Ankara'da, sendikalar, dernekler ve gençlik örgütleri bugün, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için Atatürk Kültür Merkezi (AKM) önünde bir araya geldi. Emek örgütleri, AKM'de başlayan yürüyüş, Tandoğan Meydanı’nda son buldu. 2021 TÜM Emekliler Sendikası üyesi bir emekli yurttaş, yaşadığı ekonomik sıkıntıyı; “Bu Türk’tür bu Kürt’tür ayrımcılığı yapılıyor. Türkiye Cumhuriyeti bayrağı altında birlikte. Birisi kuru ekmeği çöpten buluyor. Kimisi balla kaymakla yaşıyor. Bu vicdan mı? Eline vicdana koyup, işçiye hakkını vermesi lazım” diye anlattı. DİSK Genel İş Ankara 2 nolu Şube Başkanı Turhan Tevhikoğlu ise “Örgütlenmedeki engelleri kaldırılması, sendika hak ve özgürlüklere daha çok yer verilmesini istiyoruz. Onun için de 14 Mayıs’ta bu düzeni değiştireceğiz hep beraber. Birleşe birleşe kazanacağız” dedi.

Ankara'da sendikalar, dernekler ve gençlik örgütleri, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları dolayısıyla bugün AKM önünde bir araya geldi. Emek örgütleri ve sendikalar AKM önünden saat 12.00'de Tandoğan Meydanı'na doğru yürüyüşe geçti.

“ÖRGÜTLÜ MÜCADELE İLE BÜTÜN SORUNLAR AŞILACAKTIR”

Eğitim-Sen 4 No’lu Şube Başkanı Ahmet Canan, ANKA Haber Ajansı’na eğitimde yaşanan sorunlara ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

“Eğitim emekçileri olarak, içinde bulunduğumuz koşullarda taşınılamaz sorunlar yaşıyoruz. Gerek ücret olarak gerek eğitimin kendi sorunları olarak antidemokratik, ırkçı, gerici, şoven bir içeriğe sahip olan müfredat sorunlarından tutun da öğretmenler arasındaki eşitlik ilkesine, eşit işe eşit ücret ilkesine aykırı olan birçok farklılıklara ilişkin devasa sorunlarımız var. Bu taleplerimiz ile beraber 1 Mayıs’a katılıyoruz. Bunları almakta da ısrarcı olacağız ve mutlaka alacağız. Bunun için de kesinlikle geri adım atmayacağız.

Hangi koşullar sağlanırsa sağlansın, bütün zorlukları, bütün engellemeleri aşacağız. İnsanca bir yaşamı, demokratik bir eğitimi mutlaka gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Tüm dünya işçi ve emekçiler günü kutlu olsun. Sadece bizde değil, bütün dünyada yaşanan sorunlar var. Örgütlü mücadele ile bütün sorunlar aşılacaktır. Özellikle ülkemiz özelinde de seçimler bir fırsattır, bu fırsatı tüm işçi ve emekçilerin kendi lehlerindeki siyasi anlayışlara yönelerek iyi değerlendirmeleri gerekir. Bu tarihi bir fırsattır. Ülkemizdeki tek adam rejimine karşı, tek adam diktatörlüğüne karşı bunun iyi bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.”

“14 MAYIS’TA BU DÜZENİ DEĞİŞTİRECEĞİZ HEP BERABER”

DİSK Genel İş Ankara 2 No’lu Şube Başkanı Turhan Tevhikoğlu ise şu açıklamayı yaptı:

“1 Mayıs, işçilerin mücadele ve dayanışma günüdür. Yıllardır işçiler, bu iktidar döneminde daha çok yoksullaştılar, daha çok hakaretlere uğradı. Neredeyse asgari ücretle kimse çalışmazken şimdi asgari ücret geçim ücreti oldu. Çok kötü şartlarda çalışıyorlar, işçilerin sendika hakkı, grev hakkı, mücadele hakkı, daha iyi şartlarda insan onuruna yakışır bir ücret alması konumuz. Örgütlenmedeki engelleri kaldırılması, sendika hak ve özgürlüklere daha çok yer verilmesini istiyoruz. Onun için de 14 Mayıs’ta bu düzeni değiştireceğiz hep beraber. Birleşe birleşe kazanacağız.”  

