dokuz8GÜNDEM Özel programına katılan UCİM Başkanı Saadet Özkan, çocukların maruz bırakıldığı şiddet ve istismarı söyleyebilmeleri için çocuk ihbar hattı kurulması gerektiğini söyledi. Mahkemelerde çocuklar lehine düzenlemeler yapılması gerektiğini de vurgulayan Özkan, "Çocukların, ikincil örselenmeler yaşadığı anlara şahitlik ediyoruz" dedi.

Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği (UCİM) Başkanı Saadet Özkan, dokuz8GÜNDEM Özel'de Semra İğtaç'ın sorularını yanıtladı. Çocuğa yönelik cinsel istismar ve şiddet vakalarındaki artışın nasıl önlenebileceğine yönelik önerilerini aktaran Özkan, UCİM'in hedef ve projelerine ilişkin bilgilendirmede bulundu.

"ÇOCUK BAKANLIĞI KURULMALI"

Çocuğa yönelik istismarın sadece cinsel istismar olarak düşünülemeyeceğini vurgulayan UCİM Başkanı Saadet Özkan, şu ifadeleri kullandı: "İhmal ve istismarın çok fazla türü var. İhmal ve istismarın bütün türleri, aslında bir toplumun yapısına, geleceğine göre değişiyor. Çocuğa yönelik istismar ve şiddet sayılarla belirtiliyor, ancak onlar birer yaşam ve gelecek. Bu nedenle de ülkemizdeki bakanlıkları, özellikle de Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığını hala kabul edemiyorum. Çünkü hepsi kadın ve çocuk birbirinden çok farklı ve ayrı ele alınması gerekir. Bakanlıkların çocuğa, kadına ve topluma özel olması gerekiyor."

"HÜKÜMLÜ TAKİP SİSTEMİ VE ÇOCUK KORUMA SİSTEMİ HAYATA GEÇİRİLMELİ"

Özkan, istismar ve şiddetin önlenmesi için önerilerini ise şöyle sıraladı: "Kolektif bilinç oluşmalı, ortak protokoller hayata geçmeli ve tüm sisteme yayılmalı. Tüm bakanlıklar birlikte hareket etmeli. Çünkü bizim sorunumuz şurada başlıyor: Örneğin biz İnfaz Yasası ile kimler cezaevinden çıktı bilmiyoruz. Hükümlülerin bir takip sistemi yok. Rakamlar ve veriler dışında somut olarak anlatmak istiyorum. Kayseri'de 3 yaşındaki Alperen'i öldüren bu kişi, İnfaz Yasası ile salıverilmişti ve bugün bir çocuğumuzun katili oldu. O yüzden de bizim hem bu sistemleri, hem de çocuk koruma sistemini harekete geçirmemiz lazım. Çocuk cinayetlerini önlemek için takip sistemini geliştirilmeliyiz. Dün beraat eden çocuk istismarcısı, bugün çocuk katili olarak karşımıza çıkıyor. Öncelikle toplumsal bir bilinçlendirmeyi sağlamalıyız. Bu eğitimin, sistemin içinde, ebeveyn eğitimlerinin içinde de olması gerekiyor. Yani biz, cep telefonumuza sahip çıkıyoruz, ama çocuklarımıza sahip çıkamıyoruz."

"YENİ NESİL KENDİLERİNE YAPILAN İSTİSMARA SES ÇIKARIYOR"

Z kuşağı ile ondan sonraki neslin daha güçlü olduğunu ve kendilerini ifade edebildiklerini belirten Özkan, "Yapay zekayı biliyor ve sosyal medyayı kullanıyorlar. Bu nedenle farkındalıkları çok yüksek. Kendilerine yapılan ihmal ve istismara ses çıkarıyorlar" diye konuştu.

"VERİLERİN AÇIKLANMASI SORUNUN ÇÖZÜMÜNE YARDIMCI OLUR"

Özkan, çocuğa yönelik şiddet ve istismar davalarından STK'ların müdahilliklerinin kabul edilmesinin de çok önemli olduğunu ifade etti. Saadet Özkan, raporlama konusunda Türkiye'nin çok eksik ve zayıf olduğunu belirterek, "Verilerin yayınlanması çok mühim. Çocuğa yönelik istismar ve şiddet verilerinin yayınlanması, bizi yüz kararı yapmaz. Aksine, çözüm bulmamıza yardımcı olur" açıklamasında bulundu. https://www.youtube.com/watch?v=1q5VcotoU3c

