Türkiye'nin PKK'ye karşı Irak Kürt Bölgesel Yönetimi sınırları içerisnde kimyasal silah kullandığına dair iddilaar kamuoyunda konuşulmaya devam eddiyor. Filozof ve dilbilimci Noam Chomsky, Medyahaber televizyonundan gazeteci Selahattin Işıldak’ın sorularını yanıtladı. Türkiye’nin yasaklı kimyasal silahlar kullanımına dair iddiaların araştırılması gerektiğinin önemine vurgu yapan Chomsky, IPPNW örgütüne Nobel Barış Ödülü'nü layık gören İsveç devletinin bağımsız bir soruşturma başlatılması için ön ayak olması çağrısında bulundu. 

Chomsky, "Bu (kimyasal silah kullanımı) doğru olabilir ama elimde doğrudan bir kanıt yoktur. Bu nedenle bu özel durum hakkında gerçekten bir şey söyleyemem ama IPPNW, oldukça güvenilir bir kuruluştur. Kurucusu da yakın bir arkadaşımdır. Bağımsız bir soruşturma heyeti göndermek kesinlikle çok doğru olacaktır. Bu meseleyi Birleşmiş Milletler’e (BM) temyize götürebilmenin bir yolu varsa, kesinlikle harekete geçilmelidir" dedi.

IPPNW’nin bölgeye acilen bağımsız bir araştırma heyetinin gitmesi gerektiği konusundaki açıklamasının hatırlatıldığı Noam Chomsky, sözlerine şöyle devam etti: "Bunlar çok ciddi suçlamalardır. Onlar (IPPNW doktorları Jan Van Aken ve Josef Beppe Savary) Nobel Barış Ödülü'nü kazanmış, çok saygın ve çok nitelikli araştırmacılara sahip bir örgütlenmeden insanlardır. Dolayısıyla bu durum ciddi bir soruşturma/inceleme için kesinlikle meşru bir zemin yaratmaktadır. Belki de bazı ulusal hükümetler, bu tür bir girişime öncülük etmek isteyebilirler. Belki de bu; IPPNW’ya Nobel ödülünü layık gören İsveç hükümeti olabilir." 
     
'BÖLGESEL YÖNETİM GÜVEN VERMİYOR'
 
Federe Kurdistan Bölgesel yönetimini de eleştiren Chomsky, "Bölgesel hükümetin ciddi bir soruşturma talep edebilecek bir güvenilirliği olduğunu sanmıyorum. Halepçe Katliamına geri dönecek olursak; bunu söylediğim için üzgünüm ama soruşturmayı engelleyen güç ABD idi. Aslında Reagen yönetimi; Saddam Hüseyin’i suçlamayı reddetti, Saddam Hüseyin’e destek verenler onu suçlamaktansa suçu İran’a yıkmaya çalıştı. Reagen’ın bizzat kendisi ABD kongresinde katliamın protesto edilmesini engelledi. ABD bugün o günlere dair ne der bilemiyorum. Bölgesel hükümetin de çok fazla bir şey yapabilecek durumda olduğunu düşünmüyorum, belki de soruşturmanın kaynağı olması gereken BM’nin kendisine ve/ya yan kuruluşlarından birisine yaklaşabilecek hakim devletlerden birisi olmalı" ifadesinde bulundu. 
     
‘DAHA FAZLA KANITA İHTİYAÇ YOK’
 
Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın düşüncelerini açıkladığı için tutuklandığının hatırlatılması üzerine Noam Chomsky, şöyle dedi: "Türk hükümetinin ne kadar baskıcı ve otoriter bir hükümet olduğunu anlamak için daha fazla kanıta ihtiyacımız yoktur. Yani doğal olarak, herhangi bir dürüst ve sıradan insan bunu şiddetle protesto etmelidir. Ancak etkili bir protesto; genel kamuoyuna ulaşmada yeterince etkili uluslararası bazı örgütler ya da devletten gelmek zorunda. Ben protesto edebilirim, ama bu bir şey ifade etmez. Bu yüzden bence en olası ihtimal, bir devletin, belki de İsveç’in BM’ye başvurması ve bu son derece ciddi suçlamaların soruşturulması çağrısında bulunmasıdır."
     
KÜRT GAZETECİLERLE DAYANIŞMA MESAJI

Noam Chomsky, sözlerini şöyle noktaladı: "Onları destekliyoruz. Maruz kaldıkları zorlu koşullara göğüs gerebilmeleri için onlara cesaret diliyoruz. Maruz kaldıkları vahşi uygulamaları kamuoyunun gözleri önüne sermek için ve bu gaddarlıkları sona erdirmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Güçlü olun. Yaptığınız şeye büyük saygı duyan ve ellerinden geldiğince size destek olmaya çalışan birçok insanın olduğunu bilin."