İslam aleminde oynanan ilk Dünya Kupası'nın çarpıcı özelliklerinden biri, FIFA'ya üye olan ancak anavatanı BM'ye tam üye olmayan bir takımın kırmızı, beyaz, yeşil ve siyah renklerinin her yerde boy göstermesi oldu.
6 Aralık'ta İspanya'yı 2 saatlik bir mücadeleyle penaltılar sonucunda evine göndererek Dünya Kupası'nda çeyrek finale yükselen ilk Arap takımı olmanın sınırsız sevincini yaşayan Fas milli takımı futbolcularının zaferlerini tarihe çıpalayacak fotoğrafı çektirirken açılmasını beklediği bayrak, Fas bayrağı değildi.
32 takım içinden son 8'e kalması Kuzey Afrika ve ötesinde kutlanan Fas milli takımı, zafer anını Arap taraftarları ve vatandaşlarını birleştiren bir yere ve amaca dikkat çekmek için durdurdu. Takım fotoğrafının ortasında, tüm ihtişamıyla sergilenen Filistin bayrağıydı.
Faslı bir taraftar olan Abdullah Mansuri, ülkesinin galibiyetini kutlayan kornalar ve davullar arasında sesini duyurmaya çalışırken, "Filistin Dünya Kupası'ndaki 33. ülke. Filistin Arap dünyasında, tüm Arap dünyasında bizim davamız, mücadelemizdir" dedi.
Fas dahil bazı Arap ve Müslüman ülke hükümetlerinin İsrail ile ilişkileri normalleştiren İbrahim Anlaşmalarını imzalamasına rağmen, turnuva, farklı ülkelerden taraftarların birbirlerinin takımlarına tezahürat yapması ve Filistin davasına desteğini dile getirmesiyle, Arap dayanışmasının ender bir anını sundu.
İsrail'le normalleşme, Arap sokağına yansımazken, Arap liderliğinin halktan kopuk olduğu ve Filistin davasının Arap dünyası ve diasporasında hala geniş yankı uyandırdığı hissi, Dünya Kupası'nda tavan yaptı. Katar'da saha ve stadyumlar Filistin bayrakları, Filistin kol bantları ve hatta üzerinde Filistin bayrağı bulunan kefiyelerden geçilmiyor.
FİLİSTİN DAVASININ SANCAĞI
Dünya Kupası'na katılan Arap ve Müslüman tek tek elenirken, geriye kalan son ülke olan Fas, Filistin davasının sancağı oldu.
Faslı kadın taraftar Aicha Hajjaj, Fas takım formasının üzerine Filistin bayrağı saran kocası Muhammed Bouhride ile Katar'daki stadyumdan çıkarken, "Filistin bizim ikinci ülkemiz, meselemiz, kimliğimiz, insanlık gibi, Müslüman halk gibi. Onlar acı çekiyorlar" dedi. Ardından kızına dönüp Filisitin'in başkentini sorduğunda kocaman bir gülümseme eşliğinde "Kudüs" yanıtı gecikmedi.
Katar'dan taşan destekle coşan Batı Şeria'daki Filistinliler, sosyal medyadaki Filistin bayrağı görüntülerini paylaşarak, bazı hükümetler İsrail'le anlaşsa da Arap dünyasında hala destekleniyor olmaktan dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti.
Filistinli gazeteci ve editör Ramzy Baroud, "Filistinlilerin Fas ve Faslıların Filistin için tezahüratı, Arap halkının İsrail'le normalleşmeyi reddetmesinin en önemli göstergelerinden biridir. Bu an, Arapların birkaç neslinin zihninde sonsuza kadar yaşayacak" değerlendirmesini yaptı.
LGBT'nin gökkuşağı ambleminin stadyumlara girmesine Almanya İçişleri Bakanı'na tanınan istisna hariç hiçbir şekilde izin vermeyen Katar, tribünlerinde binlerce kişinin Filistin amblemlerine bürünmesine ise ses çıkarmadı. 6 Aralık'taki Fas'ın zafer maçında tribünlerde 'Free Palestine' (Özgür Filistin) yazılı dev pankartlar açılırken, Faslı futbolcular da sahanın ortasında Filistin bayrağı açtı.
Fas maçlarını yerinde izlemek için İsrail işgali altındaki Batı Şeria'dan Katar'a giden Filistinlilerden biri olan Abdullah Alzeer, Fas ilk 16'ya kalır kalmaz bir bilet satış sitesine giriş yaptı, bir koltuk için yaklaşık 275 dolar ödedi ve ardından kardeşi ve iki arkadaşıyla birlikte Ürdün üzerinden Doha'ya gitti.
"Olağanüstü karşılandık diyen Alzeer, işgal altındaki topraklardan gelen ziyaretçilerin Doha'da ve çevresinde, stadyumların içinde ve kutlamalara sahne olan Vakıf Çarşısı'ndaki restoranlar ve dar sokaklarda şöhret statüsüne benzer bir şeyin tadını çıkardıklarını belirtti.
Tunuslular, Faslılar, Suudiler, Katarlılar ve hatta milli takımları 2022 Dünya Kupası'na katılmaya hak kazanamayan Cezayirliler, her gece burada olmayan başka bir takımı, Filistin'i kutlamak için dans edip şarkılar söyledi. Hatta Tunus'un Fransa ile oynadığı grup aşaması maçında, bir protestocu elinde Filistin bayrağıyla sahaya dalıp oyunun aniden durmasına yol açtı.
FIFA ve yerel organizatörler, arenalara girmesi resmen yasak olmayan gökkuşağı renkleri veya İran hükümetine karşı mesajların stadyumlara girmesine izin verilmezken, İsrail takımlarına karşı kullanıldığında Avrupa futbol kulüplerinin para cezasına çarptırılmasına yol açan Filistin bayraklarına neden izin verildiğine dair ısrarlı sorulara yanıt vermedi.
“FİLİSTİN ÇOK YAŞA”
Fas, İspanya'yı yendikten sonra, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Avrupa'nın büyük bölümünde, Londra, Brüksel, Paris ve Madrid'de sokaklara dökülür ya da yollarda araç konvoyları oluşturan taraftarların ellerinden Filistin bayrakları eksik olmadı. Cumartesi Fas'ın Portekiz'le karşılaşacağı çeyrek final maçında Filistin bayrakları yeniden sahneye çıkmanın keyfini yaşayacak.
İsrail'de açılması engellenen Filistin bayrağı Dünya Kupası için Katar'a giden İsrail televizyonlarının yayınları sırasında taraftarlar tarafından kadraja sokuldu. Arap dünyasından taraftarların, kendilerine mikrofon uzatanın İsrail basını olduğunu öğrendikten sonra yayına katılmayı reddetmesine, Mısırlı taraftarların ise İsrail televizyonuna konuşurken canlı yayını "Filistin çok yaşa" sloganı atarak sabote etmesine ilişkin görüntüler sosyal medyada sıkça paylaşıldı. Hatta İngiltere'nin Senegal'i yenmesinin ardından İsrail televizyonunun canlı yayınına katılan İngiliz taraftar grubu, "Ama en önemlisi Filistin'e özgürlük" diye bağırdı.
