Japonya Başbakanı Takaiçi Sanae’nin, Tayvan Boğazı’na yönelik olası bir müdahaleyi "ülkesinin varlığını tehdit eden durum" olarak niteleyip askeri güç kullanabileceğini ima etmesi, Pekin-Tokyo hattında ipleri kopardı. Çin Dışişleri Bakanlığı, Japonya’dan gelen "tutumumuz tutarlı" açıklamasına sert tepki göstererek, Tokyo yönetimini "Tek Çin" ilkesini ihlal etmekle suçladı.
"Japonya'nın Parmak Sallamaya Hakkı Yok"
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Pekin’de düzenlediği basın toplantısında Japon hükümetinin açıklamalarını hedef aldı. Japonya'nın meseleyi geçiştirmeye çalıştığını savunan Mao, şu sert ifadeleri kullandı:
"Japon hükümetinin 'tutarlı konum' dediği şey gerçekte ne anlama gelmektedir? Japon tarafı 'Tek Çin' ilkesini hala izlemekte midir? Tayvan, Çin'in Tayvan'ıdır. Tayvan sorununun nasıl çözüleceği Çin'in kendi işidir. Japonya'nın parmak sallamaya ve dahi karışmaya hakkı yoktur."
Mao, Japonya'ya hatasını düzeltme, yanlış beyanlarını geri alma ve taahhütlerine sadık kalma çağrısını yineledi.
Krizin Faturası Ağır Oldu: İthalat Yasağı ve İptaller
Başbakan Takaiçi'nin "stratejik belirsizlik" politikasını terk eden sözleri, sahada somut karşılıklar bulmaya başladı. Çin yönetimi tepkisini diplomatik notanın ötesine taşıdı:
-
Toplantı İptali: Çin, Japonya ve Güney Kore arasında 24 Kasım'da Makau'da yapılması planlanan Kültür Bakanları Toplantısı'nı iptal etti. Gelecek yılki liderler zirvesinin akıbeti de belirsizliğe gömüldü.
-
Deniz Ürünleri Yasağı: Çin, Fukuşima'daki radyoaktif atık suyun okyanusa boşaltılması sonrası Japonya'dan ithal deniz ürünlerine getirdiği yasağı yeniden uygulamaya koydu.
-
Seyahat Uyarısı: Çin Dışişleri Bakanlığı Japonya için seyahat, Eğitim Bakanlığı ise eğitim uyarısı yayımladı.
Takaiçi Ne Demişti?
Japonya Başbakanı Takaiçi Sanae, 7 Kasım'da parlamentoda yaptığı konuşmada, Tayvan Boğazı'na yönelik bir müdahaleyi "ülkesinin varlığını tehdit eden durum" sayacağını ve askeri güç kullanabileceğini belirtmişti.
Tepkiler üzerine Japon hükümeti, "konumlarının tutarlı olduğu" ve bir düzeltmeye gerek duyulmadığı yönünde yazılı bir açıklama yapmıştı. Takaiçi ise sözlerinin "varsayımsal" olduğunu belirtse de ifadelerini geri almayı reddetmişti.