Ukrayna'ya güvenlik garantileri kapsamında Alman askerlerinin gönderilmesi olasılığı, Berlin'de hem hükümet hem de muhalefet partileri içinde derinleşen bir tartışmaya yol açtı. Siyasi figürler, konunun askeri kapasiteden uluslararası sorumluluğa kadar birçok boyutta ele alınması gerektiğini belirtiyor.
Merz "Katkı Sunmamız Açık" Derken, SPD'de Farklı Sesler Yükseliyor
Almanya Başbakanı Friedrich Merz, Washington'daki Ukrayna zirvesinin ardından daha net bir tavır sergileyerek, "Avrupa'nın siyasi düzeni söz konusu. Almanya'nın burada büyük çıkarı ve yüksek sorumluluğu var. Katkı sunmamız benim için açıktır" dedi.
Ancak hükümetin büyük ortağı olan Sosyal Demokrat Parti (SPD) içinde görüş ayrılıkları bulunuyor. Savunma Bakanı Boris Pistorius, Almanya'nın katkısının henüz netleşmediğini ve hem siyasi hem de askeri düzeyde kararlaştırılacağını söyledi. Pistorius, halihazırda Litvanya'da bulunan bir Alman tugayı ve "Quadriga 2025" tatbikatı nedeniyle Alman ordusunun üzerindeki yükün arttığına dikkat çekti.
SPD Meclis Grubu Başkanı Matthias Miersch ise prensipte asker göndermeye açık olduklarını, ancak bunun "Amerikan katılımı olmazsa olmazdır" şartına bağlı olduğunu vurguladı. Öte yandan, Grup Başkanvekili Dirk Wiese gibi bazı SPD'li isimler tartışmanın erken olduğunu savunarak, önce savaşın nasıl biteceğinin tanımlanması gerektiğini belirtti.
Ordu Kapasitesi ve Trump'ın Tutumu Tartışmanın Merkezinde
Tartışmanın bir diğer boyutu ise Alman ordusunun bu göreve hazır olup olmadığı. Saksonya Eyalet Başbakanı Michael Kretschmer, Alman ordusunun imkânlarının böyle bir görevi kaldıramayacağını söylerken, CDU'nun savunma uzmanı Henning Otte de aşırı yüklenme uyarısı yaparak "5 bin askerden oluşacak bir tugay bile Bundeswehr için dev bir meydan okuma olur" ifadelerini kullandı.
Bu tartışma, ABD Başkanı Donald Trump'ın tutumuyla daha da karmaşık bir hal aldı. Trump, Amerikan kara birliklerini kesin bir dille reddederken, hava sahasının korunmasına yönelik katkıya kapıyı kapatmadı. Askeri uzmanlara göre, Trump'ın "Air" ifadesi, ABD'nin hava savunması olmadan Ukrayna'nın güvenliğinin garanti edilemeyeceği anlamına geliyor.





