Haber: Fatoş Erdoğan

TTB ve İTO; TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp hakkındaki asılsız ve delilsiz davanın sonlandırılması talebiyle İstanbul Tabip Odası'nda basın toplantısı düzenledi. Basın açıklamasına TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, İTO Genel sekreteri Prof.Dr Osman Küçükosmanoğlu, TTB Yüksek Onur kurulu üyesi Prof.Dr Tamer Gören, TTB eski başkanı Prof.Dr Raşit Tükel katıldı. Açıklamada "Dr. Şeyhmus Gökalp hakkındaki asılsız ve delilsiz suçlamanın sonlandırılmasını talep ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.

"HUKUK NORMLARINA UYARLIK GÖSTERMEYEN ŞEKİLDE TUTUKLANMIŞTI"

TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi Prof.Dr Tamer Gören tarafından okunan basın açıklaması şöyle:

"2014-2018 döneminde Merkez Konseyi Üyesi olan ve sonrasında Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yüksek Onur Kurulu üyeliğine seçilen Dr. Şeyhmus Gökalp, bir soruşturma kapsamında 20 Kasım 2020 tarihinde gözaltına alınmış ve hukuk normlarına uyarlık göstermeyen bir şekilde tutuklanmış, 3 aylık tutukluluk süreci sonunda 10 Şubat 2021 günü Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmasında tahliye edilmişti."

"TUTARSIZLIKLAR BİR KEZ DAHA GÖZLER ÖNÜNE SERİLMİŞTİR"

"Dr. Şeyhmus Gökalp’in yargılamasına iki gerekçe gösterilmiştir. 2016 yılında teslim olan bir itirafçının yalancı tanıklığı 25 Haziran 2021 tarihinde yapılan duruşmada ortaya çıkmış ve tanık eski ifadelerini değiştirmiştir. Bu durumun ifşa olmasıyla birlikte Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi yalancı tanığın çalışma belgelerini de dosyaya koymak için ilgili kuruma yazmıştır. Dr. Şeyhmus Gökalp ve sahte tanığın belirtilen tarihlerde ve herhangi bir yerde birlikte çalışmadıkları anlaşılmıştır. Sahte tanık ifadelerini ‘’ben öyle duymuştum’’ şeklinde mahkeme heyetine SEGBİS uygulamasıyla verdiği ifadeler tutarsızlıkları bir daha gözler önüne sermiştir."

"DR. GÖKALP 3 AYA YAKIN ÖZGÜRLÜĞÜNDEN, MESLEĞİNİ YAPMAKTAN ALIKONULMUŞTU"

"Daha önce de benzerlerini sıkça gördüğümüz ve yargılanması gerektirecek hiçbir suçu, suç unsuru içeren somut eylemi olmamasına, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde bu tür beyanların kanıt değeri taşımadığına ilişkin kararları bulunmasına karşın hukuk dışı bir şekilde soyut iftiralar kanıt sayılarak yargılama konusu yapılmış, istisnai bir durum olması gerekirken Dr. Şeyhmus Gökalp üç aya yakın özgürlüğünden, mesleğini yapmaktan, hastalarından ve sevdiklerinden alıkonulmuştu."

"DR. GÖKALP'IN HAKLI MÜCADELESİNDE YANINDAYIZ"

"TTB’nin en saygın kurullarından birinde görev alan Dr. Şeyhmus Gökalp’ın yargılanması meslek örgütü özerkliğine müdahale ve COVID-19 pandemisinde gerçekleri dile getirdiği için hedef alınan TTB’ye ve son dönemde emek-meslek örgütlerine ardı ardına yapılan saldırıların bir parçası niteliğindedir. Yargının siyasallaştığı, hukukun araçsallaştığı bir dönemde yargılanan Yüksek Onur Kurulu üyemiz Dr. Şeyhmus Gökalp’ın haklı mücadelesinde yanındayız."

