Türkiye’nin nisan ayına ilişkin dış ticaret istatistikleri Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından yazılı olarak açıklandı. Nisan ayında ihracat yüzde 17,2’lik azalışla 19 milyar 315 milyon dolar olurken, ithalat yüzde 4,5’lik azalışla 28 milyar 162 milyon dolar oldu. Dış ticaret hacmi yüzde 10,1 düşüş kaydederken, dış ticaret açığı ise yüzde 43,9 artışla 8 milyar 846 milyon dolara ulaştı. İhracatın ithalatı karşılama oranı da yüzde 68,6 oldu.

Nisan ayında en çok ihracatı yapılan ürün grubu yüzde 21,9 azalışla 9 milyar 685 milyon dolarla hammaddede olurken, bu ürünü yüzde 13,7 azalışla 6 milyar 896 milyon dolar olan tüketim malları ve yüzde 8,5’lik düşüşle 2 milyar 417 milyon dolar olan yatırım malları takip etti. En çok ithalat ise yüzde 14,3 azalışla 20 milyar 622 milyon dolarla hammaddede oldu. Bu ürünü sırasıyla 21,8’lik artışla 3 milyar 894 milyon dolara çıkan yatırım malları ve yüzde 67,1’lik artışla 3 milyar 624 milyon dolara yükselen tüketim malları izledi.

TİCARET BAKANLIĞI'NA GÖRE İHRACATTAKİ DÜŞÜŞTE BAYRAM TATİLİ ETKİLİ OLDU

Ticaret Bakanlığı, nisan ayı dış ticaret verilerini yazı bir açıklamayla değerlendirdi. Küresel ekonomideki olumsuz gidişata karşın, Türkiye ekonomisine ilişkin nisan ayı öncü göstergelerin ekonomik aktivitede iyileşmeye işaret ettiği savunulan açıklamada, “Nisan ayında İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranı, bir önceki aya göre 1,4 puan artarak 75,6 seviyesine çıkmıştır. Reel Kesim Güven Endeksi bir önceki aya göre 2,8 puan artarak 108,0 seviyesinde gerçekleşmiştir. Reel kesim güvenindeki artışta, ihracat beklentileri ile iç talepteki canlılığın devam etmesi etkili olmuştur. Bununla birlikte, depremin ihracatımız üzerindeki olumsuz etkisi 2023 yılı nisan ayında azalmakla beraber devam etmiştir” denildi.

Nisan ayında ihracatta yaşanan azalışta takvim etkisinin de önemli ölçüde etkili olduğunun vurgulandığı açıklamada şu değerlendirmelere yer verildi:

“Ramazan Bayramı nedeniyle, nisan ayında çalışılan iş günü azalmış ve geleneksel olarak en yüksek ihracatın gerçekleştirildiği Perşembe-Cumartesi aralığında üretim ve ihracat ciddi oranda azalmıştır. İhracat değişimini aşağı çeken diğer önemli faktör ise baz etkisi olmuştur.

Bayram öncesi, genellikle ticari faaliyetlerin öne çekilerek yoğunlaştığı dönemlerdir. Geçtiğimiz yıl nisan ayında ihracat normal trendinin üzerinde artmış ve güçlü bir baz etkisi oluşmuştur. Bu durum ise 2023 yılı nisan ayındaki yıllık ihracat değişimini aşağı çeken önemli bir etkendir. Öte yandan, ihracat yapılan günlerdeki performans incelendiğinde ihracatımızdaki ilk çeyrek performansının devam ettiği görülmektedir.”

GÜLTEPE: NİSAN AYINDA YAŞANAN DÜŞÜŞÜN KISA SÜRELİ VE GEÇİCİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ

TİM Başkanı Mustafa Gültepe de nisan ayı geçici dış ticaret verilerine ilişkin değerlendirme yaparken, söz konusu dönemde 217 ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerini, bunlardan 81'uinde artış kaydedildiğini ifade etti. Paritenin de uzun bir aradan sonra ihracata pozitif yansıdığını bildiren Gültepe, “Nisan ayında parite etkisi 152 milyon dolarlık artı değer sağladı. Ancak yıl başından bu yana parite etkisi sebebiyle 972 milyon dolarlık bir kaybımız var” dedi.

Elektrik ve doğal gaz fiyatlarında yılbaşından bu yana yapılan indirimlerin özellikle yüksek enerji kullanan sektörlerde maliyetlerin düşürülmesinde ihracatçının elini rahatlattığını savunan Gültepe, “Nisan ayında yaşanan düşüşün kısa süreli ve geçici olduğunu düşünüyoruz. Her şeye rağmen önümüzdeki sekiz ayı en iyi şekilde değerlendirerek Cumhuriyetimizin 100’üncü yıl dönümünü kutlayacağımız 2023’ü ihracatta mümkün olan en iyi performansla tamamlayacağımıza inanıyorum” değerlendirmesini yaptı.

"MALİYET ARTIŞI KUR ARTIŞININ ÜZERİNE ÇIKINCA PAZAR KAYBI BAŞLADI"

Mustafa Gültepe, Türkiye’nin ulusal ve uluslararası gelişmelerin ihracata olumsuz yansımalarını hissettiği bir dönemden geçildiğini, Avrupa ve ABD gibi küresel pazarlarda devam eden parasal sıkılaşma politikaları nedeniyle talepte durgunluğun da devam ettiğini vurguladı.

Maliyet artışlarının küresel pazarlardaki rekabetçiliği olumsuz etkilediğine işaret eden Gültepe, şunları kaydetti:

“Maliyet artışları kurdaki artışın çok üzerine çıktı. Bu nedenle rekabetçiliğimizi kaybetmeye başladık. Müşterilerimiz hem bizim fiyat tutturamamamız hem de düşen lojistik fiyatlarının etkisiyle alımlarını rakip ülkelere kaydırmaya başladılar. Her zaman söylediğimiz gibi, kurun en az enflasyon kadar artması gerekiyor ki Türk ihracatçısı rekabetçiliğini koruyabilsin. Yoksa pazar kaybetmeye devam ederiz. Kaybettiğimiz müşterileri tekrar kazanmak ise yıllarımızı alabilir.”