ADVERTORIAL

Aile Terapisi Boşanmayı Engelleyebiliyor! Peki Aile Terapisi Nedir?

Abone Ol

Türkiye'de boşanma oranları son yıllarda hızla artarken, uzmanlar aileleri bu kritik kararı vermeden önce terapiye yönlendiriyor. 1001 Terapist platformunun kurucusu ve Uzman Klinik Psikolog Emre Gökçeoğlu, aile terapisinin birçok evliliği kurtarabilecek güçte bir yöntem olduğunu ancak genellikle çok geç başvurulduğunu söylüyor. "Çiftler genellikle son çare olarak kapımıza geliyorlar. Oysa erken dönemde başlanan terapi, ilişkiyi kurtarma şansını önemli ölçüde artırıyor." diyen Gökçeoğlu, aile terapisinin ne olduğunu ve nasıl işlediğini anlattı.

Aile terapisi, sadece evli çiftlere yönelik bir hizmet değil. Gökçeoğlu'na göre, ebeveyn-çocuk ilişkilerinden kardeş çatışmalarına, geniş aile dinamiklerinden boşanma sonrası uyum süreçlerine kadar geniş bir yelpazede kullanılabilen etkili bir yaklaşım.

Aile terapisi nasıl tanımlanıyor?

"Aile terapisi, ailenin bir sistem olarak ele alındığı ve problemlerin bu sistem içindeki etkileşimler bağlamında çözüldüğü bir terapi türü" diye açıklayan Gökçeoğlu, bireysel terapiden temel farkının bu sistem yaklaşımı olduğunu vurguluyor. Gökçeoğlu'na göre, ailede bir kişinin yaşadığı sorun aslında tüm aile dinamiklerini yansıtıyor.

Aile terapisti olarak çalışan uzmanlar, aile üyelerinin birbirleriyle nasıl iletişim kurduğunu, hangi davranış kalıplarının tekrar ettiğini ve problemlerin nasıl sürdürüldüğünü gözlemliyor. Gökçeoğlu, “Örneğin, bir çocuğun okul başarısızlığı tek başına çocuğun problemi değil, belki de ebeveynler arasındaki çatışmanın bir yansıması olabilir.” diyor.

Aile terapisine hangi durumlarda başvurulmalı?

Gökçeoğlu, aile terapisine başvuru nedenlerinin oldukça çeşitli olduğunu belirtiyor. "En sık karşılaştığımız durumlar evlilik sorunları, çocuk yetiştirme konusunda anlaşmazlıklar, ergenlik dönemi çatışmaları ve kayınvalide-gelin ilişkileri" diye sıralıyor.

İletişim kopukluğu, sürekli çatışmalar, güven kaybı ve duygusal mesafe yaşayan aileler mutlaka destek almalı. Gökçeoğlu'na göre, "Sorun büyümeden, taraflar birbirinden iyice nefret etmeden müdahale etmek çok daha kolay. Maalesef çiftlerin çoğu boşanma kararını verdikten sonra geliyorlar, o noktada işimiz çok daha zor oluyor."

Boşanma sürecinde aile terapisi

Gökçeoğlu, boşanma düşünen çiftlerin mutlaka terapiye gelmeleri gerektiğini düşünüyor. "Bazı çiftler gerçekten ayrılmalı, bu doğru. Ancak birçok çift, aslında çözülebilecek problemler yüzünden ayrılıyor. Terapide öğrendikleri iletişim becerileri ve çatışma çözme yöntemleriyle evliliklerini kurtarabiliyorlar."

İstatistiklere göre, zamanında başlanan aile terapisinin evlilikleri kurtarma oranı yüzde 70'lere ulaşabiliyor. Gökçeoğlu'na göre başarının anahtarı, her iki tarafın da gerçekten istekli olması ve sürece katılım göstermesi. "Eğer çiftlerden biri sadece eşini memnun etmek için geliyorsa ve değişmeye niyeti yoksa, terapi zorlaşıyor." diyor.

Terapi Süreci

İlk seansların değerlendirmeye ayrıldığını söyleyen Gökçeoğlu, bu dönemde aile dinamiklerini, güçlü yanları ve problem alanlarını belirlediğini anlatıyor. "Bazen çiftlerle ayrı ayrı, bazen birlikte görüşüyoruz. Bu, duruma göre değişiyor." diyor.

Gökçeoğlu, terapi sürecinde iletişim becerilerinin öğretilmesinin temel hedeflerden biri olduğunu vurguluyor. "Çoğu çift aslında birbirini seviyor ama doğru iletişim kuramıyor. Eleştiri yerine ben diliyle konuşmayı, aktif dinlemeyi, empati kurmayı öğrendiklerinde ilişkileri dönüşüyor."

Çocukların terapiye ne zaman dahil edilmesi gerektiği sorusuna Gökçeoğlu şöyle cevap veriyor: Eğer problem doğrudan çocuğu ilgilendiriyorsa, örneğin ebeveyn-çocuk çatışması varsa mutlaka çocuğu da sürece katıyoruz. Ancak evlilik problemlerinde genellikle önce ebeveynlerle çalışıyoruz.

Gökçeoğlu'na göre, çocuklar ailedeki gerginliği çok iyi hissediyor ve bundan etkileniyor. Anne baba kavgalarının çocuklar üzerindeki etkisini küçümsememek gerekiyor. Terapide çiftler bunu fark ettiğinde, çocukları için bile olsa değişmeye daha motive oluyorlar.

Pandeminin ardından online terapi seçeneklerinin yaygınlaştığını belirten Gökçeoğlu, bunun erişimi kolaylaştırdığını söylüyor. "Özellikle farklı şehirlerde yaşayan aile üyeleri veya yoğun iş temposuna sahip çiftler için online seanslar ideal. Etkinlik açısından yüz yüze ile arasında fark görmüyoruz."

İlişki terapisti hizmetlerinin online sunulması, coğrafi kısıtlılıkları ortadan kaldırıyor. Gökçeoğlu'na göre, "Aileler kendi evlerinin rahatlığında terapi alabiliyorlar. Bu, özellikle mahremiyete önem veren çiftler için avantaj sağlıyor".