MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında Halkların Eşitlik ve Demokrasi (DEM) Partisi'ni hedef aldı. Bahçeli, DEM Parti'nin eş Başkanı Tuncer Bakırhan'a 'soysuz' ve partinin bir vekiline de 'Onursuz ve Şerefsiz' dedi.

DEM Parti, X hesabından Bahçeli'ye yanıt verdi. Parti şunları dile getirdi:

"Partimize ve Eş Genel Başkanımıza hakaret eden Devlet Bahçeli'ye cevabımızdır:

* Bu ülkenin başına gelmiş en büyük kötülük siz ve yürüttüğünüz siyasettir.

* Gençlerin ölümünü durdurmak için harekete geçmek yerine, hamaset ile ölümleri kutsayan ve çatışmanın devam etmesini isteyen sizsiniz.

* Çetelerle kol kola girenlerin, sırça köşklerinde yaşayanların gencecik insanların ölümünü izlediği bugünlerde; barışı cesaret ve haysiyetle savunmanın günüdür.

* Telaffuzunu bile kendimize yakıştırmadığımız o hakaretleri misliyle kendisine iade ediyoruz."

BAHÇELİ NE DEMİŞTİ?

Bahçeli, bugünkü (26 Aralık)  grup toplantısında şunları ifade etmişti:

DEM'in soysuz bir eş başkanı demiş ki; 'Kürt sorunu ve Öcalan'a yönelik tecrit devam ettikçe Tekirdağ'lı da Trabzonlu da huzur bulamayacak.' DEM'in onursuz ve şerefsiz bir milletvekili de onurlu çözümün bebek katiliyle diyaloğun başlatılması ve tecridin kaldırılması olarak açıklamış. Bize göre çözüm bellidir ve bilinmektedir. O da terörü ve teröristleri topluca imha etmek, bölücü destekçilerinin acımasızca kökünü kazımaktır. Adalet, bu sayede yerini bulacaktır. HDP'nin devamı, PKK'nın gece görüş dürbünü olan DEM'in TBMM'de daha fazla yer alması, toplumsal ve siyasi tansiyonu kontrol edilemez aşamalara taşıyabilecektir. Ne sahada ne ovada, ne şehirde, ne belediyede, ne dağda, ne mağarada, ne de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde terörist görmeye dayanma gücümüz artık kalmamıştır. Ya bu hesabı sorup, burunlarından fitil fitil getireceğiz ya da ihanetin şımarmasına, gittikçe meydan okumasına sessiz kalıp, yıkımın altında kalacağız. Ya adalet diyeceğiz ya da dış destekli, istihbarat örgütlerinin arka bahçesi olan bölücü terör örgütünün kanlı akıntısında kaybolup gideceğiz. 'Ya devlet başa ya da kuzgun leşe' diyerek duruş göstereceğiz.