Trafikte Haklarım Derneği, İçişleri ve Adalet bakanlıkları ile TBMM'ye yaptıkları başvurular ve gerçekleştirdikleri görüşmelerde trafik suçlarına daha caydırıcı cezalar verilmesini istedi. Trafikte Haklarım Derneği Kurucu Başkanı Yasemin Usta, ölümlü ve ağır yaralamalı kazalarda ehliyete yargı kararının kesinleşmesi sonrası değil, kazadan itibaren el konulması gerektiğini belirtti. Usta, ölümlü ve ağır yaralamalı kazalarda hapis cezasının para cezasına çevrilmemesi gerektiğini belirtirken, "Çünkü bir günlük hapis yerine ödenen para cezası bir kıvırcık parası artık" dedi.
HER 24 SANİYEDE 1 KİŞİ ÖLÜYOR
Yasemin Usta, yaptığı açıklamada şu noktalara dikkat çekti: "En az Covid-19 kadar önemli bir halk sağlığı sorunu olan trafik kazalarında dünya genelinde her 24 saniyede bir kişi, her yıl 1.3 milyondan fazla kişi hayatını kaybediyor. (Kaynak: DSÖ) Türkiye’de 2015-2020 yılları arasında trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin sayısının 39 bin 271, yaralananların sayısının ise 1.7 milyon olduğu biliniyor.(Kaynak: TÜİK) Tüm bunların yanında sevdiğini kaybetmenin acısını veya engelli kalmanın çaresizliğini yaşayan insan sayısını ise bilmiyoruz. Trafik suçundan 2015 -2020 yılları arasında ceza infaz kurumuna giren hükümlüler 46.195 kişidir. (Kaynak: TÜİK) Tecrübelerimize dayanarak bu kişilerin uzun süre cezaevinde kalmadığını düşünüyoruz."
Ölümlü trafik kazasını oluşturan kusurun ağır olduğu durumlarda mahkemelerin alt sınırdan ceza verilmesine yanaşmadığını, ancak uygulamada üst sınıra yakın cezalara pek rastlanmamadığını dile getiren Usta, "Hal bu olunca 2-5 yıl arasında cezaların taktir edilmesi ,hükmün açıklanmasının geri bırakılması, cezaların ertelenmesi /adli para cezasına çevrilmesi gibi yargılamada sanığın lehine kurumlar ile denetimli serbestlik gibi kurumlar yüzünden cezalar caydırıcı olmamaktadır" dedi.
"DAHA CAYDIRICI CEZALAR VERİLMELİ"
Trafikte Haklarım Derneği olarak, trafik suçlarıyla ilgili cezaların artırılmasını, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun cezasının yükseltilmesini ve ölümlü/yaralanmalı trafik kazalarında üst sınırdan cezaların verilmesini istediklerini dile getiren Usta, "Trafik suçlularının trafik mağdurları adına artık affedilmemesini talep ediyoruz" diye konuştu. “Bu ülkede birini öldürmek istiyorsan araba ile çarp kaç" denildiğini ifade eden Usta, bu söylemin ancak caydırıcı cezalar ile değişebileceğini vurguladı. Usta açıklamasını şöyle sürdürdü: "Ben kuzenimin davasını kaybettim 4,5 yıl ceza alan sürücü infaz yasası sayesinde 1 gün bile cezaevine girmedi ve ehliyetine tedbir bile konulmadı. Ama tüm trafik mağdurları adına yasaların değişmesi ile ilgili davamı Gökhan’dan sonra kurucusu olduğum Trafikte Haklarım Derneği ile devam ediyorum mücadelemden vazgeçmiyorum. Sevdiğini kaybetme/engelli kalması acısıyla birliktelikte uzun yıllar süren zor yıpratıcı hukuki süreçler yaşayan trafik mağdurlarını bu süreçler sonucunda verilen cezalar, infaz kanunu hem mağdurları hem de kamu vicdanını derinden yaralamaktadır. Nisan 2020 de yürürlüğe giren 7242 Sayılı Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunu ile 30.03.2020 tarihinden önce işlenen trafik suçların koşullu salıvermeden yaralanma süresi 1/2 indirilmiş , denetimli serbestlik süresi 3 yıla çıkartılmıştır. 30.03.2020 tarihinden sonraki işlenen suçlar için denetimli serbestlik süresi 1 yıl olarak düzenlenmiştir. Trafik suçlarında koşullu salıvermeden yararlanma süresinin ½ olarak değil eskisi gibi 2/3 olarak uygulanmasını istiyoruz."
