli projesi gibi Akkuyu da milli bütçemize yük getirmeyen bir finansman modeli ile hayata geçirilmiştir. Akkuyu, Rusya ile aramızdaki en büyük ortak yatırımdır.

SANTRALİN TÜM ÜNİTELERİ, PEYDERPEY 2028’E KADAR HİZMETE GİRECEKTİR: Yatırım bedeli 20 milyar dolar olan bu proje, Rosatom tarafından tasarlanmış ve inşa edilmiştir. Bakım, işletme ve nükleer santraller için büyük önem taşıyan işletmeden çıkarma işlemlerinin sorumluluğu da yükleniciye aittir. Santralin tüm üniteleri, peyderpey 2028’e kadar hizmete girecektir. Ülkemizin elektrik tüketiminin yüzde 10’u, tek başına bu santral tarafından sağlanacaktır. Tam kapasite devreye girdiğinde, yılda yaklaşık 35 milyar kw/saat elektrik üretilecek. Doğal gaz ithalatımızın düşmesine yıllık 1,5 milyar dolar katkısı olacak bu proje, milli gelirimizin artışına da olumlu yönde etki yapacaktır. Buradaki birikim ve tecrübe bizi, ileride nükleer alanında daha farklı yerlere de taşıyacaktır.

İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ NÜKLEER SANTRALLERİMİZ İÇİN DE İNŞALLAH EN KISA SÜREDE HAREKETE GEÇECEĞİZ: Bu santrali planlarken ve hayata geçirirken önceliklerimizin başında güvenlik gelmiştir. Santralimizin 6 Şubat depremlerinden etkilenmemesi, mühendislerimizin ve işçilerimizin işlerini ne kadar titizlikle icra ettiklerini gösteriyor. Farklı bölgelerimizde inşa etmeyi planladığımız ikinci ve üçüncü nükleer santrallerimiz için de inşallah en kısa sürede harekete geçeceğiz. Santralimizin üretime başlaması sevincinde, bu sefer yüz yüze buluşmak üzere sizlere sevgilerimi saygılarımı sunuyorum.”

Putin ise şöyle konuştu:

“EN BÜYÜK ORTAK PROJE: Türk-Rus tarihinin en büyük ortak projelerinden biri olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin inşasında bu denli önemli bir aşamaya gelinmesi vesilesi ile tebrik ediyorum. Bu, pilot bir projedir. Karşılıklı yarara dayalı, ekonomik çıkar teşkil eden bir projedir. İki ülke arasındaki çok yönlü partnerliğimizi de pekiştiriyor. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile az önce yaptığımız telefon görüşmesinde bu hususları etraflıca ele aldık. Tabii ki barışçıl nükleer enerji alanındaki iş birliğimizin dışında, ikili ilişkileri tüm yönleri ile tüm kilit konuları ile ele aldık.

TİCARET ALANINDAKİ İLİŞKİLERİMİZİ DAHA DA GELİŞTİRMEYE KARAR VERDİK: Sonuç olarak, bir takım kritik önem taşıyan anlaşma sağlandı. Detayına inmeyeceğim çok fazla. En önemlisi; ekonomi, ticaret alanındaki ilişkilerimizi daha da geliştirmeye karar verdik. İkili ticaret hacmimizi artıracağız. 2022 yılında 62 milyar doların üzerine çıktı. Ayrıca karşılıklı yatırımlarımızı artıracağız. Ve iki ülkenin pazarını daha faal olmaya teşvik edeceğiz.

TÜRKİYE, ARTIK NÜKLEER ENERJİ SAHİBİ BİR ÜLKE OLACAK: Rusya, Türkiye’nin enerji kaynaklarına olan ihtiyacını karşılamaya devam edecek. Özellikle doğal gaz konusunda teşviklerini esirgemeyecek. Doğal gaz, bugün çok pahalı bir ürün. Pazar fiyatı da artacak. Ama Türkiye, artık nükleer enerji sahibi bir ülke olacak. Nükleer enerji, dünyanın en ucuz enerjilerinden bir tanesi. Böyle bir avantaj sağlıyor Türkiye. Gazımızın üçüncü ülkeler sevki konusunda iş birliğini güçlendirmeye karar verdik. Türkiye’de bir gaz merkezi kurulacak biliyorsunuz. Ve talebi olan yabancı tüketicilerimize piyasa fiyatlarından satacağız.

Sayın Cumhurbaşkanı ile tarım ürünlerimizin ihracatını karşılıklı olarak artırmaya, uluslararası gıda güvenliği konusundaki koordinasyonumuzu artırmaya karar verdik. Sayın Erdoğan’ın fakir ülkelere un sevk etmek gibi bir teklifi var. Bu un, Rus tarafınca ihraç edilen tahıllardan Türk fabrikaları tarafından üretilecek.  Her iki taraf, ileride turist alışverişinin artırılması gerektiğinden yana olduğunu kaydetti. Türk tatil beldeleri vatandaşlarımız arasında büyük rağbet görüyor. Geçen sene Türkiye’ye 5 milyonun üzerinde Rus vatandaşı geldi. Elbette bunun için olumlu zemin oluşturmak adına biz, uçak seferlerimizin sayısının artırılmasına karar verdik.

EN KISA ZAMANDA TÜRKİYE’YE RUS ALTYAPI MALZEMELERİNİ SEVK ETMEYE HAZIRIZ: Türkiye korkunç bir deprem yaşadı. Türkiye hükümetine ne denli zor görevlerin düştüğünü de çok iyi anlıyoruz. Burada da gerekli desteği sağlamaya hazırız. En kısa zamanda Türkiye’ye Rus altyapı malzemelerini sevk etmeye hazırız. İnşaat sektörü, Türkiye’de gelişmiş bir sektör. Rusya, Türkiye’ye yardım ekipleri ve tıbbi malzeme gönderen, neredeyse ilk ülkelerden biri oldu. Çok hasar gören bölgelerde sahra hastanesi kurduk. Orada 13 binden fazla Türk vatandaşı tedavi gördü. Bütün bu yardımlarımızı gönülden yapıyoruz.

TÜRKİYE’DE YENİ, YÜKSEK TEKNOLOJİLERLE DONANMIŞ, YERLİ VE MİLLİ BİR NÜKLEER SEKTÖR OLUŞUYOR: Türkiye, artık sanayi ve teknolojik açıdan gelişmiş olan ülkeler kulübüne giriyor. Kendi yerli ve milli nükleer sektörü olacak. 2023 senesinde bunu başardınız. Bunu el ele başardık. Rosatom, Mersin şehrinin civarlarında santralin inşaatına 5 sene önce başladı. Kişisel takibimizi hiçbir zaman esirgemiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın kişisel çabaları olmadan bu başarı mümkün olamazdı. Rus ve Türk enerji uzmanları, mühendisleri azimle ve ahenkle çalışıyorlar. Kuruluş, planlı bir şekilde devam ediyor. Dünyanın en büyük nükleer güç santralini kurmaktayız. Çok seviyeli bir güvenlik sistemimiz var. Türkiye, enerji ihtiyaçlarının yüzde 10’unu karşılayacaktır. Her şeyden önemli olan da şu husustur; çevre dostu bir proje olacak. Karbondioksit salmayacak. Türkiye’de yeni, yüksek teknolojilerle donanmış, yerli ve milli bir nükleer sektör oluşuyor. Önünüze büyük hedefler koymayı biliyorsunuz ve bu hedeflere doğru emin adımlarla ilerliyorsunuz.”