"ÇOCUKLAR İÇİN BİR İHBAR HATTINA İHTİYAÇ VAR"

Çocuklar için bir ihbar hattına ihtiyaç olduğunu vurgulayan UCİM Başkanı Özkan, şu değerlendirmede bulundu: "Konuşmaya başlayan çocuklar var ve onlar artık susmayacaklar. Ancak çocuklarımız için uzmanlaşmış mahkemelerimiz yok. Bu nedenle, çocukların rahatlıkla ulaşabileceği ve uzman kişiler tarafından karşılanacağı bir hatta ihtiyaç var. Bazı hatları çocuklarımıza öğretiyoruz, ama onlara kanıtsatmıyoruz. Çocukların dilinden anlayan, zor durumda kaldığında arayabileceği bir hattın oluşturulması çok önemli."

"ÇOCUKLAR MAHKEMELERDE İKİNCİL ÖRSELENMELER YAŞIYOR"

Mahkemelerin, çocuk davalarındaki yetersizliğine de dikkat çeken Saadet Özkan, şöyle devam etti: "Mahkemelerde, şiddete veya cinsel istismara maruz bırakılan çocukların, ikincil örselenmeler yaşadığı anlara şahitlik ediyoruz. İhtisaslaşmış olmamak, istatistik çıkarmamak ve çocuklara yönelik suçlar için mahkemeler oluşturmamak istismar ve şiddetin artmasına neden olacak. Çocuk timleri oluşturamazsak, olayların geri planını yani başka çocukların istismara maruz bırakıldığını araştırmazsak, çocuğa yönelik istismar ve şiddet artış devam edecek."

"EYMEN'İN DAVASI 2 EKİM TARİHİNE ERTELENDİ"

İzmir'de 2019 yılında 5 yaşındaki Eymen'in, annesi ve annesinin sevgilisi tarafından öldürülmesine ilişkin yürütülen davanın bugünkü duruşmasından anlık olarak şu bilgileri paylaştı: "Eymen'in öldürülmesine ilişkin davanın bir sonraki duruşmasının 2 Ekim 2020 saat 10.00'a ertelendiği aktarıldı. Sanık avukatının yayın yasağı istediği, ancak mahkeme başkanının bu talebi kabul etmediği belirtildi. Mahkeme başkanına teşekkür ediyorum. Kamunun ve bizim vicdanlarımızı dinliyor ve müdahilliklerimizi de kabul etti. Gelen haberde de, tanıklar beyanlarında sanığın çocuğu dövdüğünü anlatmışlar. Tanıklar, sanığın her yerde söylediği 'Ben bu çocuğun cinsiyetini değiştireceğim' söylemlerini de aktarmışlar." https://soundcloud.com/dokuz8haber/dokuz8gundem-ozel-saadet-ogretmen-cocuk-istismari-ile-mucadele-dernegi

"LEYLA'NIN DAVASINDA 21 TANIK İFADE DEĞİŞTİRDİ"

Özkan, Ağrı'nın Bezirhane köyünde dedesini ziyarete giden ve kaybolduktan tam 18 sonra cansız bedeni bulunan Leyla Aydemir'in davasında 21 tanığın ifade değiştirdiğini kaydetti.

"MAHKEME HEYETLERİ TANIKLARIN DEĞİL, ÇOCUKLARIN SÖYLEMLERİNE ÖNEM VERMELİ"

İstismarcıların en güvenilen ve en inanılan alanlara sızdığını aktaran Saadet Özkan, mahkemelerde çocukların beyanlarının esas alınmasının çok önemli olduğunu aktardı. Özkan, "Mahkeme heyetlerinin tanıkların değil, çocukların söylemlerine, adli tıp raporlarına ve uzman görüşlerine önem vermesi o kadar önemli ki" diye konuştu.

"MAVİ KURDELE KAMPANYASI İLE FARKINDALIK YARATMAK İSTİYORUZ"

UCİM'in başlattığı "Mavi Kurdele Kampanyası" hakkında da bilgi veren Saadet Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Mavi Kurdele Kampanyası'nı topluma 'Çocuk ihmal ve istismarı var' demek için başlattık. Mavi Kurdele Kampanyası'na destek bekliyoruz. Buradan siyasilere de sesleniyorum. Mavi Kurdele Kampanyası'na verecekleri destek, çocuklara güven verecek. Çünkü çocuklar korunduklarını bilirse konuşurlar, çocuklar korunduklarını bilirse ihbar ederler. Dünyayı sevgi ve adalet kurtaracak. Sabrımız zaferimiz olsun."