"DR. GÖKALP HAKKINDAKİ ASILSIZ VE DELİLSİZ SUÇLAMANIN SONLANDIRILMASINI TALEP EDİYORUZ"

"Suçsuz olduğunu biliyoruz.  Toplumun yaşam ve sağlık hakkına, emek, demokrasi ve hekimlik değerlerinin savunusuna adanmış geçmişine tanığız. Somut hiçbir delile dayanmayan yargılamanın bir an önce son bulmasını, 15 Ekim 2021 Cuma günü saat 10.00’da Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek davada adil bir yargılanmanın gerçekleştirilmesini talep ediyoruz ve yaşamı boyunca mesleğimizin onuruna ve etik ilkelerine bağlı kalarak görev yapan Dr. Şeyhmus Gökalp’ın beraat kararını bekliyoruz. Dr. Şeyhmus Gökalp hakkındaki asılsız ve delilsiz suçlamanın sonlandırılmasını talep ediyoruz." 

FİNCANCI: ""ŞEYHMUS GÖKALP BERAAT ETSİN' DEMEK İÇİN BİR ARAYA GELDİK"

Basın açıklamasında söz alan TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı şu şekilde konuştu:

"Bugün TTB Yüksek Onur Kurulumuz, TTB Etik Kurulumuz ve İTO ile beraber aslında hiç olmaması gereken bir davanın bu son duruşması olsun ve meslektaşımız Yüksek Onur Kurulu üyemiz Şeyhmus Gökalp beraat etsin demek için bir araya geldik. 15 Ekim' de duruşması var sayın Şeyhmus Gökalp'in ancak biliyoruz son dönemde özellikle yargının üstelik de üst mahkemelerin bu tür ifadeleri delil olarak kabul etmemesi son derece açıkken bunları delil olarak ele alıp hatta insanları tutuklamasıyla karşı karşıyayız ve aylarını yıllarını insanlar yargılamalarla geçirmek zorunda kalıyorlar."

"İYİ HEKİMLİK DEĞERLERİNDEN ETİK İLKELERE UYGUN HEKİMLİK DEĞERLERİNDNE YANALAR"

"Bunların hukukun üstünlüğünün ortadan kalktığı, yargının tümüyle bağımlı hale getirilidği koşullarda topluma bir tehdit olarak kullanıldığı da hepimizin malumu. Sevgili Şeyhmus Gökalp'in yanında olduğumuzu bir kez daha anımsatmak istiyoruz. Ayrıca TTB önceki Merkez Konseyi başkanlarından sevgili Selim Ölçer hocamızın da dün itibarıyla açlığa, yokluğa, yoksulluğa karşı oluşturdukarı Sarmaşık Derneği nedeniyle 2 yıl 1 ay hapis cezası kesinleşti erteleme verilmedi ve paraya çevrilmedi. Tabii ki yargı eliyle topluma  tehdit ve insanlığa dair dayanışmayı yürüten yaklaşımları kriminalize etme çabalarını da görmezden gelmemek gerekiyor ve buna karşı da sonuna kadar mücadele edeceğimiz muhakkak. Sevgili Şeyhmus Gökalp de sevgili Selim Ölçer hocamız da iyi hekimlik değerlerinden etik ilkelere uygun hekimlik değerlerinden yana meslektaşlarımızdı ve etik değerlerin cezalandırıldığı bir dönemden geçiyoruz biz bu cezaları kabul etmiyoruz ve aynen iade ediyoruz sahibine."

"SAHTE TANIK VE YALANCI İFADELERLE ÖZGÜRLÜKLERİNDEN MAHRUM BIRAKILIYORLAR"

Basın açıklamasında söz alan TTB eski başkanı Prof.Dr Raşit Tükel ise şu ifadelere yer verdi:

"Şehmuz Gökalp'ın hekimlik değerlerine bağlılığının, emek, demokrasi mücadelesi, emekten yana tavrının bizzat tanığı olduğunu söyledi. Emekten yana olan demokrasi ve yaşamdan yana olan hekimlik değerleriyle toplumsallık hakkını savunan kişilere karşı baskı ve yıldırma politikası güdülüyor bunun yapı taşlarından biri de yargı oluyor. Sahte tanık ve yalancı ifadelerle özgürlüklerinden mahrum bırakılıyor insanlar sevgili arkadaşımız Şeyhmus Gökalp’te bunlardan birisi. TTB'ye karşı, mesleki özerkliğine karşı bir tehdittir bu. Bir an önce bunun son bulmasını beraatinin 15 Ekim'deki duruşmada gerçekleşmesini talep ediyoruz, bekliyoruz."