HABER MERKEZİ

"Cübbeli" lakabıyla bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, Diyanet ile Selefiler ilişkisini bir kez daha gündeme getirdi ve Diyanet'i sert sözlerle uyardı. Selefilerin önemli isimlerinden Osmân el-Hamîs’in Türkiye’deki faaliyetlerine dikkat çeken ve Vehhâbî propagandasına hassasiyetini dile getiren Ünlü, "Diyânet'i, Vehhâbîleri konuşturmama husûsunda uyarıyorum. Aksi takdirde iç savaşa destek vermiş olacaklardır. Son günlerde farklı ülkelerden oldukları halde Iraklı veyâ Suriyeli denilerek câmilerimizde kendilerine konuşma yaptırılan Selefî Vehhâbîlerin çoğalması üzerine Irak ve Suriye ulemâsından birçoğu bana geldiler ve dediler ki: 'Suriye, Irak veyâ başka ülkeden hiçbir yabancı âlim, hatîb, hoca aslâ câmiilerde konuşturulmasın, sohbet yaptırılmasın!'  Çünkü Selefî konuşmacıların araya karışması çokça vukû buluyor ve (paylaştığımız resim ve videoda görüldüğü üzere meselâ Sultangazi'de) câmiiler doluyor, izdihamlar yaşanıyor ama konuşma yapan büyük bir Selefî, bütün Müslümanlara kâfir diyen bir adam".

"DİYANET'İ UYARIYORUZ: İÇ SAVAŞI KÖRÜKLEMİŞ OLACAKSINIZ"

Cübbeli Ahmet Hoca, Twitter hesabından hem bir video paylaştı, hem de flood yaparak bu konudaki uyarılarını tekrarladı. Diyânet'in bu işin kontrolünü kaybetmiş durumda olduğunu savunan Ahmet Mahmut Ünlü, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Diyânet'i uyarıyoruz. Hangi ırktan ve milletten olursa olsun eğer câmiilerde bu adamlara konuşma izni verirseniz Selefîliğe Vehhabîliğe hizmet edip iç savaşı körüklemiş olacaksınız. Diyânet en kısa zamanda kendine gelmeli, bünyesindeki sapık i'tikâdlı Vehhâbî zihniyetli adamları da tespit edip ihrâc etmeli ve câmiileri de mutlakâ kontrol altına almalıdır. Diyânet'e Vehhâbîler yerleşmiş ve bâzı müftüler de Vehhâbîleri câmiide konuşturuyorsa, Suriye Ulemâsı Birliği Başkanı Üsâme er-Rifâ'î Hazretleri ne yapabilir?"

"AKİT'İN DAĞITTIĞI SELEFİ KİTABINI YAKIN"

İsmailağa Cemaati'nin önde gelen isimlerinden olan Ahmet Mahmut Ünlü, Akit Gazetesi'nin dağıttığı Vehhâbîlerin en büyük kitabı Kitabu't-Tevhîd'i okumama konusunda da uyarıda bulundu, hatta evlerde varsa yakılmasını istedi. Ünlü, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sonuç olarak; Osmân el-Hamîs ve Mahmûd el-Hasenât gibi adamların Türkiye'ye giriş çıkışları âcilen iptâl edilmelidir. Şahıslar hakkında isimleri çoğaltabiliriz. Bu adamların Sayın Cumhurbaşkanımızı methetmeleri ve devletimize sâhip çıkar gibi görünüp Türk bayraklı paylaşımlar yapmaları bizi aldatmamalıdır. Çünkü biz onların Arapça konuştukları diğer videolarında Mâturîdîlere, bizim bütün Türk Halkı'nın Müslümanlarına kâfir dediklerini görüyor ve biliyoruz. Bunlar şu anda kendilerine yer edinmeyi hedefliyorlar, daha sonra da câmiilerde bu kadar kalabalık toplayan bu kişilerin insanlarda büyük etkisi olduğu için onları sokağa dökmesi kaçınılmaz olacaktır. Tabii böylesi tahrîklerden Arap kardeşlerimiz daha ziyâde etkilenip memlekette iç karışıklığa sebebiyet vereceklerdir. Bundan dolayı devlet büyüklerimizi uyarıyoruz."

SİLAHLI SELEFİLER KONUSUNDA UYARMIŞTI

Ahmet Mahmut Ünlü'nün Selefi çıkışı ilk değil. 2 yıl kadar önce Ahmet Hakan'ın moderatörlüğündeki Tarafsız Bölge'de "silahlanan selefi dernekler” iddiasını gündeme taşımış, "2 bin silahlı Selefi dernek bulunduğunu" söylemişti. Ünlü, bu sözlerinin ardından Savcılığa giderek ifade vermiş, "adreslerini bilmediğini" söylemişti. 25 Eylül 2020'de iddialarıyla ilgili savcıya ifade veren Ahmet Mahmut Ünlü, "silahların görüntülerini savcılığa verdiğini" de belirtmişti. Ünlü, 13 Ekim 2020 tarihinde de bu konuda çalışma yapan arkadaşlarının savcılığa giderek "757 sayfa ifade ve 13 bin 99 sayfa döküman verdiklerini" söylemişti.

DİYANET'E MATURİDİ ÇİZGİDEN SAPMA ELEŞTİRİSİ

25 Aralık 2021'de gazeteci Barış Terkoğlu'na konuşan Ahmet Mahmut Ünlü, bu kez de "yorulduğunu" söylemiş, "Ben 'Atatürk dönemi Diyaneti'ni istiyorum" demişti. Ünlü, Diyanet'i Hanefiliğin itikat çizgisi olan Maturidilikten sapmakla suçlamış, şunları söylemişti: "Ben 'Atatürk dönemi Diyaneti'ni istiyorum. Onun döneminde Diyanet, Maturidi çizgisindeydi. Ya şimdiki İlahiyatçılar? Bir kısmı Vehhabi, bir kısmı Ehli Sünnet dışı başka ekollerden. Bunları söylemeyelim mi?"