YEREL

Antalya Li̇sesi̇'ni̇n tari̇hi̇ müze bi̇nasinin Olgunlaşma Ensti̇tüsüne tahsi̇s edi̇lmesi̇ protesto edi̇ldi̇

Antalya Lisesi müzesinin bulunduğu tarihi binanın “el sanatları, yöresel mutfak lezzetleri tanıtım ve satış faaliyeti” için Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsis edilmesi, Antalya Lisesi ve Mezunlar Vakfı, veliler ve eğitimciler tarafından protesto edildi. CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, “Nasıl ki Türkiye’nin dünyada ilk 500’e giren bir Boğaziçi ile uğraşan bir iktidar varsa, işte o anlayış şimdi Antalya Lisesi ile uğraşan anlayıştır” dedi.

Loading...

Abone Ol

Antalya Lisesi müzesinin bulunduğu tarihi binanın “el sanatları, yöresel mutfak lezzetleri tanıtım ve satış faaliyeti” için Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsis edilmesi, Antalya Lisesi ve Mezunlar Vakfı, veliler ve eğitimciler tarafından protesto edildi. CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, “Nasıl ki Türkiye’nin dünyada ilk 500’e giren bir Boğaziçi ile uğraşan bir iktidar varsa, işte o anlayış şimdi Antalya Lisesi ile uğraşan anlayıştır” dedi.

Antalya Lisesi’nin müzesinin bulunduğu tarihi bina, “el sanatları, yöresel mutfak lezzetleri tanıtım ve satış faaliyeti” yürütmek amacıyla Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsis edildi. Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürü Halil İbrahim Topçu’nun Antalya Valiliği ve Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği yazıda şöyle dendi:

“Antalya ili Muratpaşa ilçesinde bulunan Antalya Lisesi bünyesindeki tarihi binanın, olgunlaştırma enstitülerinin kapasitelerinin geliştirilmesi, tanıtılması, geleneksel el sanatları, sergi, yöresel mutfak lezzetleri, tanıtım ve satış faaliyetlerinin yürütülebileceği atölye çalışma alanlarının düzenlenerek ziyaretçilerin hizmetine sunulması amacıyla ‘Kültür Sanat Merkezi’ olarak kullanılmak üzere Olgunlaşma Enstitüsünün kullanımına verilmesi teklifine ilişkin ilgi (b) yazı ekinde alınan ilgi (a) yazı ve ekleri incelenmiştir.

İlgi (a) yazı ekinde yer alan inceleme raporunda, ‘İlimiz Muratpaşa ilçesi Antalya Lisesi’nin beş binadan oluştuğu, dört binanın eğitim öğretim için yeterli olduğu, bünyesinde bulunan tarihi binanın, binada bulunan Antalya Lisesi Okul Müzesinin korunması şartı ile ilçemizde bulunan Olgunlaştırma Enstitüsüne tahsis edilmesinin, Bakanlığınızca uygun görülmesi halinde uygun olacağı kanaatine varılmıştır’ denildiğinden, adı geçen okul binasının ihtiyaç duyulduğunda boşaltılması ve binada bulunan Antalya Lisesi Ortaokul Müzesi’nin korunması şartıyla ‘Kültür ve Sanat Merkezi’ olarak kullanılmak üzere Antalya Olgunlaşma Enstitüsünün kullanımına verilmesi Genel Müdürlüğümüzce uygun görülmektedir.”

Antalya Lisesi Mezunları Vakfı ve eğitimciler, tarihi binanın enstitüye tahsis edilmesine karşı açıklama yaptı. Lisenin mezunları, veliler ve eğitimcilerin Antalya Lisesi’nin önünde yaptığı açıklamaya CHP Antalya milletvekilleri Cavit Arı ve Rafet Zeybek de katıldı. Cavit Arı, şöyle konuştu:

“Bu yapılan işlemin yanlış olduğunu ve bir an evvel düzeltilmesi gerektiğini ifade ettik. Ancak bugüne kadar Milli Eğitim Bakanlığı herhangi bir şekilde cevap dahi vermedi. Antalya Lisesi demek Antalya’nın yaşanmış bir tarihi demektir, Antalya’nın dünü demektir, Antalya’nın bugünü demektir, Antalya’nın yarını demektir. Antalya Lisesi şehirlerin nasıl ki değerleri var, o şehirler o değerleri ile anılır, işte Antalya Lisesi de Antalya’nın kendini ifade ettiği en önemli değeridir. Bu liseden gerek Antalya’yı gerekse Türkiye’yi yöneten idareciler, doktorlar, avukatlar, öğretmenler, Türkiye’ye hizmet etmiş sayısız çok değerli mezunlarımız oldu. Bugün de yine aynı şekilde burada eğitim verilmekte. Bu bina Antalya Lisesi’ne lazım olan bir bina. Keyfe keder işler yapılsın diye tutulan bir bina değil. 125 yıldır eğitim veren Antalya Lisesi’nin bir parçasıdır.

“BURAYLA UĞRAŞAN ANLAYIŞ BOĞAZİÇİ İLE UĞRAŞAN ANLAYIŞTIR”

Biliyorsunuz ki amaç burada olgunlaşma enstitüsüne ilave bina sağlamak değil. Buradaki amaç, açık konuşmak gerekirse bu iktidarın nerede düzgün işleyen bir kurum var, nerede düzgün işleyen bir yer var, orayı nasıl bozarım, orayı nasıl yok ederim anlayışının ürünüdür. Nasıl ki Türkiye’nin dünyada ilk 500’e giren bir Boğaziçi ile uğraşan bir iktidar varsa, iki yılı geçkin süredir öğretim üyesi ile mücadele eden, öğrencisiyle mücadele eden bir iktidar varsa, işte o anlayış şimdi Antalya Lisesi ile uğraşan anlayıştır.”