7 Mayıs 2025 gecesi, bağımsız gazeteci ve ABD Kongresi tarafından finanse edilen basın kuruluşu Voice of America'nın Azerbaycan bürosunun eski muhabiri Ulviyya Ali (Guliyeva), Bakü’de polis tarafından şiddet kullanılarak gözaltına alındı. Ali, “Meydan TV davası” kapsamında kaçakçılık suçlamasıyla tutuklandı. Yetkililer, gazetecinin evinde yapılan aramada 6.000 avrodan fazla nakit para bulduklarını açıkladı ve gazetecinin dizüstü bilgisayarına el koydu. Ali’nin ailesi bu suçlamaları reddediyor ve gözaltı sürecinin siyasi olduğunu belirtiyor.

Gazetecinin annesi İlhame Guliyeva, gazetecilere yaptığı açıklamada kızının beyninde adenom bulunduğunu ve polisin gözaltı sırasında tam da o bölgeye kasıtlı olarak vurduğunu ifade etti.

Ali, mahkemeye çıkarıldığı sırada kelepçeli ellerini havaya kaldırarak, “Basının elleri kelepçelendi,” dedi.

Bakü Hatai Bölge Mahkemesi Ali’nin Meydan TV davası kapsamında 1 ay 29 gün tutukluluğuna karar verdi. Ulviyya Ali’ye  16 Ocak'ta Meydan TV'ye karşı açılan dava kapsamında polis tarafından ifadesi alındıktan sonra  yurt dışına çıkış yasağı getirildi. Daha sonra bu kararı itiraz eden gazetecinin şikayetini Bakü Hatai Bölge Mahkemesi değerlendirmeyi reddetti.

“Gazetecilik suç değildir”

Ulviyya Ali’nin gözaltına alınmadan önce kaleme aldığı ve arkadaşlarına teslim ettiği not, gözaltı haberinin ardından kamuoyuyla paylaşıldı:

“Eğer bu mesajı okuyorsanız, gazetecilik faaliyetim nedeniyle haksız yere gözaltına alınmışım demektir. Tıpkı diğer meslektaşlarım gibi ben de hiçbir suç işlemedim—devletin ‘yasadışı fon’ olarak tanımladığı hiçbir parayı ülkeye sokmadım, herhangi başka bir suça da karışmadım. Meydan TV ile hiçbir mesleki ilişkim olmadı. Olsa bile bu bir suç değildir. Uzun zamandır Voice of America ile çalışıyorum. Adaletin sesi susturulamaz. Gazetecilik suç değildir; bizim tek suçumuz inancımızdır.”

Meydan TV yetkilileri de, Ali’nin kendileri  ile hiçbir zaman çalışmadığını belirtti. Meydan TV Genel Yayın Yönetmeni Orhan Mammad’e göre, Ulviyya Ali’nin tutuklanması yalnızca bireysel bir baskı değil; Azerbaycan'da bağımsız medyayı susturmaya yönelik uzun soluklu bir stratejinin parçası. Mammad dokuz8’e yaptığı açıklamada, “Aliyevler döneminde 20 yılı aşkın süredir medyaya zaman zaman ağır baskılar oldu. Gazeteciler hapsedildi, öldürüldü ve sürgün edildi. Ancak son 18 ayda yaşananlar, Aliyev’in özgür basını tamamen ortadan kaldırma kararlılığını açıkça ortaya koyuyor,” dedi.

Mammad, yöneltilen suçlamaların asılsız ve çarpıtılmış olduğunun altını çiziyor. "Bizi ülkede para kaçırmakla suçlayanlar, yıllardır on milyarlarca doları kendi elleriyle kaçırdı. Zaten meslektaşlarımız bu gerçekleri ortaya çıkardıkları için bugün hapisteler," dedi.

Meydan TV davası

Azerbaycan’da son aylarda bağımsız medya üzerinde artan baskılar kapsamında, Meydan TV ile ilişkilendirilen en az 11 gazeteci gözaltına alındı. Yetkililer bu kişileri “yasa dışı yollardan fon sağlamakla” suçlarken, insan hakları örgütleri ve uluslararası medya gözlemcileri bu süreci “gazeteciliğin kriminalize edilmesi” olarak değerlendiriyor.

6 Aralık 2024’te, Meydan TV’ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında altı gazeteciler — Ramin Cebrayilzade, Aynur Ganbarova, Aysel Umudova, Aytaç Ahmedova, Hayale Agayeva ve Natig Cavadlı — Azerbaycan Ceza Kanunu’nun 206.3.2 maddesi uyarınca “önceden anlaşarak grup halinde kaçakçılık” suçlamasıyla gözaltına alındı ve dört ay süreyle tutuklu yargılanmak üzere cezaevine gönderildi. Aynı gün, Meydan TV ile ilişkisi olmayan Ulvi Tahirov da aynı suçlama ile gözaltına alındı. Genişletilen soruşturma kapsamında  5 Şubat’ta Meydan TV ile iş birliği yapan gazeteci Şemşad Agayev, 20 Şubat’ta gazeteci Nurlan Libre, 28 Şubat’ta ise gazeteci Fatima Mövlamli tutuklandı.

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), Azerbaycan’ın 2025 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 167. sıraya gerilediğini duyurdu. Raporda, ülkede “bağımsız gazetecilere karşı yeni ve sistematik bir baskı dalgası” yaşandığı ifade edildi. Ali’nin tutuklanması ile beraber, ülkedeki tutuklu gazetecilerin sayısı 25’e yükseldi.

2023-2025 yılları arasında Azerbaycan yetkilileri gazetecilere ve yayın kuruluşlarına yönelik baskılarını yeni kısıtlayıcı yasalar, asılsız suçlamalarla tutuklamalar ve sansür önlemleri yoluyla artırdı. Yerel gazeteciler ve STK'lar, uluslararası gözlemciler tarafından doğrulanan kasvetli tabloyu anlatarak medya özgürlüğüne yönelik benzeri görülmemiş bir saldırı olduğunu söylüyor.

Haber: Vahid Aliyev

Vahid Aliyev insan hakları savunucusudur.