MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim'de PKK lideri Abdullah Öcalan’a yaptığı çağrıdan sonra Türkiye'de yeni bir barış sürecine girildi. Siyasilerin süreç ile ilgili görüşlerini derledik.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim'de PKK lideri Abdullah Öcalan’a, örgütü lağvetmesi koşuluyla, "Umut hakkı için başvurması ve TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı'nda konuşması" için çağrı yapması, Türkiye'de büyük yankı uyandırdı.

Abdullah Öcalan'a 43 ay sonra ilk kez görüş izni verildi.

PKK liderinin DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili olan yeğeni Ömer Öcalan 23 Ekim'de Abdullah Öcalan ile görüştüğünü duyurdu.

DEM Parti heyeti, 28 Aralık 2024 tarihinde Adalet Bakanlığı'nın izniyle İmralı'da Abdullah Öcalan ile bir görüşme gerçekleştirdi.

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamasından sonra başlayan süreç, MHP liderinin sağlık durumunun kötüye gitmesi, sonrasında DEM Parti Milletvekili ve süreçte heyette bulunan Sırrı Süreyya Önder’in vefatı ile biraz daha duraksama dönemine giren barış süreci son dönemlerde kaldığı yerden devam ediyor.

25 Şubat 2025 tarihinde Abdullah Öcalan tarafından kaleme alınan bir mektup, 27 Şubat 2025 tarihinde kamuoyuna duyurulmuştu.

Mektupta “Bu doğrultuda, örgütün tüm silahlı unsurlarının Türkiye sınırları dışına çekilmesi ve sivilleşme sürecinin başlatılması için gerekli adımların atılması çağrısında bulunuyorum” ifadeleri ile birlikte Öcalan, silah bırakma çağrısında bulunmuştu.

PKK, bu çağrıya uyarak, çektiği bir video ile örgütün fesih edildiği ve artık silahlı mücadeleye son verileceği açıklanmıştı.

Bugün Abdullah Öcalan, yeni bir video yayınlayarak, çağrısını yineledi. Öcalan, PKK'ya yakın Fırat Haber Ajansı'nda yayınlanan videoda "27 Şubat 2025 tarihli Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı'nı savunmaya devam etmekteyim" ifadelerini kullandı.

Barış sürecinde kim nerede duruyor ?

CHP Genel Başkanı Özel: Türkiye’nin terör sorunundan kurtulması için iyi bir fırsat

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, konuşmalarında “Barış süreci, Türkiye'nin terör sorunundan kurtulması için iyi bir fırsat.” Vurgusuyla barış sürecinin CHP olarak desteklediğini belirtiyor.

"Bu fırsat kaçırılırsa bir daha yakalamamız mümkün olmayabilir. Ancak bu fırsatı değerlendirmek Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üye olmasına yol açabilir ki bu da herkesin geleceği için çok önemli olacak” ifadelerinden sonra törene davet edildiklerini ancak katılamayacaklarını açıkladı.

Bahçeli: İmralı'da kaleme alınan açıklama baştan sona değerli ve önemlidir

MHP lideri Bahçeli ise süreci başlatan en çarpıcı isimlerden biri, Bahçeli, “İmralı'da kaleme alınan açıklama baştan sona değerli ve önemlidir” açıklamasıyla sürecin destekçisi olduklarını vurguladı. Ayrıca zaman zaman acele edilmesini ve “Türkiye için çok önemli bir dönüm noktası” olduğunu sık sık vurguluyor.

AKP: bıçak sırtı

Öte yandan AKP cephesinde ise AKP Sözcüsü Ömer Çelik “Terörsüz Türkiye”ye sahada tüm boyutlarıyla, eksiksiz ve somut hedefleriyle ulaşılması gerekir. Buna ulaşılması demek, bütün kültürel, etnik ve mezhepsel unsurlarıyla tüm vatandaşlarımızın kazanması demektir” açıklamalarıyla sürece destek verirken eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın AİHM kararları uygulanmadığı için bugün ayrıca TBMM’de AKP’liler ile DEM Partililer arasında bir tartışma yaşandı.

AKP'nin PKK silah bıraktıktan sonra Kürt illerindeki kayyumlar ve de demokratik sürecin nasıl işleneceği merak ediliyor.

İYİ Parti ve Zafer Partisi cephesi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamasından hemen sonra kurmayları ve tüm parti teşkilatıyla beraber İYİ Parti ve Zafer Partisi, sürecin tam karşısında durdu.

Zafer Partisi Başkanı Ümit Özdağ , Öcalan’ın “Bu manifesto, 50 yıllık Kürdistan Devriminin Yolu manifestosunu başarı ile ikame edecek niteliktedir.” ifadesinin "Kürdistan Devriminin Yolu manifestosunda ortaya koyduğum hedeflerden vazgeçmedim. O hedeflere başka araçlar ile ulaşacağım." anlamına geldiğini savunarak, yaşanan sürecin TBMM’de komisyon kurulması ile tanınmış olacak ve Öcalan resmi muhatap olmasından endişe duyduğunu dile getirdi.

İYİ Partisi cephesi ise, Zafer Partisi ile aynı endişeleri taşımakla beraber İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, "Terörsüz Türkiye'yi" herkesin isteyeceğini, ancak bu sürecin yapı taşlarının bir "terör örgütü"nün yol göstermesiyle döşenmesine karşı olduklarını dile getirdi.