BU YASA SAYESİNDE EMRAH SERBES’İN SONUNDA “T”VAR!
Trafikte Haklarım Derneği Kurucu Başkanı Yasemin Usta, açıklamasında 3 kişinin ölümüne neden olduğu için Eylül 2017 tarihinde tutuklanan yazar Emrah Serbes'in durumuna da değindi. Emrah Serbes'in alkollü olarak araç kullandığı, aşırı hızlı olduğu için şerit ihlali yaptığı ve takip mesafesine dikkat etmediği için tam kusurlu olduğunu hatırlatan Usta, "Ağustos 2018 de sanık Emrah Serbes iyi hal indirimi yapılmaksızın 13 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmış ve Serbes’in cezası Yargıtay tarafından onanmıştır. Eylül 2017 tarihinden cezaevine giren Emrah Serbes yasa sayesinde sosyal medya ve basından bildiğimiz kadarıyla uzun zamandır serbest! Basından haberlerden takip ettiğimiz göre ünlü besteci ve piyanist Fahir Atakoğlu’nun oğlu Oğulcan Atakoğlu 2016 yılında ABD’de yüksek hızla kavşakta çarptığı otomobildeki aileden anne, baba ve oğullarının ölümüne, kızlarının da yaralanmasına sebep oldu. 20 yaşındaki Atakoğlu’nun 30 yıla kadar hapsi isteniyor. Oğulcan Atakoğlu kazayı Türkiye de yapmış olsaydı o da tıpkı Emrah Serbes gibi şimdi serbestti."
"TAKSİTLE BİNLERCE İNSAN ÖLDÜRÜLÜYOR"
Uygulamada para cezalarının bile alt sınırdan takdir edildiğini vurgulayan Usta, tepkisini şu sözlerle dile getirdi: "Kanun çıkalı kaç yıl olmuş para cezalarının sınırları hala aynı.Alt sınırdan ceza günlük 20 TL 1 demet kıvırcık parası. Örneğin asli kusurlu trafik suçundan birinin ölümün neden olan bir kişinin cezası seçenek yaptırımlardan alt sınırdan para cezasına çevrilirse 365gün*3*20TL = 21.900 TL .Bu tutarda genelde 24 eşit taksitle ödemesine hükmediliyor. Trafikte taksitle ne yazık ki binlerce insan öldürülüyor." Yasemin Usta, Karayolları Trafik Kanunu'nda yer alan "asli kusurlu kabul edilen hallerin" de yeniden düzenlenmesini istediklerini söyledi, kırmızı ışıkta geçmenin cezasının artırılmasını talep etti.
Usta açıklamasını şöyle tamamladı: "Üzücü olan şu ki toplumda trafik kazaları çok kanıksanmış. Hatta yüz kızartıcı suç olarak görülmüyor bile. Bunu Emrah Serbes’in intagramına bakarak görebilirsiniz. 3 kişinin ölümüne neden olan kişiye destek mesajları yollanmış. Bu çok üzücü. Trafik kazalarında herkeste bir kader anlaşıyışı hakim. Bende kadere inanıyorum ama kaderimde varsa yaşarım diyerek hızlı giden bir aracın önüne atlamayı denemiyorum. Hepimiz tedbirlerimizi almakla yükümlüyüz. Trafik kazalarının çoğu yapısı gereği önlenebilir ve öngörülebilir kazalardır. Trafik kurallarına uymak ya da uymamak işte bütün mesele bu."
