Ayasofya’nın tekrardan ibadete açılmasına ilişkin Danıştay 10. Dairesinde görülen dava tamamlandı. Danıştay, kararını 15 gün içinde açıklayacak.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Danıştay’ı işaret ederek, ‘karar çıkması halinde ibadete açarız’ dediği Ayasofya dosyası, bugün Danıştay 10’uncu Dairesi’nde görüldü. Mahkeme bugün kararını açıklamadı. Karar daha sonra yazılacak. Danıştay’ın bugün ya da 15 gün içinde kararını açıklama yetkisi bulunuyor. Derneğin 2005 yılında açtığı ilk davada Danıştay, Ayasofya’nın müze olarak kalması yönünde karar vermişti.

DAVA KONUSU NEDİR?

Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği, Ayasofya konusunda 2016 yılında Danıştay'a dava açtı. BBC'nin derlemesine göre dernek, Ayasofya'nın camiden müzeye dönüştürülmesine ilişkin 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptalini istiyor. Dernek, kararın altında yer alan dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'e ait imzanın sahte olduğunu savunuyor. İptali istenen kararda "eşsiz bir mimarlık sanat abidesi olan İstanbul'daki Ayasofya camiinin tarihi vaziyeti itibariyle müzeye çevrilmesi bütün Şark (doğu) alemini sevindireceği ve insanlığa yeni bir ilim müessesi kazandıracağı cihetle bunun müzeye çevrilmesinin" onaylandığı ve kabul edildiği belirtiliyor. Söz konusu kararın iptali için dava açan derneğin başkanı İsmail Kandemir. Yeni Şafak gazetesinde yer alan bir habere göre, Kandemir emekli bir matematik öğretmeni ve sadece Ayasofya değil, İstanbul'daki Kariye Camisi, Rumeli Hisarı, İlyas Bey Camisi ve Trabzon'daki Ayasofya ile İznik'teki Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesi için de hukuk mücadelesi veriyor. Haberde, Kandemir'in Ayasofya için 15 yılı aşkın bir süredir mücadele ettiği belirtiliyor. Yeni Şafak'a konuşan Kandemir, "Bir yer hem müze, hem cami olamaz. Bazı insanlara 'ayakkabılarını çıkar namaz kıl imamın hutbesini dinle' derken, bazılarına ise 'şu kadar ücret ver müzeyi gez' diyorsunuz. Bu son derece saçma durumun düzeltilmesi için Danıştay'ın kararını bekliyoruz" dedi. Danıştay savcısı ise dava ile ilgili sunduğu, görüşünde, Ayasofya'nın müze olarak kullanılmasının idarenin takdir yetkisinde olduğunu ve hukuka aykırılığı bulunmadığını söyledi.

ÖNCEKİ YARGI SÜREÇLERİNDE NELER YAŞANDI?

Bu dava, Ayasofya hakkında başlatılmış tek yargı süreci değil. Daha önce de benzer girişimler olmuş ancak yargıdan Ayasofya'nın ibadete açılması konusunda olumlu bir sonuç çıkmamıştı. Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği, Ayasofya konusunda ilk davayı 2005 yılında açtı. Bu davada da yine 1934 tarihli kararnamenin iptali ve yürürlüğünün durdurulması talep edildi ancak Danıştay 10'uncu Dairesi bu istemi reddetti. 2008 yılında yapılan bir başka girişim de yine aynı daire tarafından Ayasofya Camisi'nin müze olarak kullanılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmişti. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Daire'nin bu kararını onamıştı. Dernek, 2016'da tekrar Danıştay'a dava açmıştı. Dernek ayrıca, bu dönemde Anayasa Mahkemesi'ne "din ve vicdan hürriyetinin ihlal edildiği" gerekçesiyle bireysel başvuru da yaptı. 2018 yılında Anayasa Mahkemesi ise Ayasofya'nın namaz kılınması için ibadete açılması talebini reddederek, başvuruyu "incelenmeksizin kişi bakımından yetkisizlik" nedeniyle kabul edilemez bulmuştu.