Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, AFAD ve Kızılay'a ilişkin tartışmaları, "Ne işi var Binali Yıldırım'ın çocuklarının Kızılay'ın başında? Hangi Kızılay faaliyeti dolayısıyla orada bulunuyor? Bir tanesi de değil. Gelini, oğlu, bütün akrabaları" ifadeleriyle değerlendirdi.

TV5 yayınında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Ahmet Davutoğlu, iktidarın afet yönetimini eleştirdi. 

"Türkiye'nin afete müdahale kapasitesinin çok daralmış olduğunu gördük" diyen Ahmet Davutoğlu, "Vatandaşın acısını paylaşmak yerine yönetenler çok uzun konvoylarla alana gittiler. Cumhurbaşkanı talimatı olmadan AFAD'ın harekete geçemeyeceği bir sistem var" diye konuştu.

Enkaz kaldırma çalışmasının başlamasının yanlış olduğunu söyleyen Gelecek Partisi lideri, "Orada belki de hala canlar var nasıl enkaz kaldırıyorsunuz? Enkazı kaldıracağım diye insan cesetleri parçalanacak bu yanlış" dedi.

"KENDİ MÜLKLERİ GİBİ GÖRDÜLER"

AFAD ve Kızılay'la ilgili tartışmalara da değinen "Deprem bölgelerine 100'e yakın TIR gönderdik el koydular. Gönüllü görev yapmak isteyenlerin önünü kapattılar" diyen Ahmet Davutoğlu, 'akraba kayırmacılığı' eleştirerek şunları söyledi: "Kızılay'da benden sonraki başbakanın kızının, oğlunun, damadının ne işi var? Hangi nitelikleriyle Kızılay'ın üst düzey görevlerine geldiler? Çevre Şehircilik Bakanı'nın eniştesinin hangi niteliği vardı da hangi afet planlamasında çalıştı da AFAD'da genel müdürlüğe geldi? Bunlar bu kurumları arpalık gibi görüyorlar, zaten beni öfkelendiren şey bu. Bunlar devleti kendilerine verilen bir emanet gibi görmediler. Kendi mülkleri gibi gördüler. Kızılay, AFAD, sivil toplum kuruluşlarını mülk edindiler, her birine birer komiser atadı Erdoğan.

"BÖYLE BİR DURUMDA DEVLET YÜRÜR MÜ?"

İlim Yayma Vakfı en köklü kuruşlarımızdan, ne işi var Erdoğan'ın oğlunun İlim Yayma'nın başında. Hangi ilmi vasfı ile orada bulunuyor? Ne işi var Binali Yıldırım'ın çocuklarının Kızılay'ın başında? Hangi Kızılay faaliyeti dolayısıyla orada bulunuyor? Bir tanesi de değil. Gelini, oğlu, bütün akrabaları... Çünkü; orada rant var, statü var, milletin parasıyla saltanat sürmek var.

21 ay Başbakanlık yaptım ama elimde bir neşter, önümde çürütülmeye çalışılan bir devlet yapısı. Nereye el atsam, neşteri dokundursam görüyordum hastalığı. Siyasette bir yere gelen birisinin yaptığı ilk iş, benim oğlum, benim kızım benim akrabam nereye gelecek planlaması... Böyle bir durumda devlet yürür mü? 'Ailenizi devletin içine sokmayın devleti düşünemezsiniz' dedim ben bunlara... Ben o yüzden nepotizmi gündeme getirdim..."