CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Sevda Erdan Kılıç, “Başta ASELSAN, HAVELSAN ve ROKETSAN olmak üzere birçok savunma sanayi şirketinden binlerce mühendis mobbing, tehdit ve haksız işten çıkarmalardan dolayı Hollanda başta olmak üzere çeşitli ülkelere gittiler ve gitmeye devam ediyorlar. Kritik projelerde çalışan bu mühendislerin yurt dışına gidişi, Türkiye için önemli bir beyin göçü olmakla birlikte, teknoloji ve savunma sanayisine yönelik stratejik çalışmaları da tehlikeye düşürmesi açısından son derece önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti; ‘doktorlar giderse gitsin, mühendisler giderse gitsin’ gibi bir zihniyetle, böyle bir ciddiyetsizlikle yönetilecek bir ülke değildir" dedi.

CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Sevda Erdan Kılıç, ASELSAN ve HAVELSAN’ın ardından ROKETSAN’daki işten çıkarmaları TBMM gündemine taşıdı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi veren Kılıç, konuyla ilgili açıklama yaptı.

“Önce ASELSAN, şimdi HAVELSAN. Sırada ülkemizin hangi güzide kurumu var? ROKETSAN mı diye sormuştuk. Biz bu soruyu sorarken onlar çoktan ROKETSAN’ın da içini boşaltmaya başlamışlar” diyen Kılıç, şunları kaydetti:

“ROKETSAN’da işten çıkarma bahanesi olarak öne sürdükleri gerekçe ise ‘performans yetersizliği ile yeterli ve uyumlu çalışma gerçekleştirmeme…’ Ancak işten çıkarılan personelin savunması alınmadan, herhangi bir uyarı yapılmadan iş akdi sonlandırılıyor, yargısız infaz yapılıyor. İşe iade davası açan personel davalarını kazanıyor ancak buna rağmen işe geri almıyorlar. Mahkemenin belirlediği tazminatı faiziyle ödeyerek süreci sonlandırıyorlar. Bu konuda ROKETSAN yöneticilerinden ‘kurumu zarara uğrattıkları’ için hesap bile sorulmuyor. O kadar rahat davranıyorlar ki sanki babalarının çiftliği gibi kurumu yönetiyorlar ve içini boşaltıyorlar. Başta ASELSAN, HAVELSAN ve ROKETSAN olmak üzere birçok savunma sanayi şirketinden binlerce mühendis mobbing, tehdit ve haksız işten çıkarmalardan dolayı Hollanda başta olmak üzere çeşitli ülkelere gittiler ve gitmeye devam ediyorlar. Kritik projelerde çalışan bu mühendislerin yurt dışına gidişi, Türkiye için önemli bir beyin göçü olmakla birlikte, teknoloji ve savunma sanayisine yönelik stratejik çalışmaları da tehlikeye düşürmesi açısından son derece önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti; ‘doktorlar giderse gitsin, mühendisler giderse gitsin’ gibi bir zihniyetle, böyle bir ciddiyetsizlikle yönetilecek bir ülke değildir. Yönetenler bir an önce aklını başına toplamalı ve bu adaletsizliğe, bu keyfiliğe bir an önce son vermelidir.”

“SIRADA TUSAŞ MI VAR DİYE SORMAYA KORKAR OLDUK”

“Cumhuriyet Halk Partisi olarak savunma sanayi kuruluşlarına karşı değiliz, onların yaptıkları başarılı çalışmaları destekliyoruz. Ancak bu kuruluşlardaki nitelikli, tecrübeli ve liyakatli personelin çeşitli bahanelerle kurumlardan uzaklaştırılmasına da sessiz kalamayız. ASELSAN dedik, HAVELSAN dedik, ROKETSAN dedik… Üç güzide kuruluşun da içlerinin boşaltıldığını gördük ve bunu kamuoyuna açıkladık. Şimdi sırada TUSAŞ mı var diye sormaya korkar olduk!”

ROKETSAN’daki usulsüz işten çıkarmaları Meclis gündemine taşıdı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi veren Kılıç, şunları söyledi:

“ROKETSAN’da işten çıkarma bahanesi olarak öne sürdükleri gerekçe ise ‘performans yetersizliği ile yeterli ve uyumlu çalışma gerçekleştirmeme…’ Ancak işten çıkarılan personelin savunması alınmadan, herhangi bir uyarı yapılmadan iş akdi sonlandırılıyor, yargısız infaz yapılıyor. İşe iade davası açan personel davalarını kazanıyor ancak buna rağmen işe geri almıyorlar. Mahkemenin belirlediği tazminatı faiziyle ödeyerek süreci sonlandırıyorlar. Bu konuda ROKETSAN yöneticilerinden ‘kurumu zarara uğrattıkları’ için hesap bile sorulmuyor. O kadar rahat davranıyorlar ki sanki babalarının çiftliği gibi kurumu yönetiyorlar ve içini boşaltıyorlar. Başta ASELSAN, HAVELSAN ve ROKETSAN olmak üzere birçok savunma sanayi şirketinden binlerce mühendis mobbing, tehdit ve haksız işten çıkarmalardan dolayı Hollanda başta olmak üzere çeşitli ülkelere gittiler ve gitmeye devam ediyorlar. Kritik projelerde çalışan bu mühendislerin yurt dışına gidişi, Türkiye için önemli bir beyin göçü olmakla birlikte, teknoloji ve savunma sanayisine yönelik stratejik çalışmaları da tehlikeye düşürmesi açısından son derece önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti; ‘doktorlar giderse gitsin, mühendisler giderse gitsin’ gibi bir zihniyetle, böyle bir ciddiyetsizlikle yönetilecek bir ülke değildir. Yönetenler bir an önce aklını başına toplamalı ve bu adaletsizliğe, bu keyfiliğe bir an önce son vermelidir.

“SIRADA TUSAŞ MI VAR DİYE SORMAYA KORKAR OLDUK”

Cumhuriyet Halk Partisi olarak savunma sanayi kuruluşlarına karşı değiliz, onların yaptıkları başarılı çalışmaları destekliyoruz. Ancak bu kuruluşlardaki nitelikli, tecrübeli ve liyakatli personelin çeşitli bahanelerle kurumlardan uzaklaştırılmasına da sessiz kalamayız. ASELSAN dedik, HAVELSAN dedik, ROKETSAN dedik… Üç güzide kuruluşun da içlerinin boşaltıldığını gördük ve bunu kamuoyuna açıkladık. Şimdi sırada TUSAŞ mı var diye sormaya korkar olduk!”