Halkın "Hükümet istifa" eylemleriyle sarsılan Tunus, 25 Temmuz Cumhuriyet Bayramı'nda büyük bir "siyasi kriz" ile karşı karşıya kaldı. Günlerdir süren protestoların ardından Cumhurbaşkanı Kays Said, Başbakan Hişam el-Meşiyi görevden aldı, parlamentonun tüm yetkilerini 30 gün süreyle dondurdu. Sokaklarda kutlamalar yapılırken, ordu Cumhurbaşkanı ile birlikte hareket ederek kritik noktalarda önlem aldı. Meclis'te çoğunluğa sahip bulunan siyasal İslamcı Nahda Hareketi'nin lideri ve Meclis Başkanı Gannuşi, hareketi "Anayasal darbe" olarak nitelendirdi. Gannuşi, "Hükümet ve Meclis görevinin başında" dedi, ancak askerler Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi ve beraberindeki bir grup milletvekilinin parlamentoya girmesine izin vermedi.

"İÇ SAVAŞA HAZIRLANIYORLAR" İDDİASI

"Askeri komuta kademesinin ve güvenlik yetkililerinin katıldığı bir toplantı"nın ardından  sonrasında bir video yayınlayan Cumhurbaşkanı Said, "Tunus'un içinde bulunduğu yağma, yangın ve durum karşısında ülkeyi kurtarmak için olağanüstü önlemler alması gerektiğini" belirterek, "isim vermediği bazı grupların belirli bölgelerde iç savaş çıkarmak için para topladığını" iddia etti. Said, birkaç ay önce alınması gereken kararların Meclis Başkanı ve Başbakan Hişam el-Meşişi ile yaptığı istişareler sonrasında gündeme geldiğini söyledi ve "istisnai olarak" nitelendirdiği kararıı Tunus Anayasası'nın 80. maddesine dayandırdı. Meclisin tüm yetkilerini dondurduğunu, milletvekillerinin dokunulmazlığını askıya aldığını, Başbakan Hişam el-Meşişi'yi görevden aldığını ve kendi atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını duyuran Said, söz konusu kararlardan sonra bir genelge yayınlanacağını ve kararların hemen yürürlüğe gireceğini aktardı.

tunus1

BAŞSAVCILIK DA CUMHURBAŞKANI'NDA

Cumhurbaşkanı Said, "Anayasayı ve halkın çıkarlarını korumak için bu kararların kaçınılmaz olduğunu" öne sürerek, yolsuzluk dosyalarını ortaya çıkarma gerekçesiyle başsavcılık görevini de üstlendiğini söyledi. "Tunuslulara ve tarihe karşı sorumluluklarını yerine getirmek üzere bu adımı attık" diyen Said, şu uyarıyı yaptı: "Silaha sığınmaya çalışanları uyarıyorum, devlete baş kaldıran hiç kimseye sessiz kalmayacağız. Bir tek kurşun sıkan olursa askeri ve emniyet güçlerimizin kurşun yağmuruyla karşılaşacaktır."

NAHDA: BU ANAYASAL BİR DARBEDİR!

"Müslüman Kardeşler" kökenli, siyasal İslamcı en-Nahda Haraketi lideri ve Tunus Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi, yaşananlara tepki gösterdi, "demokratik olarak seçilmiş parlamento ve hükümetin halen görevinin başında olduğunu" öne sürdü. Ülkedeki en büyük parti olarak Meclis çoğunluğunu elinde tutan Nahda Hareketi'nin lideri Raşid el-Gannuşi, AA'ya yaptığı açıklamada, "Bu açıkça anayasal bir darbedir. Devrime, genel ve kişisel özgürlüklere karşı bir darbedir. Demokratik olarak seçilmiş parlamento, hükümet ve gerisi halen görevinin başında." dedi. Cumhurbaşkanı Said’in aldığı kararların yanlış ve ülkeyi bir karanlığa sürükleyeceğini savunan Gannuşi, parlamento üyelerini direnmeye ve meşruiyetlerini savunmaya çağırdı. Gannuşi, El Cezire'ye yaptığı açıklamada ise, "Halkı demokrasiyi yeniden tesis etmek için barışçıl mücadeleye çağırıyoruz" dedi.

SEVİNÇ GÖSTERİLERİ YAPILDI

Nahda Hareketi lideri Gannuşi, "normal faaliyetimize devam edeceğiz" söylemine karşın, Meclis'e giremedi. Reuters'in bildirdiğine göre, askeri birlikler parlamento binasını kuşattı, Gannuşi ve beraberindekilerin binaya girmesini engelledi. Cumhurbaşkanı'nın aldığı kararı destekleyenler çok sayıda Tunuslu ise sokaklarda sevinç gösterileri düzenledi. Tunus'ta bir süredir hükümete ve Nahda Hareketi'ne karşı kitlesel gösteriler düzenleniyordu.