Halkların Köprüsü Derneği, depremin ardından mültecilere yönelik saldırılara ilişkin dernek binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya dernek yöneticilerinin yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP), İnsan Hakları Derneği (İHD), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), İzmir Dayanışma Akademisi ve çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcileri de katıldı. 
 
KARANLIK ZİHNİYET HEDEF GÖSTERİYOR
 
Açıklamayı yapan Halkların Köprüsü Derneği Başkanı Cem Terzi, yapılan ırkçılığa dikkat çekerek,  iktidarı eleştiremeyenlerin Suriyelileri hedef gösterdiğini belirtti.  Terzi, “Irkçılığa varan bu karanlık zihniyet Suriyelilerden bir suç çetesi, bir hırsız güruhu, bir yağmacı ordusu uydurarak asıl sorumluluk sahiplerini gündemden düşürüyor” dedi. 
 
MÜLTECİLER YALNIZ BIRAKILDI
 
Nefret söylemi ve ayrımcılıkla mücadele etmesi gereken kamu kurumlarının da mültecileri yalnız bıraktığını ifade eden Terzi,  “İl Göç İdareleri ve valilikler, yurttaşlara sağlanan konaklama, gıda, giyecek ve hijyen ürünleri gibi destekleri mültecilere vermiyor. Kapsamı ve sonrası belirsiz bir 60 günlük izin belgesi verip mültecileri çaresizliğe mahkûm ediyorlar. Oysa depremzede yurttaşlar için sağlanan her hizmet depremzede mülteciler için de sağlanmalıdır" diye belirtti. 
 
SÖYLEM GERÇEĞE DÖNÜŞÜR
 
Aksi takdirde nefret söylemlerinin, nefret saldırılarına dönmesinin çok yakın olduğu uyarısında bulunan Terzi, "Bu halklar arasında onarılmaz yaralar açar, masum insanları bir kez daha yıkıma uğratır; failleri, ırkçı saldırılara zemin hazırlayan veya buna sessiz kalanları ömürlük bir utançla baş başa bırakır” kaygılarını dile getirdi. 
 
'BÜTÜN ÜLKEYİ YAKAR' UYARISI
 
Terzi, “Lütfen mültecileri hedef göstermeyelim. Nefret dilinden uzak duralım. Nefret suçu işlemeyelim. Önce ve sadece insanız. Bu enkazın altında kalanları birbirine kırdırtmak kimin işine yarar? En yoksulu yoksula düşman etmek kimin işine yarar? Böyle bir zamanda göçmen düşmanlığı yapmak kimin işine yarar? Muhalefet böyle mi yapılır? Asıl sorumlulardan, egemenlerden hesap böyle mi sorulur? Irkçı bir şiddet dalgası yayılırsa bunun sorumlusu kim olur? Böyle bir şiddet sadece göçmenleri hedef almakla yetinir mi sanıyorsunuz? Nefret suçunun fitilleyeceği ırkçı şiddet bütün ülkeyi yakmaz mı?” diye soruları yöneltti.