Elifsu Dilek Şen/ Ankara
Kent planlama ve şehir estetiği üzerine çalışmalarıyla tanınan Prof. Mehmet Tunçer, “Güzel Şehir İlkeleri” başlıklı eserlerinde dünya kentlerini karşılaştırmalı olarak ele alıyor.
Tunçer’in incelemelerinde ağırlıklı olarak Prag, Roma ve Ankara öne çıkarken, son dönemdeki değerlendirmelerine Barcelona da dahil oldu.
Kent planlama ve şehir estetiği alanında çalışmalarıyla tanınan Prof. Mehmet Tunçer, “Güzel Şehir İlkeleri” başlıklı eserlerinde dünya kentlerini karşılaştırmalı olarak ele alıyor. Tunçer’in kitaplarında ağırlıklı olarak Prag ve Roma ile Ankara örnekleri öne çıkarken, son dönemde yaptığı değerlendirmelerde Barcelona da bu çerçeveye dahil oldu.
Tunçer’e göre Barcelona, tarihi dokusu, kamusal alanları, meydanları ve estetik bütünlüğüyle “güzel şehir” kavramının Avrupa’daki en güçlü temsilcilerinden biri.
Özellikle Gaudí’nin eserleri, kentsel tasarımda yaratıcılığın ve kent kimliğiyle bütünleşmiş mimarinin önemini ortaya koyuyor. Ankara’nın ise tarihi başkent kimliği, Cumhuriyet dönemi planlaması ve özgün modern mimarisiyle bu ilkeler bağlamında yeniden hatırlanması gerektiğini vurguluyor.
Kentler arası bu karşılaştırmalar, yalnızca mimarlık ve planlama açısından değil, aynı zamanda kültürel kimlik ve yaşam kalitesi açısından da dikkat çekiyor.
Tunçer, Ankara’nın modernleşme sürecinde koruma ve planlama sorunlarına dikkat çekerken, Barcelona’nın örnek alınabilecek yönlerini işaret ediyor.
Güzel şehir ilkelerinin merkezinde tarihsel süreklilik, kamusal mekânların canlılığı, estetik uyum, ulaşılabilirlik ve doğayla bütünleşme yer alıyor. Bu ilkeler doğrultusunda yapılan Ankara–Barcelona karşılaştırması, başkent Ankara için geleceğe dönük kentsel vizyon tartışmalarına yeni bir boyut kazandırıyor.





