17 Ağustos 1999’da Marmara’yı yıkan depremin simge ismi müteahhit Veli Göçer olmuştu. Veli Göçer’e 25 yıl hapis ceza veren dönemin Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Feridun Bahşi, Hürriyet gazetesine yaptığı açıklamada “Soruşturmalar sadece müteahhitlerle sınırlı kalmamalı. Yıkılan binalara onay veren, usule uygun denetim yapmayan görevliler de yargılanmalı. Biz o dönem diğer şüphelilerin yargılanmasını beceremedik” dedi.
Şu anda İYİ Parti Antalya Milletvekili olan dönemin Bahşi, Veli Göçer dışında yargılanan tüm müteahhitlerin iki yıl ceza aldığını ve bu cezaların iyi hal indirimi yapılarak bir yıl sekiz aya düşürüldüğünü hatırlatan Bahşi, yeni açılacak davalarla ilgili şu uyarılarda bulundu:
Göçer’in yaptığı binalara ilişkin alınan raporlarda, betonun, kullanılan demirlerin en küçük sarsıntıda kalmayacağı belirtilmişti. Veli Göçer’e 198 kişinin ölümünden sorumlu bularak 25 yıl ceza verdik. Adaletin gerçekleşmesi için, ailelerin acılarını bir nebze de olsa dindirebilmek için o dönemdeki ceza kanuna göre verilebilecek en yüksek cezaydı.
Soruşturmada, binayı yapan müteahhidin dışında diğer görevlilerin de dosyaya dahil edilmesi gerekiyor.
O dönem yargılama sırasında, sadece müteahhit değil, o binalarda projeye izin veren, denetimini yapan görevlilerin de yargılaması için en az 20 kez suç duyurusunda bulunduk. Ancak hiçbir sonuç alamadık. O dönemde savcılıklar harekete geçmedi. Sadece müteahhitler yargılandı. Diğer şüphelilerin yargılanmasını beceremedik.
Sahada görev yapan savcıların, enkazlardaki numunelerden doğru örnek alması lazım. gün boyunca deprem bölgesinde dolaştım. Bazı meslektaşlarımın çalışmalarını da inceledim. Enkazdan aceleyle örnek alınarak geçildiğini gördüm. Eğer doğru numune alınmazsa isabetli bir yargılama yapılamaz.
Soruşturmaların ardından açılacak davalarda caydırıcı cezalar verilmeli. Adaletin gerçekleşmesi gerekir. Ayrıca yargılamanın ardından suçlu bulunan müteahhitlerin yeniden inşaat yapmalarının önüne geçilmeli.
