Haber: Fatoş Erdoğan

Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç Katliamı'nın 6'ncı yılında adalet nöbeti sonrası yaşanan polis şiddetine yönelik İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde basın toplantısı düzenledi. 

Açıklamaya ESP Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş, Suruç Aileleri ve polis şiddetine maruz kalan gençlik örgütleri katıldı. Basın açıklamasında Suruç Aileleri yaşanan şiddete dair tek tek konuşma yaptı.

"GÖZALTI ARACINA BİBER GAZI SIKTILAR"

Suruç Aileleri İnisiyatifi, adına Emrah Topaloğlu konuştu:

"Bildiğiniz gibi Suruç katliamının 6’ncı yıl dönümünde birçok yürüyüşler yapıldı. Her sene karşılaştığımız gibi bu sene de baskılarla karşılaştık. İstanbul, İzmir ve Adana da gözaltılar oldu. İstanbul'daki gözaltılar devam ediyor. Katliamın yapıldığı yere şehitlerimizin fotoğrafını almak istemediler ve kötü muamele yapıldı. Birçok anma yerinde baskılarla karşı karşıya kaldık. Bu kadar doğal bir şeyin önüne bile siyasi çıkarları önüne katarak mezarlıklara ziyaretleri engellediler. Dün gözaltı aracına gaz bombası sıktılar. Ve burada boğmaya çalıştılar, bazı arkadaşlarımızı merdivenden aşağıya attılar. Her sene yaşadığımız bir durum bu ama bu sene farklı geldiler. Biz barış dedikçe böylesi yıldönümlerine daha fazla saldırıyorlar. Biz sadece Suruç Aileleri için değil, adaletsizliğe karşı karşıya kalan herkes için arayışımıza devam ediyoruz. Bizi yalnız bırakmayan herkese, basına yanımızda duranlara teşekkürler ediyoruz."

“GENÇLERİMİZDEN ELİNİZİ ÇEKİN”

Suruç'ta katledilen Uğur Özkan'ın abisi Süleyman Özkan ise şu ifadeleri kullandı:

"Alanda gençlere kin ve nefret ile saldırdılar. Bu polisin nefreti değişmiyor. Polisin görevi gençlere saldırmak değildir. Ama dün gördük ki birebir düşmanlık söz konusu. Anti demokratik mücadeleye karşı bir duruş var. İşkenceleri artık meydanlarda yapmaya başladılar. Gençlik toplumun dinamik gücüdür bu gençler yarın bugün gelecekte hakim, doktor olacak. Gençlerimizle devamlı beraberiz bu toplumun aynasıdır onlar. Biz onlarla gurur duyuyoruz. Gençlere ablukada saldırmak sadece bir acizliktir. Bizim gözaltından bir korkumuz yok. Bu anti demokratik uygulamalardan vaz geçmeleri gerekir. Bizler asla bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz Ülkede yaşanan tüm adaletsizliğin teker teker hesabını soracağız. Gençlerimizden elinizi çekin. Vahşice saldırmaktan vazgeçin. Bu hiçbir ülkede olmaması gereken bir durumdur. Gözaltına alınan arkadaşlarımıza selam yolluyoruz bir an önce serbest bırakılsınlar."

“6 YIL ÖNCE AMARA'NIN BAHÇESİNDE BU TEDBİRİ ALSAYDINIZ…”

Suruç'ta katledilen Hatice Ezgi Sadet'in ablası Özgen Sadet de, şunları kaydetti:

"Dün alanda vahşetle karşılaştık. 6 yıl önce Amara'nın bahçesinde bu tedbiri alsaydınız belki bu katliam olmayacaktı. Bizi alanda işkence etmek için beklediler. Buradan sesleniyoruz: 6 yıl önce 33 insanımızı katlettiniz. Ama hiçbir şey değişmedi bize işkence uyguladınız ama hiçbir şey değişmedi. Her tarafta katlediyorsunuz ama değişen bir şey yok. Bir gün anlayacaksınız bu mücadeleden vazgeçmediğimizi. Bugün 12 arkadaşımızı 'katil devlet hesap verecek' sloganı attıkları için gözaltına aldılar. Dün yapılan işkencenin hesabı verilecek. Her şeyin hesabını soracağız."

“ADALET MÜCADELESİNDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ”

Nazegül Boyraz'ın eşi Bayram Boyraz, şöyle konuştu:

"Her yıl yıldönümünde bir araya gelerek gerçekleştiriyoruz bu anmayı. Mezarlıklara gittiğimizde polis, TOMA’larla ablukaya alınıyoruz. Ben eşimle çocuklarımla konuşamaz hale geldim. Bu devlet polis devleti diyorsak hakikaten öyle bir defa daha gördük polis devletiydi. Dün geçlerin kolları ve ayakları kırıktı. Bu nedir? Gözaltına almışsınız hala gaz bombası atıyorsunuz. Bu nasıl düşman hukukudur. Biz adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz. O çocukların alınlarından öpüyoruz. Arkasındayız. Bu devlet polis devleti demekten ve mücadeleden vazgeçmeyeceğiz."

Vatan Budak'ın babası Murat Budak ise şu ifadeleri kullandı:

"6 yıl önce gerçekleşen katliam neyse dün gerçekleşen gözaltılar da aynı zihniyettir. Katliamda bedenleriyle Kobane'yi savunan yoldaşlarımız düşmesini engellediler. Dün gerçekleşen gözaltına alınan gençlere teşekkür ediyorum. Biz hakların mücadelesini yükselttiğimiz sürece bunlar geri adım atacaklar gençlik devamı ayakta olacak. Türkiye ve Kürdistan’daki adaletsizliklere karşı hak arıyoruz."

“UNUTMAYACAĞIZ AFFETMEYECEĞİZ”

Suruç’ta yaralanan Yasin Can da, şunları kaydetti:

"Unutmayacağız affetmeyeceğiz hesabını soracağız. Her şeyin hesabını soracağız. Belki sistem onlardan yana ama adil bir yargılanmanın olacağı günlerde gelecek."