Meral Akşener, bugün, Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin büyük yıkıma neden olduğu şehirlerden Osmaniye’yi ziyaret etti. Akşener, depremde yaralanan ve Özel Yenihayat Hastanesi’nde tedavileri devam eden vatandaşların sağlık durumları hakkında bilgi aldı.

AKŞENER, 15 YAŞINDAKİ DEPREMZEDENİN VELİSİ OLDU

Meral Akşener, hastane ziyareti sırasında, depremde ailesini kaybeden ve tedavisi hastanede devam eden 15 yaşındaki Muhammed Mustafa’ya, “Ben senin velin olsam kabul eder misin” diye sordu. Akşener, Muhammed Mustafa’nın “Evet” yanıtının ardından, “Bana Meral anneanne dersin, olur mu” dedi. Akşener, depremzedenin tüm bilgilerini alarak her şeyi ile ilgileneceğini söyledi.

“GERİDE ÇOCUKLUĞUMU, GENÇLİĞİMİ, AİLEMİN BİR BÖLÜMÜNÜ BIRAKTIM”

Akşener, Muhammed Mustafa’nın ardından, enkaz altında 6 saat kalan ve elektrik-elektronik mühendisi olan Arda isimli depremzedeyi de ziyaret etti. Arda isimli depremzede, yaşadıklarını Akşener’e şu sözlerle anlattı:

“Biz, aşağıda 6-7 saat kaldık, annemle ve erkek kardeşimle. Zor oldu bizim için ama beni hayata tutan şey, onların orada olmasıydı, onların sesini duymam oldu. Onlara dayandım, onlara tutundum. Bir şekilde içimizde inanç oldu. Artçılardan sonra daha çok sıkıştık, yerimiz daraldı. Sadece sağ kolumu hareket ettirebiliyordum. Orada da elimden geldiğince anneme ve erkek kardeşime yardımcı olmaya çalıştım. Elimden geldiğince onları çıkartmaya çalıştım ve başardım. Mutluyum ama yaşanan bu durumlardan dolayı genel olarak tabii ki içim hoş değil. Geride çocukluğumu, gençliğimi, ailemin bir bölümünü bıraktım. Kolay olmadı ama birçok şeyi de orada aştım. Çok şükür şimdi de dimdik ayaktayız.”

“BU AFETİN, BU ZORLUĞUN ALTINDAN BİRLİKTE EL ELE VEREREK KALKACAĞIZ”

Osmaniye’deki hastane ziyaretinin ardından açıklama yapan Akşener, şunları söyledi:

“Hep birlikte ‘birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ diyerek bu afetin, bu zorluğun altından birlikte el ele vererek kalkacağız. Türkiye’nin her tarafında yaşayan her bir vatandaşımızın kalbi buralarda atıyor. Benim kafamdaki siyaset tarifi, arkadaşlarımın kafasındaki siyaset tarifi şudur: Muhalefet halkın avukatıdır, iktidar iş görür; işi yapar, ona bildirir. Bugün tamamen sizin sesinizi duyup eksik nedir, gedik nedir, ona nasıl çare bulunabilir diye buradayım.

“TÜRKİYE’NİN BÜYÜK BİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜ HALİNE DÖNÜŞTÜK”

Arkadaşlarımız, deprem sabahı 9 ila 9 buçuk arasında Ankara’dan yola çıktılar. Türkiye’nin deprem olmuş her ilinde, her ilçesinde milletvekili arkadaşlarımız, gençlik kollarımız bulundu. Dolayısıyla biz, şu anda Türkiye’nin büyük bir sivil toplum örgütü haline dönüştük. AFAD’ın bilgisi dahilinde; valiliklerin, kaymakamlıkların, resmi alanların bilgisi dahilinde Türkiye’nin birçok yerinde yaşayan kardeşlerimiz, size gönderilmesi için yardım gönderiyor. Biz, sadece o iletme işlemini yapıyoruz. Türkiye’nin her yerinden gönüllüler, arama-kurtarma için bize geldiler ve biz yine devletimizin bilgisi dahilinde dağıttık.”