Haber: Fatoş Erdoğan
Uğur Kurt'u Cemevi bahçesinde öldüren 12 bin 100 lira para cezası verilerek cezasızlıkla ödüllendirilen polis Sezgin K’nın AYM'nin verdiği ihlal kararı sonrası yargılandığı davanın 2.duruşması Çağlayan Adliyesi 11.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Mahkeme heyeti talepleri reddetti. Savcı Uğur Kurt'u öldüren polis Sezgin K’nın Taksirle öldürme suçundan para cezasına çevrilmeden cezalandırılmasını talep etti.
Duruşma 1 Mart 2024 tarihine ertelendi
2014 yılında İstanbul Okmeydanı Cemevi’nde cenaze törenine katılmak üzere bekleyen Uğur Kurt’u öldüren polis Sezgin K’nın yeniden yargılandığı davanın 2.duruşması Çağlayan Adliyesi 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görüldü. Duruşmaya Uğur Kurt'un eşi Narin Kurt ve ailesi, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, CHP Beyoğlu İlçe başkanı Muharrem Bulut ve yönetimi, CHP Beyoğlu Aday adayı İnan Güney, Okmeydanı Cemevi Başkanı Zeynel Şahin, Gelecek Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Demir, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, Bahçelievler Hacı Bektaş Veli Derneği Başkanı Ufuk Emre Bektaş ve çok sayıda kişi katıldı.
Uğur Kurt, 22 Mayıs 2014’te bir cenaze törenine katılmak üzere Okmeydanı Cemevi’nde beklerken zırhlı araçtan inen polis Sezgin K’nın ateşlediği silahla hayatını kaybetti. Yapılan yargılama sonrasında Uğur Kurt’u öldüren polis Sezgin K’ya taksitle ödemek üzere 12 bin 100 lira para cezası verildi.
Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt yargılama bittikten sonra AYM’ye başvurdu. AYM, Aralık 2022’de başvuruyu karara bağlayarak Kurt’un yaşam hakkının ihlal edildiğine hükmetti, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere İstanbul 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi.
AYM'nin verdiği yaşam hakki ihlali kararı sonrası Uğur Kurt'u öldüren polis Sezgin K’nın yeniden yargılanmasına İstanbul Çağlayan Adliyesi 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. İlk duruşmada mahkeme heyeti talepleri red etmişti.
Bugün görülen duruşmada Uğur Kurt'un eşi Narin Kurt beyanda bulundu
Uğur Kurt'un eşi Narin Kurt, mahkemedeki beyanında, "Masum bir insanın kolluk kuvveti tarafından yaşam hakkının elinden alınması ve bizim yaklaşık 10 yıldır adalet alamıyor ve bugün hala burada olmamız çok acı. 25 Nisan 2017 tarihinde görülen haklı davamızda sanığın 12 bin 100 lira para cezası veren hakim ve heyeti kınıyorum. Ve asla kabul etmiyorum.
Oğlum, babası öldürüldüğünde bir buçuk yaşındaydı. Bundan sonraki hayatında babasızlığa mahkum eden kişiye ceza verilmiyor olması çok acı. Oğlum büyüyor ve süreci sorgulamaya başladı. Ben oğluma yaşadığımız adaletsizliği anlatamıyorum. Biz haklı davamızda yüce adalete ve sizin vicdanınıza sığınıyoruz.
Bu zamana kadar yaşadığımız haksızlığın son bulmasını ve adalet terazisinde eşit tartılmayı ben ve ailem adına sizden umutla bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
"Aksi halde bu cezasızlığı bu kararla mühürlemiş olursunuz"
Uğur Kurt'un aile avukatı Turgut Kazan, geçen duruşmada yargılamaya yeniden başladık. AYM'nin kararındaki eksikler giderilmedi. Bu durumda karar vermenizi doğru bulmuyoruz. Dosya üzerinden eksiklik yoksa karar verilir. Eksiklikler giderilmedi. CD sunduk mahkemede izlenlemesine gerek olmadığı kararı verildi. CD'de amirlerin 5 kez 'sıkma sıkma' diye bağırması var. 'Tamam tamam' yeter sözleri var siz bilmiyorsunuz çünkü izlemediniz. Bu görüntülerin izlenmesi, o amirlerin dinlenmesi gerekiyor. Aksi halde cezasızlığı bu kararla mühürlemiş olursunuz dedi.
Avukat talepleri reddedildi
Hacı Bektaş Veli Genel Merkez yöneticisi Av.Ali Rıza Kaplan, olası kastla ceza verilmeli hüküm buradan kurulmalı beyanında bulundu. Hakim, Av. Turgut Kazan'ın CD inceleme ve polislerin dinlenmesi taleplerini reddetti.
Mütalaasını açıklayan duruşma savcısı, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre mahkemenin suç vasıflandırmasının yerinde olduğu, sanığın somut olayda dikkat ve özen yüklülüğüne aykırı hareket ederek maktul Uğur Kurt'un ölümüne sebebiyet verdiği, sanığın bu suretle üzerine atılı taksirle ölüme neden olma suçunu işlediği, ancak Anayasa Mahkemesi kararında da belirtildiği üzere cezanın eylemle orantılı olması ve ihlalin ortadan kaldırılması gerektiğinden sanık hakkında "Taksirle bir kişinin ölümüne neden olma" suçundan alt sınırdan uzaklaşılarak 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını ve verilen hapis cezasının paraya çevrilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti duruşmayı 1 Mart 2024 tarihine erteledi.
