Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, koronavirüs (Covid-19) salgını ile mücadele kapsamında devam eden aşılama sürecini, üçüncü doz aşılamanın önemini, aşılamada yeni uygulamaları ve varyantlarına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Balık, “21 yaşında bir kadın, evde yaşayan herkes aşılandığı halde sosyal medyada yazılanlardan etkilenip aşılanmamış ve geçenlerde kaybedildi. Buna benzer örnekler bizim yoğun bakımlarımıza da gelmeye başladı” diye konuştu.

"ÜÇÜNCÜ DOZ AŞI OLANLAR DELTAYA KARŞI GÜÇLÜ"

ANKA'ya konuşan ve aşının koruyuculuğuna dikkat çeken Prof. Dr. Balık, şu ifadeleri kullandı:

"Covid-19 aşılarının güvenliğiyle ilgili bir artık herhangi bir tartışma yapmak artık anlamsız. Dünya genelinde 4 buçuk milyar aşı yapıldı ve bugüne kadar Covid-19 aşılarına bağlı bir yan etki nedeniyle aşılamayı sonlandıran ülke olmadı. Aşılarla ilgili herhangi bir tereddüt yaşanmaması gerekiyor. Son zamanlarda deltanın virüsünün yaygınlaşmasıyla, aşılama prosedüründe değişiklikler başladı. Bunun nedeni Delta’nın çok hızlı bir şekilde bulaşması. Eğer iki doz BioNTech aşısı varsa ya da iki doz Sinovac aşısının üzerine üçüncü doz BioNTech veya Sinovac aşısı yapılmışsa, bu kişilerin Deltaya karşı koruyuculuğu hala güçlü bir şekilde devam ediyor.

"İKİNCİ RİSK GRUBU TEK DOZ AŞILANMIŞ OLANLAR"

Dünyada yapılan çalışmalar ve bizim gözlemlerimiz net bir şekilde gösterdi ki, son zamanlarda yoğun bakıma giden ve ölenlerin arasında neredeyse yüzde 99’u hiç aşı olmamış olanlar. Yeterli ve uygun protokolde yapılmış aşılar, ölümden ve ağır enfeksiyondan bizi koruyor. İkinci risk grubu, tek doz aşı olmuş olanlar. Üçüncü derece riske sahip olanlar, tek doz aşısını olmuş, ikinci doz üzerinden 10 gün geçmemiş olanlar. Dördüncü sırada, iki doz Sinovac olmuş, aradan 3-4 aydan daha uzun zaman geçmiş ve üçüncü aşısını henüz olmamış kişiler. Şu an yoğun bakımda yatanların yüzde 90’ından fazlası neredeyse hiç aşı olmamış olanlar. Az bir kısmı tek doz aşısını yaptırmış olanlar. Diğerleri de iki doz Sinovac aşısı olmuş, bu aşıyı çok önce yaptırmış, ama üçüncü dozunu henüz yaptırmamış olan ileri yaştaki risk grubundaki kişilerden oluşuyor.

"12-18 YAŞ ARASINDA AŞI GÜVENLİ"

12-18 yaş arasında aşılarla ilgili faz çalışması yapıldı, güvenli olduğu ortaya konduğu için dünyada birçok ülke 12-18 yaş arasına ruhsat verdi ve kullanmaya başladı.  Bizde de eylülde okullar açılacağı için, Delta varyantı diğer varyantlara göre daha hızlı bulaştığı için ve çocuklar arasında Delta varyantının ağır enfeksiyon yapma potansiyeli olduğu için okulların yüz yüze açılması da bulaşma açısından risk oluşturduğu için aşılamanın 15 yaşa indirilmesi önemli.

21 yaşında bir kadın, evde yaşayan herkes aşılandığı halde kendisi sosyal medyada yazılanlardan etkilenip aşılanmamış ve geçenlerde kaybedildi. Buna benzer örnekler bizim yoğun bakımlarımıza da gelmeye başladı. Sosyal medyada söylenenlerden etkilenip aşı olunmaması son zamanlarda mağduriyet yaşanmaya başlandı.  

Yeni varyantların seyri ise şöyle oldu; ilk varyant Wuhan’da çıktı sonra İngiliz varyantı Avrupa’da yayıldı, sonra Türkiye’ye geldi. Delta da Avrupa’dan bize geldi. Yeni bir varyant çıkarsa bizden önce çok büyük olasılıkla Avrupa’dan yayılacaktır. Bize genelde Avrupa’dan yayılıyor. Önceden tedbir almak gibi bir avantajımız var. Lambda varyantı aralıkta ortaya çıktı. Delta kadar güçlü değil, delta sonra çıkmasına rağmen dünyada hakim varyant olmaya başladı. Şu an için delta varyantından başka bir varyant söz konusu değil."