Antalya’da 19 Aralık Hayata Dönüş Katliamı ile Maraş Katliamı’nın yıldönümleri kapsamında iki ayrı anma ve basın açıklaması gerçekleştirildi. İnsan Hakları Derneği (İHD) Antalya Şubesi ile Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri ve Antalya Alevi Bileşenleri tarafından yapılan açıklamalarda, devletin cezasızlık politikalarına ve hapishanelerde süren hak ihlallerine dikkat çekildi.
İHD: “19 ARALIK'TA İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İŞLENDİ”
19 Aralık Hayata Dönüş Katliamı’nın 25. yılı dolayısıyla ilk açıklama, İnsan Hakları Derneği tarafından şube binası önünde yapıldı. Açıklamayı İHD Antalya Şubesi Eş Başkanı Av. Mahir Önal okudu.
Önal, 19 Aralık 2000 tarihinde F Tipi hapishanelere karşı açlık grevinde olan mahpuslara yönelik olarak 20 cezaevinde eş zamanlı düzenlenen operasyonlarda 30 mahpus ve 2 kamu görevlisi olmak üzere 32 kişinin yaşamını yitirdiğini, yüzlerce mahpusun yaralandığını hatırlattı. Operasyon sırasında kimyasal gazların kullanıldığını vurgulayan Önal, devletin yaşam hakkını koruma yükümlülüğünü ihlal ettiğini belirtti.
İHD açıklamasında, 19 Aralık katliamına ilişkin davalarda etkin bir yargılama yürütülmediği, faillerin zamanaşımı kararlarıyla korunmaya devam ettiği ifade edildi. 17 Kasım 2025’te Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada zamanaşımı gerekçesiyle verilen düşme kararına tepki gösterilerek, bunun açık bir cezasızlık politikası olduğu vurgulandı.
Açıklamada ayrıca F Tipi, Yüksek Güvenlikli, S ve Y Tipi hapishanelerde tecrit ve izolasyonun daha da ağırlaştırıldığı, hasta mahpusların tahliyelerinin engellendiği belirtildi. İHD’nin Nisan 2025’te açıkladığı rapora göre Türkiye hapishanelerinde en az 1412 hasta mahpus bulunduğu, bunlardan 335’inin ağır hasta olduğu hatırlatıldı.
İHD, katliamın faillerinin yargılanması, tecrit uygulamalarına son verilmesi, hasta mahpusların derhal serbest bırakılması ve hapishanelerdeki tüm hak ihlallerinin sona erdirilmesi çağrısında bulundu.
ATTALOS ANITI ÖNÜNDE MARAŞ KATLİAMI ANMASI
Aynı gün yapılan ikinci açıklama ise Maraş Katliamı’nın 47. yılı dolayısıyla Attalos Anıtı önünde, Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri ile Antalya Alevi Bileşenleri tarafından gerçekleştirildi.
Basın açıklamasında, 19–26 Aralık 1978 tarihleri arasında Maraş’ta yüzlerce Alevinin katledildiği, binlercesinin yaralandığı ve on binlerce insanın zorunlu göçe maruz bırakıldığı hatırlatıldı. Maraş’ta yaşananların münferit değil, örgütlü, planlı ve inanç temelli bir saldırı olduğu vurgulandı.
Açıklamada Maraş Katliamı’nın, Koçgiri, Dersim, Çorum, Sivas, Gazi, Beyazıt Katliamı ve Hayata Dönüş Operasyonu ile birlikte Alevi toplumunun ortak hafızasında kapanmayan bir yara olduğu ifade edildi. Katliamların ardından gerçek faillerin yargılanmadığı, aksine cezasızlık politikalarının sürdürüldüğü belirtilerek, bazı faillerin siyasi olarak ödüllendirildiğine dikkat çekildi.
Emek ve Demokrasi Güçleri ile Alevi Bileşenleri, Maraş Katliamı’nın bir insanlık suçu olduğunu vurgulayarak, devlet arşivlerinin açılması, kayıpların mezar yerlerinin açıklanması ve katliamların bağımsız biçimde yeniden soruşturulması çağrısında bulundu.
Açıklamada ayrıca Suriye’de Alevilere yönelik saldırılara da dikkat çekilerek, Alevilere yönelik nefret politikalarının sınır tanımadığı ifade edildi.
KATLİAMLARLA YÜZLEŞMEDEN BARIŞ OLMAZ
Her iki açıklamada da ortak vurgu, cezasızlık politikalarının sona erdirilmesi, katliamlarla gerçek bir yüzleşmenin sağlanması ve insan haklarına dayalı bir toplumsal barışın inşa edilmesi oldu.
Açıklamalar, “Unutmadık, unutturmayacağız” sloganıyla sona erdi.