TBB, gözaltı ve kayyım uygulamalarının hukuka ve Anayasa’ya açıkça aykırı olduğunu belirtti.

TBB, bir başka dosyadan adli kontrol altında olan Yanardağ’ın gözaltına alınmasının "ölçülü olmadığını" vurguladı.

Kayyım Atanması ve Geçmiş Yayınların Silinmesi Eleştirisi

Açıklamada, bir yayın kuruluşuna kayyım atanabilmesi için Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 133’üncü maddesine göre yayıncılık faaliyetiyle doğrudan bağlantılı bir suç isnadı bulunması gerektiği hatırlatıldı. TBB, kuvvetli suç şüphesi ve zorunluluğun somut gerekçeyle ortaya konmadığını belirterek, atamanın CMK koşullarını taşımadığını ve Anayasa’nın 28. maddesindeki basın özgürlüğü güvencesini ihlal ettiğini ifade etti.

TBB, ayrıca kayyımın kanalın geçmiş yayınlarını silmesini sert bir dille eleştirdi:

"Kayyımın geçmişte yaptırıma uğramamış yayınları silmesi, herhangi bir kanuni dayanağı bulunmayan fiilî bir sansürdür. Anayasa’nın 28’inci maddesi açıktır: 'Basın hürdür ve sansür edilemez.'"

"Demokrasimiz İçin Yeni Bir Dönüm Noktası"

TBB, hukuku ve Anayasayı açıkça ihlal eden bu uygulamaların, "kırılgan hâle gelen hukuk devleti ve demokrasi geleceğimiz bakımından yeni bir dönüm noktasına işaret ettiğini" belirtti.

Birlik, açıklamasını, “Hukuk devletinin, hak ve özgürlüklerin anayasal demokrasimiz için vazgeçilmez olduğunu bir kez daha hatırlatırız” diyerek sonlandırdı.