Depremlerde yaşamını yitiren kişilerin kimkliklendirimesi yapılırken parmak izinin yanı sıra vücut bütünlüğü bozulan cesetlerden doku ve örnek alındığı, DNA incelemesi yapılması gerektiği belirtiliyor. Uzmanlar, deprem bölgesinde Sağlık Bakanlığı ile Adli Tıp Kurumu'nun birlikte hareket ettiğini, üniversitelerin de bu organizasyona dahil edilmesi gerektiğini belirterek "Şu anda gerekli işlemler yapılıyor olabilir ama yarın eksiklikler çıktığında bu entegrasyonun sıkıntılarını da konuşabileceğiz. Deprem süreci bitti değil. Ailelerin hem ceza, hem de tazminat davalarında kimliklendirme çok önemli" dedi.

TEMEL UNSURLARA DİKKAT

Birgün'den Sibel Bahçetetepe'nin haberine göre; Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Halis Dokgöz, kimliklendirmenin çok önemli olduğuna dikkat çekerek "Sonraki süreçlerde hem ceza davaları, hem de tazminat davaları söz konusu olacağı için kişilerin kimlikli bir şekilde gömülmesi gerekiyor" dedi.

Deprem bölgesinde olağanüstü koşulların hakim olduğunu, çok sayıda cenazenin var olduğunu anımsatan Dokgöz şöyle konuştu:

 "Ölümler çok fazla, sıkıntı yaşayabiliriz. Bu noktada da temel yapılması gereken unsunları yerine getirmemiz gerekiyor. Adli Tıp Kurumu ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı adli tıp uzmanları çalışıyor. Üniversitelerin de adli tıp uzmanları derneği aracılığıyla olaya müdahil olmak ve birlikte çalışmak istiyor. Üniversitelerle, adli tıp uzmanları derneği ile entegre bir şekilde yapılanma ihtiyacı var. Şu anda gerekli işlemler yapılıyor olabilir ama yarın eksiklikler çıktığında bu entegrasyonun sıkıntılarını da konuşabileceğiz. Entegrasyon sağlansaydı Maraş, Antakya, Adıyaman'da her gün 30-40 adlı tıp uzmanı, on günlük ya da birer haftalık görevlerle çalışırdı, bu daha sağlıklı olurdu."

ENGELLERİ AŞAMADIK

Adli Tıp Uzmanları Derneği Başkanı Prof. Dr. Ahmet Hilal ise ülkemizde bin kadar adli tıp uzmanı bulunduğunu anımsatarak, özetle şu açıklamaları yaptı: "Göçük altından çıkan kişilerin zaman geçtikçe tanınması zorlaşacak. Ve asıl sorun bu zamanda başlıyor. DNA incelemesi çok önemli. Alınan örneklerin eğer normal soğuk zincirini de saklayamazsanız oradaki DNA'lar bozulacaktır, çalışılamaz hale gelecektir. DNA çalışmasıyla kimliklendirme yapılabilmesi için onlara dikkat etmek lazım. Bunlar yapılıyor mu? Çoğunlukla evet, adli tıp uzmanının olduğu yerlerde bunlar yapılıyor tabii ki."

Üniversitelerin de deprem bölgesindeki çalışmalara entegre edilmesi gerektiğini söyleyen Hilal,“Başvurularımızı YÖK’e de CİMER üzerinden bakanlıklara da yaptık. Adli tıp uzmanlarının yarısı Adli Tıp Kurumu’nda çalışıyor. Diğerleri de daha çok üniversitelerde ve bakanlığa bağlı hastanelerde çalışıyor. Üniversitelerdeki adli tıp uzmanları ve uzmanlık öğrencileri için gönüllüler var. Ama onları pek çok yere gönderemedik. Bazı üniversiteler ‘bakanlıktan bize talep gelsin, öyle izin versin' diyor. Yani bürokratik engellemeleri aşamadık. Bölgede çalışan uzmanların uzun süre aynı işi yapması hem psikolojik bir travma, hem fiziksel olarak çok büyük bir yıkım. Umarız bunları aşarız" dedi.