MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gündeme getirdiği Türkiye, Rusya ve Çin (TRÇ) İttifakı önerisini Türkgün gazetesinde değerlendirdi. Bahçeli, uluslararası sistemdeki kaosu ve NATO içindeki müttefiklerin tutumunu eleştirerek, Türkiye'nin artık yönünü sadece Batı'ya değil, tarihsel vizyonuna uygun olarak Doğu'ya da çevirmesi gerektiğini belirtti.
"NATO Müttefiklerimiz Hayati Önceliklerimizi Görmezden Gelebiliyor"
Bahçeli, konuşmasında NATO üyeliğinin Türkiye'ye sağladığı güvenceyi sorgulayan net ifadeler kullandı. NATO üyeliğinin, Türkiye'yi içeriden gelebilecek muhtemel saldırılara karşı korumanın ötesine geçememesi durumunda yetersiz kaldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Türkiye’nin NATO üyeliği eğer Türkiye’yi NATO içinden gelebilecek muhtemel saldırılara karşı korumanın ötesine geçemiyorsa, bazı NATO müttefiklerimiz en hayati önceliklerimizi ve taleplerimizi görmezden gelebiliyorlarsa, kamuoyunda da bu noktada ciddi bir tepki yükselmişse Türkiye’nin tarihsel vizyonuyla mütenasip biçimde her iki yöne bakma zamanı gelmiştir."
Bahçeli, uluslararası güvenlik alanındaki mevcut kaos hâlinin sürmesi durumunda, TRÇ İttifakı gibi bölgesel işbirliklerinin güvenlik boyutunu kazanmasının kaçınılmaz olarak gündeme geleceğini söyledi.
TRÇ İttifakı: "Avrasya’nın Üç Gücünün Eşit Konumda Bir Araya Gelişi Esastır"
Dünya sisteminin Gazze'deki soykırım, Suriye'deki istikrarsızlık ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi gelişmelerle tam bir kaos haline geldiğini belirten Bahçeli, bu adaletsizliğe karşı BM'de reform (Dünya beşten büyüktür) çağrısının haklı olduğunu savundu.
Bahçeli'ye göre, Türkiye'nin acil güvenlik ihtiyaçları bulunmaktadır ve kalıcı istikrar, Avrasya coğrafyasındaki bölge devletlerinin dayanışmasıyla mümkündür.
"Avrasya coğrafyasının üç gücünün eşit konumlarda bir araya gelişi esastır. Bunlar Türkiye, Rusya Federasyonu ve Çin Halk Cumhuriyeti’dir."
Bu ortak zeminin, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ve Şangay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) gibi yapıların hukukunu gözeten, eşitlikçi bir anlayışla dünyayı yeniden düzene kavuşturabileceğini söyledi. Bahçeli, ekonomik üretimin Uzak Asya'ya kaymasıyla birlikte, Avrasya'ya hâkimiyetin dünyaya hâkimiyetin en önemli aşaması olduğu görüşünü yineledi.