Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM PARTİ) Iğdır Milletvekili Yılmaz Hun, 15 Mayıs Kürt Dil Bayramı'nın resmi tatil olarak ilan edilmesi amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) kanun teklifi sundu. Teklif, 25/10/1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun'un 2'nci maddesinde değişiklik yapılmasını öngörüyor.

"Kürtçe Yıllarca İnkar ve Yasaklamalara Maruz Kaldı"

Kanun teklifinin gerekçesinde, bir halkın dilinin yalnızca iletişim aracı olmadığı, aynı zamanda hafızası, kültürel kimliği ve varoluş biçimi olduğu vurgulandı. Kürtçenin Türkiye'de milyonlarca yurttaşın anadili olmasına rağmen uzun yıllardır yapısal ve sistematik inkar, dışlama ve yasaklamalara maruz bırakıldığı belirtildi. Bu baskıcı politikaların Kürt halkının diliyle birlikte tarihsel birikimlerini ve kültürel mirasını yok saydığı ifade edildi.

Gerekçede, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana geçen yüzyılda Kürtçenin sistematik olarak baskıya uğradığı, asimilasyon politikalarıyla geriletilmeye çalışıldığı ve anayasal güvencelerden yoksun bırakıldığı kaydedildi. 1980 darbesi sonrası Diyarbakır Cezaevi'nde Kürtçe konuşan mahkumların ağır işkencelere maruz kaldığı ve 1991'de dil yasağı kalkmasına rağmen Kürtçe'nin kamusal alanda kullanımının önünün açılmadığına dikkat çekildi. Özellikle 2016 sonrası OHAL ile birlikte Kürtçe yayın yapan dernek, kültür merkezi ve dil okullarının kapatıldığı, Kürtçe tiyatro oyunlarının yasaklandığı ve belediyelerdeki çok dilli tabelaların kaldırıldığı hatırlatıldı.

"15 Mayıs Kürt Halkının Direnişinin Simgesi"

Kürt halkının tüm baskılara rağmen dilini yaşatmak için direndiği belirtilen gerekçede, 15 Mayıs'ın bu direncin simgesel karşılığı olduğu vurgulandı. 15 Mayıs 1932'de Celadet Ali Bedirxan öncülüğünde yayımlanan Hawar dergisinin Kürtçenin Latin alfabesiyle modern bir yazın diline kavuşmasını sağladığı ve bu nedenle 15 Mayıs'ın 2006 yılından itibaren "Kürt Dil Bayramı" olarak benimsendiği ifade edildi.

"15 Mayıs'ın Resmi Tatil İlanı Eşitlikçi Bir Yaklaşımın Göstergesi Olacak"

Kanun teklifiyle 15 Mayıs'ın Kürt Dil Bayramı olarak tanınmasının yalnızca sembolik bir jest olmayacağı, devletin kendi vatandaşlarına ve onların kültürel varlıklarına yönelik eşitlikçi ve çoğulcu bir yaklaşıma geçişin göstergesi olacağı belirtildi. Bu adımın Türkiye'nin uluslararası yükümlülüklerine uyumlu, demokratik hukuk devleti ilkesini esas alan yeni bir dil politikası anlayışının başlangıcına işaret edeceği ifade edildi.

Teklifin gerekçesinde, bu adımın Kürtçe konuşan yurttaşların on yıllardır talep ettiği bir hakkın teslimi olduğu kadar, farklı kimliklerin, dillerin ve kültürlerin eşit yurttaşlık temelinde bir arada yaşayabileceği bir Türkiye'nin mümkün olduğuna dair güçlü bir umut ve irade olacağı vurgulandı.

Kanun Teklifinin Maddeleri

Sunulan kanun teklifinin 1'inci maddesi, 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun'un 2'nci maddesinin birinci fıkrasına "(E) 15 Mayıs günü, Kürt Dil Bayramı olarak kutlanır." bendinin eklenmesini öngörüyor. Teklifin 2'nci maddesi yürürlük tarihini, 3'üncü maddesi ise yürütme yetkisini düzenliyor.