“BİRİSİ KURU EKMEĞİ ÇÖPTEN BULUYOR. KİMİSİ BALLA KAYMAKLA YAŞIYOR”

2021 TÜM Emekliler Sendikası üyesi bir emekli yurttaş ise, Tandoğan Meydanı’nda yaşadığı ekonomik sorunları şöyle anlattı:

“Emeklilere zam istiyorum. Gerçekten geçinemiyor, zor durumda. Bizi AKP’li milletvekilleri hemen reddediyor. O yanlış yapılıyor. Emeklilere biraz hak versinler, geçinmek için bize yardımcı olsunlar. Hakkımızı versin.

Emekli yetiştiremiyor, bakkala gidiyor bir şey alamıyor. Kasaba gidiyor bir şey alamıyor, manava gidiyor bir şey alamıyor. Bir şey alıyoruz 200 lira veriyoruz ama file boş geliyor. Bir peynir bir yumurta ile geri dönüyoruz. Elini vicdana koysun, kendisi rahat rahat geçiniyor. Bizim de öyle geçinme hakkımız var. Büyün herkese, emeklilere sahip çıksınlar. Biz bu Türkiye Cumhuriyet’i vatandaşı değil miyiz? Biz burada askerlik yaptık. Biz burada vergi veriyoruz. Bizim birliğimizi, beraberliğimiz bozulmasın. Amacımız budur. Ayrımcılık yapılıyor, bu Türk’tür bu Kürt’tür ayrımcılığı yapılıyor. Türkiye Cumhuriyeti bayrağı altında birlikte. Birisi kuru ekmeği çöpten buluyor. Kimisi balla kaymakla yaşıyor. Bu vicdan mı? Eline vicdana koyup, işçiye hakkını vermesi lazım.”

“15 GÜNLÜK SÜRENİN KALDIĞI SİYASİ SÜREÇTE KADINLARIN SEÇİLEBİLİR YERLERDE ÇOK AZ OLMASINDAN ÜZÜNTÜ DUYUYORUZ”

29 Ekim Kadınları Derneği Başkanı Şenal Sarıhan ise ANKA Haber Ajansı’na şöyle konuştu:

“Öncelikle bütün halkımızın 1 Mayıs’ını kutluyorum. Bu hepimiz için emeğin bayramı. Bunu bir bayram olarak kutluyor olmaktan büyük bir onu duyuyoruz. Yıllarca verilmiş olan işçilerinin emeğinin karşılığı olarak 1 Mayıs bayrama dönüşmüş durumda. Biz burada, özellikle kadınlar olarak 1 Mayıs’ın değerini çok daha fazla dönüyoruz. Çünkü, dünyanın yarısını oluşturan kadınlar, emeğinde yarısını hatta fazlasını oluşturuyorlar. Evde, işte, sokakta, derneklerde, siyasette eşit olarak ses çıkarmaya çalışıyorlar. Ama sömürü sürüyor. Özellikle bu, 15 günlük sürenin kaldığı siyasi süreçte kadınların seçilebilir yerlerde çok az olmasından üzüntü duyuyoruz. Çünkü kadının, ekmeğinin hakkını savunabilecek olanlar esas olarak kadınlar. Bu sebeple kadınların kendi tırnakları ile kazandığı mevzileri birilerinin engellememesi gerekiyor. Siyaset kurumunun, kadın emeğine değer vermesi gerekiyor. Kadınların değerlenebileceği günleri umut ederek tekrar 1 Mayıs’ı kutluyorum.”    

“MİLLET İTTİFAKI OLARAK 14 MAYIS’TAN SONRA BU KÖLELİK DÜZENİNİN SON BULACAĞI TÜRKİYE’Yİ HEP BİRLİKTE YARATACAĞIZ”

CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer ise şunları söyledi:

“Sizin de 1 Mayıs’ınız kutlu olsun. Gerçekten bu ülkede emekçinin hakkını aldığı, kölelik düzeninin son bulduğu ve herkesin bu ülkenin zenginliğinden, adil bir şekilde payını alacağı bir Türkiye’ye 14 Mayıs’tan sonra hep birlikte yaratacağız. Bu ülkede az önce de dediğiniz gibi kadınlar emeklerinin karşılığını alamıyorlar. Emekçiler, emeklerinin karşılığını alamıyorlar. Bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak Millet İttifakı olarak 14 Mayıs’tan sonra bu kölelik düzeninin son bulacağı, bu ülkenin zenginliğinden herkesin adil bölüşeceği bir Türkiye’yi hep birlikte yaratacağız ve kazanan 85 milyon olacak.”