CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Düzün, CHP İl Başkanlığı’nda Bilecik Belediye Başkan Vekili Melek Mızrak Subaşı, Bozüyük Belediye Başkanı Mehmet Talat Bakkalcıoğlu, Bilecik İl Başkanı Mehmet Metin Yaşar, Bilecik Merkez İlçe Başkanı Berna Pamukçu ve Bozüyük İlçe Başkanı İhsan Ersel ile depremlerde yaşanan koordinasyon eksikliğine ilişkin basın toplantısı düzenledi. Tüzün, şunları söyledi:
"12 AYRI ŞİRKETTEN MAAŞ ALANLAR VAR"
"Türkiye’de yardım yapmak adına kurulan iki tane kuruluş var. Yasalarla ve Anayasa’yla bütünleşmiş. Türkiye’de yardım için kurulmuş ancak yardıma ihtiyacı olan kurumun biri AFAD, diğeri Kızılay. Yardım etmesi gerekirken şu anda yardıma muhtaç duruma düşmüş iki tane kuruluş var. Peki bunları kim yönetiyor, kimler yönetiyor? AFAD bildiğiniz üzere İçişleri Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş. Peki Kızılay? Sizlerin 10 lira, 5 lira nakdi, ayni yardım yaptığınız Kızılay’ın genel durumunu bir değerlendirmek istiyorum. Kızılay Genel Müdürü’ne diyoruz, sadece deniyor ama Kızılay’ın içerisinde 12 tane ayrı şirket var. 12 ayrı şirketin genel müdürü var. 12 ayrı şirketin yönetim kurulu var. 12 ayrı şirketten maaş alanlar var. Kızılay’a bağlı Çadır Üretim Tesisi A.Ş.’nin Genel Müdürü ile bizzat konuşmuş insan olarak söylüyorum. Kendisini aradım, '2020 yılında İzmir depreminden sonra Kızılay’a bağlı iki tane çadır üretim tesisi var. Bu tesisler çalışıyor mu' dedim. Yüzde 10, yüzde 20 rantabl bir şekilde çalıştığını söyledi. Peki, 2020-2023 arası depreme kadar bu tesisler AFAD’a çadır sattı mı? Hayır bir tane satmadı. Bunu sayın genel müdür söylüyor.
"YANDAŞ BİR ŞİRKETE BU İHALEYİ VERMİŞ"
AFAD Genel Müdürlüğü, İzmir depreminden sonra bir tek çadır siparişi Kızılay’a vermemiş, bir tane çadır Kızılay’dan almamış. Peki ne yapmış AFAD Genel Müdürlüğü? 2020 yılının Kasım ayında bir ihale yapmış, çadır ihalesi. Bu ihaleye Kızılay da katılmış fakat, AFAD Genel Müdürlüğü almış olduğu karar gereğince yandaş bir şirkete bu ihaleyi vermiş 2020 Kasım ayında. Yerel ve ulusal basında duyamayacağınız şeyleri söylüyorum size. Bu ihaleyi alan yandaş şirket depremin olduğu güne kadar bir tek çadır teslim etmemiş. Deprem gününden bugüne kadar çadır teslim etti mi etmedi mi meçhuldür. Üç yıl süre ile Kızılay’dan AFAD’a bir tek çadır üretimi yapılmamış. Orada iki tane tesis boş duruyor, iki tane tesislerin çalışanlarına maaşları veriliyor ama maalesef Kızılay Çadır Üretim Tesisi, AFAD’a bir tek çadır satmıyor. Türkiye’nin böyle bir gerçeğini sizinle paylaşmak durumundayız.
"KIZILAY YİNE İŞİ TİCARİ OLARAK DÜŞÜNÜYOR"
Peki depremden sonra ne oluyor? İşte bu şirket anlayışı bir vatandaşı, yurttaşı müşteri görme anlayışı yüzünden AFAD, Kızılay’daki çadırlara belki de el koyması gerekirken, Kızılay yine işi ticari olarak düşünüyor ve elindeki çadırları başta AHBAB ve diğer kuruluşlara satabiliyor. Türkiye’deki çürümüşlüğün Türkiye’deki kokuşmuşluğun ne hale geldiğinin en somut örneğini görmüş oluyoruz."
