Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, üretici köylülerin bu yıl da mağdur edilmek istenmesinin göstergesinin gübre ve mazot desteğinin yetersizliği olduğunu belirterek, “Üreticiler için yetersiz ancak yasal hakkı olan tarımda GSMH’ın yüzde 1 koşulunun bile uygulanmadığını görüyoruz. Parti olarak yüzde 1 desteğin hem artırılmasını hem de yalnızca üretici köylülere verilmesi gerektiğini vurguluyoruz. Ancak tarım ve gıda şirketlerinin çıkarını koruyan iktidar, desteği daha çok tarım ve gıda şirketlerine sağlamaktadır. Bu yaklaşım ve uygulamanın değiştirilmesi için yapılacak seçimi de iyi değerlendirmek zorundayız” dedi.

Yapılan desteğin yetersizliğini örnek vererek açıklayan Yalçın, “Bir üreticimizin verdiği bilgiyi örnek olarak verelim. 2,7 dönüm arazisi olan üreticinin hesabına 198TL yatırılmış. 1 dönüme 50kg azotlu gübre vermek gerekiyor. Azotlu gübrenin kilogramı 7,5TL.  Üretci,2,7 dönüm fındık bahçesine 130 kg gübre atması gerekirken destekle ancak yaklaşık 25 kg gübre atabiliyor. Yani üreticinin gereksinimin 1/6’sı karşılanıyor. Bu mu üreticilere tarım desteği? Bu üreticilerle alay etmektir. Tarım ve gıda şirketlerini desteklemektir. Ayrıca üretici köylüyü bankalara, tefecilere borçlanmak zorunda bırakmaktır” dedi.

“DESTEK AMACI İÇİN KULLANILMALI”

Destek ödemesinin yalnızca gübre ve mazot için kullanılmasının doğru olduğunu belirten Yalçın, “Tarımda destek amacında kullanılmalı. Gübre ve mazot desteği de aynı gereksinim için kullanılmalı. Ancak üretici köylünün aldığı desteği başka alanda kullanma zorunda kalışı da sorgulanmalı. Bunun sorumlusu, yetersiz destek uygulamasının sahibi iktidardır. Sadaka biçimindeki desteğin sonucu böyle oluyor. Verdiğimiz örnekten de anlaşılacağı gibi 2,7 dönümlük araziye 25 kg gübreyi atsan da bir yararı olmaz. Üretici yararı olmayan gübreyi neden kullansın? O zaman tek çözüm yolu kalıyor ki, üreticiye yeterli gübre ve mazot desteği sağlamaktır. Yetmez tohum, pazarlama; fiyat desteği de olmalıdır” dedi.

Yalçın çözümün iktidar sorunu olduğunu vurgulayarak, “Seçim önemli. Önümüzdeki seçimi üretici köylü tarım desteği üzerinden de değerlendirmeli ancak hak talebini seçimle sınırlamalı. Emek Partisi olarak mücadeleyi süreklileştirerek büyütmenin önemini vurguluyoruz. Asıl çözümün demokratik halk iktidarı olduğunu özellikle vurgulamak istiyoruz. Bu yöndeki mücadele üretici köylülerin haklarını almalarını sağlayacaktır” dedi.